havadurum

“Dağlarımızda termik ve altın madeni istemiyoruz”

Çan Ziraat Odası Meclis üyeleri adına açıklamada bulunan Meclis Başkanı Cahit Arıl, “Yöremizde çevreyi ve tarımı dikkate almayan, altın arama madenciliği ve yeni termik santrali inşası ile ilgili çalışmaların bir an önce durdurulmasını; Karadağ ve Kaz dağlarının temiz kalmasını, bu yörede tarım ve hayvancılık yapan bizlerin geçim kaynaklarımız, sağlığımız hatta yaşamsal hakkımız için binlerce üreticimiz adına talep ediyoruz” dedi.

923
Kazdağları ve Ağı Dağı`nda altın madenciliği, Çan, Biga ve Karabiga bölgelerindeki termik santral çalışmalarına bir tepki de Çan Ziraat Odası Meclis üyelerinden geldi. Geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlayan Çanlılar, “Yöremizde altın madeni ve termik santral istemiyoruz” dediler. Çan Ziraat Odası Meclis üyeleri adına açıklama yapan Meclis Başkanı Cahit Arıl, “Bizler Çan Ziraat Odası Meclis Üyeleri olarak güzel ülkemizde enerji açığı olduğunu biliyoruz, enerji açığını kapatmak için ciddi yatırımlar yapıldığının farkındayız. Ancak enerji üretimini arttırma çabaları içinde hali hazırda çevreye en ağır yükü olan Termik Santrallerin kurulmasına ve çevresinin yaşanamaz hale gelmesine bitkisel ve hayvansal ürünlerimizin verim ve kalitelerinin bozulmasına, suyumuzun siyanürlü akmasına seyirci kalamayız. Termik Santraller dünyada ve ülkemizde Küresel Isınma ve Çevre Kirliliği açısından en büyük suçlu konumundadır. Hava, su, toprak ve dolayısıyla tarımsal üretim üzerinde en büyük olumsuz etkiyi termik santraller oluşturmaktadır. Bacadan çıkan gazlar ve havada asılı kalabilen tozlar insanlarda bronşit ve damar hastalıklarını adeta tetiklemektedir. Termik Santrallerin oluşturduğu hava kirliliği sadece havayı soluyan canlılara değil orman ve geniş tarım arazilerine de olumsuz etkiler yapmaktadır. Bacadan çıkan gazlar ve havada asılı kalabilen tozlar tarımsal alanlarda ürün, verim ve kalitelerini olumsuz etkilemektedir. Verimin azalması bir yana ağır metal ve radyasyon içeren tarımsal ürünlerin pazar bulma şansı ortadan kalkmaktadır Kükürtlü ve azotlu gazlar, asit yağmurlarına neden olmaktadır. Bacalardan atılan kükürt ve azot oksitler rüzgârla birlikte çok uzak mesafelere taşınmaktadır. Havada su buharı ile birleşen bu gazlar, sülfürik asit oluşturmakta ve asit yağmurları şeklinde geri dönmektedir. Dolayısıyla Termik santralin bulunduğu bölgeden çok uzak mesafelerde dahi olumsuz etkiler ortaya çıkacaktır. Termik Santrallerde soğutma, temizleme ve benzeri işlemler için yüksek miktarlarda su kullanılmakta ve bu su tekrar toprağa deşarj edilmektedir. Doğru dürüst soğutulmadan toprağa verilen bu su, toprak canlılarına zarar verdiği gibi taşıdığı kirletici maddelerle de yer altı sularını kirletmektedir. Şu anda kurulu Termik Santraline 2-3 kilometre uzaklıkta kurulması düşünülen yeni Termik Santrali eğer kurulursa ve her iki santralin Kocabaş çayına uzaklığı ve akış yönü hesaplandığında Çan Pazar yerinde satılan sebzelerin üretiminin yapıldığı yerlerin yüzde 80`inin sulandığı alanı kapsayacaktır. Baca gazından çıkan maddelerin yarattığı asit yağmurlarının yeryüzüne düşmesiyle birlikte bitki yapraklarında yanmaya, ölü dokular oluşmasına neden olmakta, buda ürün verim ve kalitesini önemli derecede azaltmaktadır. Bacadan çıkan küllerin içinde bulunan demir, çinko, bakır gibi ağır metaller yağmur sularıyla yer altı suyuna ve oradan da içme suyu kaynaklarına ulaşabilmektedir. Asit yağmurları orman ve mera alanlarına çok ciddi tahribat yapmaktadır. Yatağan, Elbistan ve Gökova Termik Santrallerinin çevre ve köylerinde tarım ürünleri çok ciddi zararlar görmüşlerdir. Sadece Yatağan Termik Santrali 400 bin dekarlık Kızılçam ormanının ortadan kalkmasına sebep olmuştur. Bu da bizleri ürkütmektedir” dedi.
 
“İstemiyoruz”
Arıl, açıklamasını “Bizler Çan Ziraat Odası Meclisi olarak, siyanürsüz temiz su için, il genelinde en çok ilçemizde üretilen yulafın, ilçemizde yeni gelir kapısı olan Deveci armudunun, Organik pembe ve sarı domateslerimizin, derenti köyündeki üzümlerin, pazarımıza gelen veya kendimizin ürettiği sebze ve meyvelerin, Kaz Dağları ve Karadağ`daki kestane ve ıhlamurların, Çan`ımıza özgü kaliteli süt ve et üretimlerinin devamı için: Yöremizde çevreyi ve tarımı dikkate almayan, altın arama madenciliği ve yeni termik santrali inşası ile ilgili çalışmaların bir an önce durdurulmasını; Karadağ ve Kaz dağlarının temiz kalmasını, bu yörede tarım ve hayvancılık yapan bizlerin geçim kaynaklarımız, sağlığımız hatta yaşamsal hakkımız için binlerce üreticimiz adına talep ediyoruz” ifadeleri ile tamamladı.
Paylaş