Çanakkale`de 14 Mart tarihinde kente gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın temasları sırasında Komünist Parti Çanakkale İl Başkanlığının balkonundan, üzerinde Belkin Elvan resminin bulunduğu “Hırsıza, katile, yobaza geçit yok” yazılı pankart asıldı. Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü ekipleri binanın giriş ve çıkışını kapattılmasının ardından yapılan operasyon ile Komünist Parti üyesi 10 kişi gözaltına alınmıştı. İfadelerinin alınmasının ardından KP`liler serbest bırakılmış, ancak 2 gün sonra basın açıklamasının ardından “İfade” gerekçesi ile savcılığa çağırılan 9 KP`liden 3`ü serbest bırakılırken, 6`sı tutuklanma talebi ile Mahkemeye sevk edilmişti. Sonrasında KP`liler “18 Mart törenlerine katılmama” Adli Kontrol Hükmü ile serbest bırakılmışlardı.
Seçime kısa bir süre kala!
İşte o süreç ile ilgili Çanakkale`de dosya ile ilgilenen Cumhuriyet Savcısı, `Cumhurbaşkanına hakaret` suçlaması ile KP`liler hakkında kovuşturma yapılması talebini Adalet Bakanlığı`na gönderdi. Ancak Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi. Kararın seçimden kısa bir süre önce verilmiş olması ise dikkat çekti. Seçimden 3 hafta önce Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü`nün 14 Mayıs tarihli kararının ardından 29 Mayıs tarihinde, yani 2015 genel seçimlerinden 9 gün önce, “Kovuşturma yapılmasına yer olmadığına” dair kararını taraflara tebliğ etti.
Olay anlatıldı
Dosya ile ilgilenen Cumhuriyet Savcılığı kararında; “14/03/2015 günü saat 13:00 sıralarında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın ilimizde yapacağı temaslar öncesinde geçiş güzergahı üzerinde bulunan ve aynı zamanda bir cephesi Demircioğlu Caddesine bakan Komünist Parti il binası balkonu üzerinden yaklaşık 1,50 X 2,50 metre ebatlarında üzerinde Berkin Elvan’ın resmi bulunan `Hırsıza, Katile, Yobaza Geçit Yok` ibareleri yazılı bulunan bez pankartın asıldığı, Cumhurbaşkanına Hakaret suçunun işlendiği hususunda makul şüphe sebeplerinin bulunması nedeniyle soruşturmaya başlanarak, delillerin kaybolma ihtimali bulunması nedeniyle acele hal olduğu değerlendirilerek Cumhuriyet Başsavcılığımızca belirtilen adreste arama yapılarak pankartın ele geçirilmesi ve el konulmasına kararverildiği, görevli polis memurlarının arama işlemini gerçekleştirmek üzere olay yerine gittiklerinde bina içerisinde bulunan yukarıda açık kimlik bilgileri yazılı şüphelilerin içeriden kapı arkasına eşyaları yığınak yaparak bir müddet polis memurlarının içeriye girmelerine engel oldukları, bu süre içerisinde parti binası balkonundan TCK nın 37/1. Maddesi anlamında fikir ve eylem birliği içerisinde iştirak halinde hazırlamış oldukları”nın tespit edildiğine vurgu yapıldı
“Sloganlarda `Erdoğan` yok, ama o kastedildi”
İlgili kararda; “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`a yönelik hakaret içerikli sözlerin yazılı olduğu pankartın önünden aleni sayılabilecek bir ortamda; `Çanakkale bizimdir AKP defol`, `Hırsız Katil AKP`, `Her zaman kaybeden diktatörler, hırsız katil AKP, Berkin`in katili AKP`nin düzeni`, `Katil AKP hesap verecek. şeklinde slogan attıkları, ancak her ne kadar atılan sloganlar ile Adalet ve Kalkınma Partisi zikredilmiş ise de, olay günü mağdur Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın ilimizde bulunması ve Adalet ve Kalkınma Partisindeki geçmişi dikkate alındığında söylenen sözler ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın muhatap alınarak kastedildiği” ifadeleri dikkat çekti.
“Erdoğan görebilir”
Kararda ayrıca; “Yine yukarıda açıklanan şekilde parti binasına asılan pankartın tüm sanıkların eylem ve kasıt birliği içerisinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`a atfen söylediğinin kabulünde zorunluluk bulunduğu, zira o tarihte Cumhurbaşkanı`nın geçiş güzergahındaki pankartı görmesi muhakkak olduğundan mağdurun hedef alındığının değerlendirildiği” ifadelerine yer verildi.
Adalet Bakanlığı`ndan izin çıkmadı
Konuyla ilgili Cumhuriyet Savcısı ise; “TCK`nin 299/3. maddesi uyarınca şüphelilerin üzerine atılı bulunan Cumhurbaşkanına Hakaret suçunun kovuşturulmasının Adalet Bakam`nın iznine tabi olması nedeni ile Cumhuriyet Başsavcılığımızın 31/03/2015 tarihli yazısı ile Adalet Bakanlığından kovuşturna izni talebinde bulunulduğu, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 14/05/2015 tarih ve 75723908-106-03-0636-2015/2597/33035 sayılı yazısı ile şüpheliler hakkında Cumhurbaşkanına Hakaret eyleminden dolayı 5237 sayılı TCK`nin 299/3 maddesi uyarınca kovuşturma izni verilmesinin yer olmadığının düşünüldüğünün belirtildiği soruşturma evrakının incelenmesinden anlaşılmakla, şüpheliler hakkında TCK`nin 299/3 uyarınca kovuşturma izni verilmemesi nedeni ile kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına” karar verdi.
(Seçkin Sağlam)
