Adına yakışır bir seramik kentine ÇOMÜ katkısı
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Çanakkale Seramikleri Araştırma, Geliştirme ve Uygulama Merkezi (ÇASEM) Müdürü Seyfullah Büyükçapar, Çanakkale’nin adını seramikten alan dünyadaki 3 kentten birisi olduğunu söyledi.
ÇASEM Müdürü Seyfullah Büyükçapar, Çanakkale’nin 17. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Osmanlı Devleti’nin seramik üretim merkezi olduğunu belirterek Çanakkale adının da Çanakkale’nin bu özelliğinden geldiğini ifade etti. Seramik sanatına dair bilgilerde paylaşan Büyükçapar, seramik hakkında şunları söyledi: “Su, ateş ve toprağın birleşmesiyle oluşan seramik dünyada yok olmayan yegâne ürünlerdir. Özellikle arkeolojik kazılarda seramik ürünlerine çok sık rastlanmaktadır. Pişirilip (bisküvi pişirimi) kalıcılığı sağlanan bu malzemeler; daha sonra çamurun kalitesine göre 1020 ila 980 arasında ikinci kez pişirilme uygulamasından geçmektedir. Buna da ‘’sırlı pişirim’’ adı verilir ve bu işlemin sonucunda da seramik adını verdiğimiz malzememizi elde ederiz. Camsı bir yüzeye sahiptir, bazen kırılsa da toprakta yok olmama özelliğinden ötürü tarihi kazılarda sık rastlanan ürünlerin çoğu seramikten yapılan malzemelerdir.”
Çanakkale’de seramik kültürünün üniversitenin, çeşitli sivil ve resmi kuruluşların ve bu işe gönül veren kişilerin sayesinde yeniden canlanmaya başladığını vurgulayan Büyükçapar, ÇASEM’in Çanakkale için önemine değindi ve “Tezgâhın başına geçeceksin ki; seramik yapabilmeyi tam olarak öğrenesin. Seramik elini ayağını toza çamura bulamadan öğrenilen bir kavram değildir. Bu sebepten öğrencilerimiz de birimimizde uygulama yapma imkânını fazlasıyla bulmaktalar” dedi.
ÇASEM atölyeleri, Çanakkaleliler`i bekliyor
Üniversitenin yerel üretim yapan seramikçilere de örnek olmaya çalıştığını belirten Öğr. Gör. Necati Işık kalitesi düşük ziftli-alçı hammaddeli ürünlerin varlığının arttırılmasını önlemeye çabaladıklarını anımsatarak ÇASEM’e ait bütün atölyelerin halka ve bu işe gönül verenlere her daim açık olduğunu söyledi.
