sermet@canakkaleolay.com
Gazetemiz kocaman, kocaman yazdı… Tüketici Derneği bas bar bağırdı… Vatandaşlar feryat etti… Ticaret Odası ve Ticaret Borsası, yetkilileri sorumluğa davet etti… Süte, su karıştıranlar, 2009 yılında gıda normlarına aykırı olarak üretim yapan firmalar bir şekilde görülmezliklerini sürdürüyor.
En sonunda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı olarak çalışan ‘Bilimsel Komite’, genetiği değiştirilmiş organizmalara (GDO) ilişkin yaptığı uygunluk denetiminde GDO’lu 6 çeşit pamuk, 3 çeşit kolza, maya, bakteri biyokütlesi, patates ve şekerpancarı olmak üzere toplam 13 ürünün Türkiye’ye ithalatına izin verdi.
Komite daha önce de GDO’lu 9 çeşit mısır, 3 çeşit soya ithalatına izin vermişti.
Böylece GDO’lu 25 ürünün ithalatına izin verilmiş oldu.
Neler olduğunu anlayabiliyor musunuz?
Sanki gizli bir el, geleceğimizi yok etmek istemektedir.
Sağlıksız bir toplum için atılan bu adımlar, önce uluslararası gıda tekellerinin daha çok kazanma kaygısı ile başlayıp, sonrasında düzenin diğer alanlarında yeni rantların açılımlarına hizmet etmektedir.
Örneğin sağlık sektörü; özellik ile özelleşen sektörün şimdi, potansiyel müşterileri sağlıksız gıda ile sağlığını kaybeden biz vatandaşlar olduğunu aklımızdan çıkarmayalım.
Genel politikanın bu şekilde belirlendiği günümüzde, lokal bazda verilen tepkilerin çok bir anlamı kalmasa da duyarlılığımızı elden bırakmayalım.
Elbet bir gün gelecek, gerçekler yaşama damgasını vuracaktır.
47 yıldır…
Dile kolay, yarım asırdır süren bir festivalimiz var,
47 yıl önce, toplumsal duyarlığı ile öne çıkan Çanakkalelilerin girişimleri ile başlamış, yerel yönetimin sorumluğunda devamını sürdürerek bugünlere gelen bir yolculuk Troia Festivali.
Bu zaman diliminde çok doğal olarak bir çok değişimi de yaşayarak sürdürmüş yolculuğunu.
Bugün gelinen noktada ulaşmış olduğu konsept ile, yolculuğunu sürdürür iken, kültür politikaları itibarıyla yeni bir format ihtiyacını da beraberinde taşıyor diye düşünüyorum.
Hızla popülerleşen ve her yıl bir önceki ile benzeştiği bir süreç ancak yeni format ile aşılabilir.
Sivillerin organizasyonu ile başlayan bu süreç şimdi yeniden sivillerin katılım sağladığı, bizzat örgütleyicisi olduğu bir dönüşüm yaşamalıdır.
Kültür politikaları itibarıyla katılımcı süreçlerin bir parçası olarak yeni format ile Troia Festivali bir atak yapabilir.
Bu nokta es geçilmemelidir.
Dünya gençleri buluşuyor.
Çeşitli ülkelerden gençler,3Ağustos ile 12 Ağustos arasında İzmir Selçuk’ta Uluslararası Gençlik kampında buluşuyor.
Çeşitlik dil, din ve milliyetten gençler, kardeşlik ile örülmüş bu kampta geleceklerine sahip çıkıp, barış içersinde, savaşsız, sömürüsüz bir dünya özlemleri için deneyimlerini paylaşma imkanı bulacaklar.
Birlikte yaşama, birlikte üretme ve birlikte paylaşma gibi değerlerin kamp yaşamına damgasını vuracağı günlük yaşam dışında gençler, çeşitli sosyal, kültürel, sanatsal atölye çalışmaları ile kişisel gelişimlerine de katkı sağlayacaklar.
Gönüllerince eğlenecekler, kardeşliğin, dostluğun tadına varacaklar.
Böylesi bir etkinlik tabiî ki yaygın medyaya çok yansımadı…
Çünkü; gençlerin birliği, kardeşliği, gelecek talepleri düzen temsilcilerinin temellerini sarsar.
Uluslararası gençlik kampı ile ilgili ayrıntılı bilgilere www.genclikbulusmasi.com web adresinden ulaşabilirsiniz.
