havadurum

“Kadın Bakanlığı istiyoruz”

Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi Kadın Sekreteri Yasemin Adsız, “Kadın sorunları, aile sorunları olarak kabul edilemez, kadın bakanlığı istiyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliğine dayanan bir bütçe oluşturulmasını talep ediyoruz” dedi.

955
25 Kasım Kadına Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü nedeni ile açıklamada bulunan, Eğitim-Sen Çanakkale Şubesi Kadın Sekreteri Yasemin Adsız, “Yine bir 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’nün arifesinde, savaşın yakıcı etkisini yüreğimizde hissederken, kadına yönelik şiddetin her türlüsüne karşı sesimizi ve mücadelemizi yükseltmek için buradayız. Savaşın kol gezdiği kadınların, tecavüzden soykırıma IŞİD vahşetinin her türlüsüne maruz kaldığı bir coğrafyadayız. Erkek şiddeti savaş olsa da olmasa da kadınları hedef alıyor, kadın katliamları, tecavüz, taciz, nefret cinayetleri, neoliberal politikalar nedeniyle artan iş cinayetleri hız kesmeden sürüyor. Ortadoğu’da IŞİD tarafından kadınların bedeni savaş ganimeti olarak görülüyor, tecavüz bir savaş stratejisi, bir savaş silahı olarak kullanılıyor. Türkmen, Kürt, Arap, Ezidi, Süryani, Asuri, Keldani, Şabak ve bölgedeki tüm kadınların bedeni birer savaş alanına çevriliyor. Direnen kadınlara yönelik baskıyı her gün daha da arttıran siyasi iktidar, insanlığına kulak veren Kader Ortaya’yı katlediyor. Sadece 2014 yılında 37 trans birey nefret cinayeti nedeniyle aramızdan ayrılmışken, LGBT’lere yönelik nefret körükleniyor. Buradan hareketle bugün burada savaşa, kadın bedenine yönelik saldırılara, kadın düşmanı politikalara ve LGBT’lere yönelik baskılara karşı topyekün bir direniş ve ses çıkarma zorunluluğunu bilerek biz kadınlar, Şengal, Rojava, Kobane, Telafer, Karatepe, Rakka için erkekler tarafından her gün öldürülen kadınlar için erkek şiddetine ve savaşa karşı direnişi büyütmek için, nefret cinayetlerine karşı dayanışmayı büyütmek için ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü’ kapsamında sesimizi yükseltmek için dayanışma halindeyiz” dedi.
 
“Koruma talep eden kadınlar cellatlarına teslim ediliyor”
“Bu ülkede 2013 Kasım ve 2014 Kasım ayları arasında 282 kadını katledilirken, 107 kadına tecavüz edildi, 565 kadına şiddet uygulandı ve 131 kadına cinsel tacizde bulunuldu” diyen Adsız, “Günde ortalama 5 kadının `aldatma`, `boşanma`, `aşk`, `namus` gibi sudan gerekçelerle katledildiği ve yeterli yasal düzenlemeleri yapma konusunda yetersiz kalınan Türkiye`de koruma taleplerine rağmen kadınları cellatlarına teslim eden devlet kulaklarını tıkamaya devam ederken, baba, kardeş, eşten başlayarak en yakınından en uzağa bahanesi olan erkek öldürmeye, `Cilveli baktı`, `başka erkekle çekilmiş fotoğrafı vardı`, `namusunu lekeledi`, `tayt giymişti` ve `töre` gibi gerekçelere `haksız tahrik indirimi` uygulayan yargı ise katilleri aklamayı bu yılda sürdürdü. Şiddet göstergelerine rağmen iktidar,kadın erkek eşitliğinin nasıl sağlanacağına, kadın üzerindeki baskıların nasıl azaltılacağına, nitelikli kadın istihdamını nasıl artıracağına ve nefret cinayetleri ve kadına yönelik her türlü şiddeti nasıl ortadan kaldıracağına değil de kürtajı nasıl önleyeceğine ve boşanma oranlarını nasıl azaltacağına, aileyi nasıl koruyacağına kafa yoruyor. Kendisi gibi düşünmeyen, yaşamayan herkese saldırıyor, diğerlerini de kendi gibi olmayanlara karşı aynı tutum içinde olmaya teşvik ediyor. Öte yandan hazırlanan 2015 bütçesi ile kadınların ekonomik,sosyal ve siyasal alanda karşılaştıkları cinsiyet ayrımcılığı pekiştirilmektedir.Bu bütçe kapitalizmin beden ve yeni işgücü rejimi oluşturma politikalarının izlerini taşımaktadır.Bu bütçe kadınları yok sayan savaş ve sermayenin bütçesidir” ifadelerini kullandı.
 
“Kadın bakanlığı istiyoruz”
“Biz, kadını aileden azade ele alabilen, adında Kadın olan, kadın için ve kadın erkek eşitliğini güçlendirmek konusunda politika üretmekle görevli olan bir Bakanlığımız olsun istiyoruz” diyen Adsız, “Toplumda kadınlıkların var olduğu düşüncesini dışarıda bırakmayan, kadınlardan gelen taleplerin politikasını oluşturup bunların devlet politikasına dönüşmesini sağlayacak resmi mekanizmaların oluşturulmasını talep ediyoruz. Kadın sorunları, aile sorunları olarak kabul edilemez, kadın bakanlığı istiyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliğine dayanan bir bütçe oluşturulmasını talep ediyoruz. Eğitim Sen li kadınlar olarak bizi eğitim, sağlık, hukuk ve istihdam politikaları ile geleneksel kutsal aile mitleriyle kuşatma çabasında olanların emeğimiz ve bedenimiz üzerinde kurmaya çalıştığı denetimine karşı çıkmaya; örgütlenmeye, değiştirmeye, mücadele etmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Paylaş