ÇANAKKALE BOĞAZ SAVAŞI

132200
Çanakkale Boğazı`nın tarihi, bitmeyen savaşların tarihidir.
 
En karanlıklar da bile, aydınlığın tohumları vardır.
 
Boğaz Savaşı;
 
Alt yapısı Kırım Savaşıyla başlar. Sanayi devrimini ve aydınlanma felsefesini kavrayamayan, Osmanlı Devleti, ekonomik ve siyasal alanda tamamen Avrupa`nın denetimine girmeye başlar, sömürgeleşme ile birlikte toprak kaybı da ciddi boyutlara ulaşmaktadır.
 
Osmanlı, ilk kez tarihinde Kırım Savaşından sonra borçlanır. Osmanlı aldığı borçlarla çağı yakalama için yatırımlar yapacağı yerde, Boğaz da, Dolmabahçe, Çırağan, Beylerbeyi, Yıldız Sarayı, Büyük Mabeyn Köşkü ve daha niceleri. Her biri "kara delik" olan bu saraylar yapılırken, halk kıtlık, açlık ve sefalet içerisinde yaşıyordu. 1876`da bu borçlar ödenemediğinden dolayı "MORATORYUM" ilan eder. Ardından "DUYUN-U UMUMİYE" kurulur. Osmanlı ekonomisi fiilen ve hukuken Avrupalı devletlerin eline geçmiştir.
 
Ruslar tarafından, "REVAL GÖRÜŞMELERİNDE" "HASTA ADAM" olarak nitelenen Osmanlı artık oksijen çadırında İngiltere`nin korumasındadır. İngiltere Rusların, Osmanlıyı yutmasını engellemektedir. Güçlü bir Rusya yerine güçsüz bir Osmanlı Devletinin varlığı İngiltere`nin politik çıkarlarına denk düşmektedir. 
 
Buna rağmen 1877-1878 (93 Harbi) de Osmanlı Rus Savaşı başlar. Balkanların yarısı Rusların eline geçer. Diğer yarısı da 1.Balkan Savaşında (1912) Osmanlı`nın elinden çıkmıştır.
 
Bu savaşlarla Balkanlarda Avrupa Osmanlısı bitmiştir. Yaklaşık 400.000 km² toprak kaybıyla birlikte büyük çapta insan göçü yaşanmıştır. DUYUN-U UMUMİYE ile ekonomik ve siyasal teslimiyet söz konusudur. Osmanlı "HASTA ADAM" dan öte BATI için "SORUN" olarak kabul edilmektedir. İstendiği zaman, istenildiği şekilde biçimlenecek, çözümlenecek bir "DOĞU SORUNU" "ŞARK MESELESİ" Yani "SON KULLANMA TARİHİ" geçmiş bir Osmanlı Devleti.
 
Dünya da ki ekonomik ve siyasal gelişmeler, sanayi devrimi, sömürgecilik, Pazar sorununu ortaya çıkarmıştır.
Osmanlı toprakları Balkanlardaki büyük toprak kaybına rağmen 1 milyon 700 bin km²`lik bir alanla önemli hammadde ve pazar kaynağıdır.
 
Başta İngiltere günün koşullarına uygun olarak "YENİ BİR DÜNYA DÜZENİ" yaratmak, kanına kan, sömürgelerine sömürge katmak, bunun yanında "ŞARK MESELESİ"ni de BOĞAZ`lardan geçerek, Osmanlı`nın kalbi başkent İstanbul`a çöreklenerek, maliyeti düşük, basit bir planla "ŞARK MESELESİ" ni kökten çözümlemek ister.
 
İngiltere dünyayı şekillendirmek için iki yıl zaman ayırmıştır. Ama evlerinde yaptıkları hesaplar Çanakkale Boğazında tutmamıştır. Dünya farklı şekillenmiş, yeni uluslar, farklı sistemler ortaya çıkmıştır. "YENİ DÜNYA DÜZENİ" kurmaya kalkan İngiltere Çanakkale Boğazında hayal kırıklığına uğramıştır.
 
Çanakkale Boğaz Savaşında Türk ulusu ve Atatürk ortaya çıkmıştır.
1-Çanakkale;
Türk ulusunun yeniden dirilişinin başlangıç noktasıdır. Kırım, 93 Harbi, Blkan Savaşları ve Duyun-u Umumiye ile bitmiş olan Osmanlı`da yeni bir diriliş hareketi başlamıştır.
2-Çanakkale;
Türk iradesinin, inancının, teknolojiye karşı koyduğu yerdir.
3-Çanakkale;
Emperyalizmin gururunun kırıldığı yerdir.
4-Çanakkale; 
Olağan şartlar da değil. Olağanüstü şartlarda bir savaşın yapıldığı yerdir. Emperyalist devletler, en son, en görkemli teknolojisiyle Çanakkale`ye gelmişlerdir. Hava ve Deniz gücü muhteşemdir. Mağrur ve gururludurlar.

Öyle ki;
Gemilerine verdikleri isimlerde bile bu gururun yansıdığını görebiliriz.
İNFLEXİBLE: (Eğilmez, bükülmez, değiştirilemez, inatçı)
AGAMEMNON: (Troia Savaşlarında, antik Yunan ordularının başkomutanı)
OCEAN: ( Okyanus- okyanuslar gibi büyük geniş)
İRRESİSTİBLE: (Karşı konulmaz, dayanılmaz)
VENGEANCE: ( Öc alma, intikam)
TRİUMPH: ( Başarı, zafer)
BOUVET: (Buket)
İsimlerin her biri azamet, güçlülük belirten isimlerdir.
 
ÇANAKKALE`DE DENİZ SAVAŞI OLMAMIŞTIR.
Deniz Savaşı, donanma güçlerinin yaptığı savaştır. Çanakkale Savaşları birinci etap Çanakkale Boğaz Savaşıdır. 19 Şubat 1915`te başlar, 18 Mart 1915`te bu güçlü donmanın, güçlü gemilerin çoğu saf dışı bırakılmıştır. Osmanlı`nın kalbi İstanbul`a geçemeyeceklerini anlayan İtilaf devletleri ikinci etap olarak 25 Nisan`da çıkartma yaparak kara savaşlarına başlarlar.
 
Çanakkale Savaşları dokuz buçuk ay sürmüş emperyalist devletlerin yenilgisiyle son bulmuştur. Emperyalistler toplam 417 gemi ve hava gücüyle gelmişlerdir Çanakkale`ye. Osmanlı`da ise sadece kara gücü vardır ve Boğazı savunma amaçlıdır.
 
Bu nedenle "Deniz Savaşı" tanımlaması yanlıştır. Doğru tanımlama "Çanakkale Boğaz Savaşı"dır. 
BOĞAZ SAVAŞINDA ERENKÖY VE BOUVET`İN BATIŞI 
Erenköy; denize bir km mesafede ve denizden 218 metre yükseklikte bir yerleşim yeridir. Coğrafi konum olarak amfi tiyatro konumundadır. Karşısında Erenköy Koyu-Karanlık Liman, Çevre yerleşim yerlerindeki halk Erenköy yamaçlarına gelir kendilerince güvenli noktalardan sahnelenen oyunu izlerler, akşamında evlerine dönerlermiş. 19 Şubatta sahneye konulan gösteri, 18 Martta sona erer. Bu geçen süre içerisinde Erenköy ve çevrede yaşayan halk gemilere kendilerine göre isim vermeye başlarlar. Liman Von Sanders`e (Liman Paşa) "Bouvet" gemisine (Yarım Dünya) v.b. isimler takılır. 18 Mart günü öğleden sonra Nusret`in Erenköy Koyu-Karanlık Liman`a döşemiş olduğu mayına çarpan Bouvet (Yarım Dünya) iki dakika içinde batar. 718 mürettebattan sadece 75`i kurtarılır. Bu sahneleri çocukluğumuzda canlı tanıklardan dinlediğimizde bir anlam veremiyorduk. "Yarım Dünya battıktan sonra Karanlık Limanı bembeyaz asker şapkası kapladı. Sanki denize koyun sürüsü salmışsın gibi, akşam her şey bitti. Bir daha o kadar çok gemiyi bir arada görmedik. Liman Paşa`nın askerleri kazanmış" sözleri hala kulağımdadır. 
 
İtilaf devletleri denizde olamadığı gibi kara savaşlarında da başarılı olamadılar. En büyük başarıları kaçışlarıdır. 6 Ocak 1916`da zayiat vermeden çekip gittiler.
 
Savaş boyunca 170 toptan 2250 mermi atılmış, Emperyalistler buna karşılık sadece ERTUĞRUL KOYU`na 4700 mermi atmıştır. Gemilerden atılan top mermi mesafesi 17 km olması ve Osmanlı toplarının teknolojik geriliği yani kıyıdan atılan bir mermiye karşılık 6 mermi kıyıya düşüyor, kıyıdaki toplar ancak 6 mermiden sonra hazır hale gelebiliyordu.
 
Çanakkale Boğaz Savaşı bu tabloyla Türk iradesinin, inancın, onurun, korunduğu YENİDEN DİRİLİŞİN BAŞLANGIÇ NOKTASI OLMUŞTUR.
 
SONUÇ OLARAK;
Çanakkale Türkiye Cumhuriyet Devletinin kuruluşunun mihenk taşıdır.
 
Atatürk en büyük referansını Çanakkale`de almıştır. Buradaki başarısı, onu Kurtuluş Savaşında önder yapmıştır. 
 
Çanakkale; Türk ulusunun "Bitti" denildiği yerde yeniden dirilişinin başlangıcı olduğu yerdir.
 
Çanakkale; Bazı ulusların kimlik kazandığı yerdir.
 
"Çanakkale`ye giderken İngilizdik. Çanakkale`den döndüğümüzde AVUSTRALYALIYDIK, ZELLANDALIYDIK" demişler kimlik kazanmışlardır.
 
Çanakkale; Osmanlı`nın genç aydınlarının büyük ölçüde kayıp olduğu yerdir. Geleceği olumlu etkileyecek düşünen, soran, sorgulayan insanlar burada yok olmuşlardır. 20-25 bin öğrenci burada ölmüştür. İstanbul Tıp Fakültesi 1921`de mezun verememiştir. İstanbul Erkek Lisesi öğrencilerinin kaybı anısına İstanbul Spor formasına siyah koymuşlardır ve bunun halen devam ettirmektedir.
 
Rus Devriminin önderlerinden TROÇKİ; "18 Martta Çanakkale`de sizin bize yaptığınız iyiliğin bedelini biz size Kurtuluş Savaşında yaptığımız katkıyla ödedik" demiştir. Çünkü savaş bitiminde Emperyalistle boğazı geçtiğinde Çarlık rejiminin üstüne yeni bir rejim inşa edilmiştir.
 
Çanakkale`de emperyalistlerin bütün hesapları bozulmuştu. Dünya onların değil, yeni ulusların mücadelesine göre şekillenecekti ve öyle oldu.
 
Kurtuluş Savaşının ve yeni bir Türk ulusunun ortaya çıkışının başlangıç noktası ÇANAKKALE oldu. 
Kurtuluş Savaşını anlamak isteyenler, ÇANAKKALE`yi mutlaka bilmeliler.
 
Geçmişimize hor davranıyorsak, geleceğimizde, ne kadar mutluluk beklemeye hakkımız olabilir.