Bir fotoğrafın anlattıkları
Bu fotoğrafa iyi bakın
Yalnızca gözünüzle değil, vicdanınızla ve yüreğinizle de bakın
İnsanlığın bulunduğu anın, yaşadığı saatlerin, karmaşık, çelişkili durumunu, dikkatlice bakan bir gözün göreceği, sade bir aklın anlayabileceği yalınlıkla sunan bir fotoğraf...
Suriyeli küçük bir çocuk ve bir köpek… Sımsıcak, karşılıksız, çıkarsız, beklentisiz bir sevgiyle, birbirlerine dokunan, birbirlerini gecenin ayazından, soğuğundan ve tehlikelerinden koruyan iki can, iki gerçek dost… İkisinin de yüzlerinde sevginin verdiği sıcaklık ve huzur…
Ey tarihsel olarak tükenmiş, asalaklığın, kan döken, kanla beslenen, başkanları, kralları, sultanları, diktatörleri!… Savaşla, silahla, barutla beslenen haydutlar!… Döktüğünüz kanları, kutlamak ve kutsamak için altın işlemeli kadehleri ile nar şerbeti içinler, şampanya patlatanlar, içi sevgiden yoksun, yüreği karanlık labirentlere açılan, aklı zulüm ve kötülük üretme planları peşinde koşanlar!... Hayatın, insanın, insanlığın ve yeryüzünün düşmanları, dünyanın cellatları… Siz, kuştüyü yataklarınızda, Suriyeli bu küçük çocuk ve onun köpeği kadar, rahat, sevgiyle, sımsıcak uykulara dalabildiniz mi!?
O küçük çocuğu, toprağından, oyunlarından, düşlerinden, şarkılarından, arkadaşlarından söküp alan, sürgünlere yollayan, bombanın ve silahın efendileri!… Savaşın kan dökücü barbarları!... O fotoğraf, belki sizin banka cüzdanlarınızı, hesaplarınızı, konforunuzu, yüzünüze çalan, suratınıza çarpan, tarihsel bir belge olarak orada, öylece, insanlığın belleğine, asla silinmemek üzere kazınacaktır!…
O fotoğraf, bir yönüyle kapitalist-emperyalist dünyanın ve o dünyanın bütün zulümlerden, sömürüden, savaş ve yıkımdan sorumlu karar vericilerinin, insana ve insanlığa yabancılaşmış, kokmuş/kokuşmuş, çürümüş dünyasını ifşa ederken, öte yandan sevginin, dostluğun, insan sıcaklığının ve umudun en anlamlı, en görkemli halini sunmaktadır...
Bu fotoğraf, Suriye savaşına, şu veya bu ölçüde katkı sunanların, bütün söylemlerini, inançlarını, değerlerini, kutsallarını yerle bir etmiştir…
Köpeğini asla terk etmeyen o küçük Suriyeli çocuk, yalnızca sevgi örneği sunmuyor, o hayatı doğru yerinden, insana özgü yerinden, yaşamın tamamını kucaklayan, bir açıdan bu fotoğrafın konusu olarak tümümüze bir ders veriyor ve bir ışık sunuyor!...
Siz, ölüm makineleri üretenler, dünyayı ve insanı kirletenler, servet uğruna bütün alçaklıkları insanlığın başına bela edenler, topunuz o Suriyeli çocuktan, onun sarıldığı köpekten ve geleceğe dair sunduğu sevgi kaynağından, milyonlarca kez daha değersizsiniz…
Şimdi biz, bir kez daha ve yeniden, çocuklar, dünyanın bütün çocukları için, insanın, en başta da çocukların, hayvanlarla, doğayla, yeniden özgürcü buluşmaları, oyunlarına, oyuncaklarına, düşlerine geri dönmeleri için, bir kez daha barış için, barışın ve özgürlüğün egemen olduğu bir dünya için, bulunduğumuz hiçbir yeri ve mevziyi küçümsemeden, ne yapabiliyorsak, oradan katkı sunarak, savaşa “Hayır” demeli, savaşı üreten, sömürücü asalaklığın ortadan kaldırılması mücadele etmeliyiz…
Suriyeli çocuğu ve köpeğini, bütün yüreğimle kutluyor, onlara sarılıyorum…
