havadurum
Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Şafak Ayini Törenleri ve Çanakkale 02.04.2009

2240
Şafak Ayini Törenleri nedeniyle her yıl Avustralya ve Yeni Zelanda’dan binlerce kişi Çanakkale’ye gelerek Çanakkale savaşlarında yitirdikleri atalarını anarlar. Bu tören Avustralya ve Yeni Zelanda açısından çok önemsenen bir etkinliktir. Tabiî ki bu temelde Çanakkale için çeşitli noktalarda ayrıca bazı anlamlar taşır. Güncel boyutu ile bu etkinliğin bir turizm performansına dönüştürülmesi kentimiz için önemlidir. Bu sürecin hangi noktasındayız. Yeniden gündemimize almakta fayda var. Anzak törenleri nedeniyle oluşacak turizm hareketinin performansı geçmiş yıllar itibarıyla yetkililer tarafından olumsuz olarak değerlendirilmiştir. Öyle ki törenler sonrasında yapılan şu değerlendirme çok çarpıcıdır. “Geldiler, gittiler, bize çöplerini toplamak kaldı” Bu noktada ilgililer 2009 yılı için, hareket getirecek önlemler aldılar mı bilemiyorum. Bu noktada alınan tedbirler var ise özellikle turizm aktörleri bu konuda bir gelişme sağlayabildiler ise ne mutlu. Gelişme sağlanmış ise bunu ilgililerden öğrenmek ve kamuoyu ile paylaşmak isteriz. Ama öyle zannediyorum ki yine Anzaklar bu yıl Çanakkale’yi teğet geçecek. Bu konu aynı zamanda Avustralya Çanakkale Konsolosluğu gündemindeki bir konu idi. Geçen yıl Avustralya Çanakkale Konsolosluğundan bu konuda bir açıklama yapılmış ,” bu hareketten Çanakkale’nin yararlanması” için bazı önlemler alınacağı ve bazı projeler geliştirileceği bildirilmişti. Bakalım göreceğiz. Ama bir gerçek var ki Çanakkale bir türlü kabuğunu kıramıyor. Zaman akıp gidiyor. Çanakkale yine makus talihi ile baş başa . Sadece ah vah edebiyatı ile vaziyeti idare ederken geleceğini kaybediyor. Artık çok söylenecek bir şey de kalmadı…. Anzaklar ve Gelibolu Milli parkı…. Bir garip hikâyeye dönüşen bir yol yapım işimiz var. 3 yıldır Anzak törenleri nedeniyle yapılmak istenen Kabatepe ile Anzak Koyu arasındaki yol yapım çalışmaları uluslararası bir krize dönüşmüş durumda. Gerçekten çok büyük bir başarısızlık örneği sergilemekteyiz. Böyle olunca da uluslararası platformda imaj kayıpları yaşamaktayız. Neden bütünlükçü çözümler bizi hep es geçer. Neden bütünün dışında çözümler üretmeye çalışırız. Bunu anlamakta zorlanmaktayım. Bizim her alanda önceliklerimizi rant oluşturunca ortaya çıkan görüntülerde böyle olmakta. Anzaklar ve Barış Şarabı projesi. Ne güzel başlamıştı, hem dostluk duygularını pekiştirmek hem de bunun üzerine oluşturulacak güçlü bir marka ile Çanakkale açısından ciddi bir getiriye dönüşecek bir proje olacaktı. Ama yine bir Çanakkale klasiği yaşandı. Ömrü kısa oldu projenin. Çanakkale de bu projenin tarafları konuyu analiz ettiler mi? Etmediler ise bence hemen bu konu masaya yatırılmalı. Bundan sonraki süreçlerde böylesi projelerde bir daha aynı hatalara düşmemek için dersler çıkarılmalı. Bana göre bu deneyim Çanakkale’nin karakteristik bir özelliğidir. Biz Çanakkale olarak çeşitli aktörler ile bir araya gelerek ortak bir başarı deneyimini bugüne kadar yaratamadık. Bunu aşmanın yolu birlikte başarılmış bir proje örneğini hayata geçirerek bu başarısızlığı kıracak cesaret halkasının yaratılmasıdır. Bu ilk deneyim çok önemli olacağından çok iyi düşünülmelidir ki başarıya ulaşarak olumsuzluk geleneği yok edilebilsin. Bu konuda ilgili kesimler kafa yorarlar mı bilemiyorum ama Çanakkale Belediyesinden böyle bir öncülük bekliyorum. Bir başarı örneği yaratacak, kentte örnek olacak birlikte başarılacak bir proje gündeme getirilmelidir. Benim bu noktadaki önerim şöyle; “Seramik Kenti Çanakkale” konseptinde Onsekiz Mart Üniversitesi ile de işbirliği içersinde içinde seramik müzesi ile birlikte seramik atölyelerinin yar aldığı bir seramik çarşı projesi ile hem istihdam hem de satış imkânlarının yaratıldığı nihai olarak da Çanakkale imajına uygun bir tanıtıma hizmet edecek bir merkezin oluşturulması Bu şekilde gerek istihdam gerek ekonomik getiri gerekse de tanıtım imajı gibi kriterler ile birlikte başarılmış bir proje kapsamında bir öncülüğe imza atılmış olunur ve böylece bugüne kadar bu kentte yapılamayan bir ilk başarılmış olur. Belki önümüz açılır ve arkasından buna benzer bir çok proje ile olumlu girişimlere imza atan bir kent oluruz….
Sermet ATADİNÇ