havadurum
Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Uğur Mumcu’yu anmak

1438
Gazeteci Uğur Mumcu’nun katledilmesinin 21. yılında onu özlem ve saygı ile anıyoruz.
Uğur Mumcu gazeteciliği bugün çok daha önemini hissettirmektedir.
Tek adam diktatörlüğü ile birlikte şekillendirilmeye çalışan siyasal sistem için en önemli engellerden biri de, özgür basındır.
Bunun için özgür basın üzerindeki baskılar gün geçtikçe yoğunlaşmakta ve çok yönlü saldırılar ile farklı sesler ve son tahlilde gerçeklerin kamuoyuna ulaştırılması engellenmeye çalışılmaktadır.
Uğur Mumcu da karanlık güçlerin kirli emellerine karşı verdiği mücadele sonrasında; demokrasi düşmanı, gerici güçler tarafından katledildi.
Uğur Mumcu bir gazeteci olarak gerçeklerden hiçbir zaman taviz vermedi, yılmadı korkmadı.
Bugün siyasal iradenin kontrolü altında hareket eden, sermaye yapısının özelikleri itibarıyla da siyasal iradeye teslim olmuş medya kuruluşlarının gazetecilik üzerindeki olumsuz etkilerini daha yoğun olarak yaşamaktayız.
İşte bundan dolayı Uğur Mumcu gazeteciliği ve ilkelerinin gazetecilik mesleğindeki önemi daha bir yaşamsal hale gelmiştir.
21 yıl önce gerçeklerin ortaya çıkması için, gerici çevrelerin toplumu dönüştürme çabalarına bağlı olarak sürdürdükleri her türlü şeriatçı, tarikatçı ve mafyatik güçlere karşı Uğur Mumcu’nun gazetecilik görevlerinin gereğini yılmadan, cesaretle yerine getirmesi bugün gazetecilerin örnek alması gerekli bir durumdur.
Günümüzde ise majestelerinin gazeteciliğini yapmak bir trend haline gelmiş, siyasal iktidarda gazetecilik mesleğini bu temelde dönüştürmek için her türlü çabayı sürdürmektedir.
Tabii ki madalyonun bir de öbür yüzü vardır; teslim alınamayan he türlü zorluk baskı ve engellere rağmen mesleğinin gereğini yerine getiren gazeteciler bugün Mumcu’nun gazetecilik değerlerini yaşatmaktadırlar.
Cezaevlerine girme, gözaltına alınma, meydanlarda saldırıya uğrama, işsiz kalma pahasına görevlerinin gereklerini yerine getiren gazeteciler var oldukça; Uğur Mumcular yaşayacaktır, anıları bizlere hep yol gösterecektir.
 
Gündem neymiş?
AKP Çanakkale Belediye Başkan Adayı Mehmet Daniş gazeteciler ile yaptığı bir toplantıda halkın gündeminin çok farklı olduğunu söyleyerek; kadınların topuklu ayakkabılarıyla Çanakkale sokaklarında yürüyememekten başlayıp hiçbir somut ölçülebilir, kontrol edilebilir niteliği olmayan tamamıyla algı düzeyindeki soyut kriterler üzerinden sıraladığı sorunlarla halkın temel gündemini gizleme konusundaki bir çaba içersine girmiş durumda ki, bu gerçekten nafile bir çaba.
Bugün nasıl olur da halkın gündemindeki temel konular olan; yolsuzluk, yoksulluk, hukuksuzluk, kirlilik, adaletsizlik eşitsizlik, haksızlık gizlenmeye çalışılabilir. Özgürlüklerin olmadığı demokrasinin işlemediği koşullar nasıl olur da göz ardı edilmeye çalışılır?
AKP adayı tüm bu gerçekleri gizlemek adına bir çalışma sürdürmeye çalışıyorsa buradan, bu adaya ekmek çıkmaz.
Gerçi kendisi de bizzat, halkın bu konudaki tepkilerini görüyor, yaşıyor ve maruz kalıyor.
Hafta sonu yapılan deve güreşinde yüzlerce insanın tepkileri bugün hala anlatılıyor.
Esnaf ziyaretlerinde ayakkabı kutusu hikâyeleri anlatan esnafların daha sonra güvenlik güçleri tarafından sorguya davet edildiğini bütün Çanakkale konuşuyor.
Kim ki bugün yolsuzluk ve yoksulluk hukuksuzluk gibi temel sorunları gizlemeye çalışıyorsa, ayyuka çıkmış bu kirliliklerin bir parçasıdır.
AKP adayı olarak Mehmet Daniş bu yerel seçimlerde kendisini bu tepkilere hazırlamalıdır, bunun başka bir alternatifi yoktur.
Bu seçimler ,halkımızın temel sorunlarına ilişkin tercihlerini belirleyeceği bir seçim olacaktır.
AKP adayı sahaya çıkmış çalışmalarını sürdürmektedir.
Fakat öyle bir hazırlıksız konumdadır ki; her yapmış olduğu atak geriye dönüp kendisini vurmaktadır.
Barbaros Postahanesi’ne bir ilave memur alınması talimatını vererek halkın sorunlarını çözdüğü propagandası üzerinden seçim çalışması bir talihsizliktir.
Adama sormazlar mı bugüne kadar nerdeydin diye, halkın gözünü boyamak adına yapılan seçim yatırımlarına artık halk inanmıyor.
Hele ;İstanbul Belediye Başkanının referansı üzerinden  propaganda yapmak kadar acemi ve hazırlıksız bir yaklaşımdan medet ummak Danış’ın içinde bulunduğu durumun vahameti göstermektedir.
Hala gelinen noktada Kazdağlarındaki çok uluslu altın tekellerinin vereceği zarar ve riskleri görmezden gelmek,  böylesi bir sorun yokmuş gibi davranmak için  ancak bu kesimlerle işbirliği içinde olmak gerekir.
İdare mahkemesinin 6 maden işletmesi için vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararları da mı yoksa paralel devletin işidir?
AKP cephesindeki durum böyle iken CHP cephesinde daha bir planlı hareket etmek daha hazırlıklı çalışmalar ile halkın karşına çıkmak gibi bir eğilim gözlemlemekteyim.
CHP örgütlerindeki sessizliği şimdilik böyle yorumluyorum.
Diğer yandan da genel merkez düzeyinde sürdürülen, yereldeki çalışmaların önünü açacak hazırlıklar tüm hızıyla sürdürülmektedir.
Yerelin ihtiyaçlarıyla birleştirilmiş bu hazırlık etkin bir çalışma şekline dönüşebilir.
Bu çalışma kapsamında ortaya çıkan, belediye başkanlarının halka sunacakları taahhütname içerik olarak son derece doyurucu olmuştur.
AKP hazırlıksız bir şekilde sahadadır, bu çalışmalar AKP’ye kazanım getirmez.
Halkın gündemini değiştirmeye çalışmak gerçekten bir hüsrana dönüşebilir.