Ardından Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, 5393 sayılı Belediye Kanunu`nun 23`üncü maddesine dayanarak olağanüstü topladığı mecliste dosya hakkında salt çoğunluk (17 oy) kararını istedi. Bunun üzerine yapılan oylamada, ret çıkaramayan dosya destekçileri, 32 oy ile Belediye Başkanı Ülgür Gökhan`ın itirazı kabul edilerek, “Akfa” projesinin iptal olmasını sağladılar. Bu arada Başkan Gökhan`ın dikkat çeken bir teklifi de oylamada etkili oldu. Gökhan, Köy Hizmetleri ile Kepez sınırı arasındaki alanın `bir bütün` halinde yeniden değerlendirilmesi amacıyla imar komisyonunun çalışma yapması gerektiğini, oluşacak raporun ise meclise tekrar sunularak, oylanmasını istedi.
Karakaş neden itiraz etti?
Dosya gündeme geldiğinden beri, dosyanın karşısında yer alan ve itiraz edenlerden biri de Belediye Meclisi CHP Grubu Başkanvekili Celal Karakaş oldu. Karakaş`a öncelikle bu dosyaya neden itiraz ettiğini sorduğumuzda, “Öncelikle, 2007 yılında verilen özel proje alanındaki belirtilen hükümleri çiğnememek gerekir” diyor. “Bunlar içinde en önemlilerinden biri emsalin 0,30`u geçmemesidir” diyen Karakaş, “Bu yapılacak olan inşaat yoğunluğunu sınırlandırmış oluyor. Yaklaşık, 4 bin 800 metrekare inşaat çıkıyor. Oysa, emsal `1` olursa, 16 bin metrekareye yakın inşaat yapılıyor. Aradaki fark, 11 bin 198 metrekaredir. Diğer maddeler de önemli olmakla birlikte, inşaat yoğunluğunun üç kattan fazla artması kent için, yarar değil zarar getirecektir. Yeşil alan azalacak, halkın sahil ile buluşması engellenecek ve bir kamu yararı olmayacaktı. Bize düşen, sahillerin aşırı betonlaşmasına engel olmak, doğayı tahrip etmemek, sahili insanların kullanımına sunmaktır. Ben bu bakış açısı ve düşüncelerle dosyaya itiraz ettim” ifadelerini kullandı.
“Alan yeniden düzenlenmeli”
“Halihazırda, Köy Hizmetleri alanını da içine alan ve Kepez sınırına kadar olan bölgenin büyük bir kısmı günübirlik turizm alanı” diyen Karakaş, “Bu durum, imar plan notlarına uymak kaydı ile halkın kullanımına uygun bir durumdur. 1/100 binlik planda da bu alan, günübirlik turizm alanı olarak belirlenmiştir. Şimdi İmar Komisyonumuza ve meclisimize düşen görev, kimseyi mağdur etmeden, halkın taleplerini de göz ardı etmeksizin, bu alanı yeniden düzenlemektir. Sonuçta, kazanan Çanakkale ve Çanakkale halkı olmalıdır. Bu bizim, işimizi doğru yaptığımızın da bir göstergesi olacaktır” şeklinde konuştu.
“Katılımcı bir çalışma yapılmalıdır”
Bundan sonraki süreci nasıl değerlendirdiğini, tavsiyelerinin ne olduğunu sorduğumuz Karakaş, “Bu alan, halkın deniz ile bağını koparmadan düzenlenmeli, Çanakkale halkı da bu sürecin takipçisi olmalı ve katkıda bulunmalıdır. Söz konusu alanda, ileride karşılaşılabilecek sorunların önüne geçmek, sahilde bütünlüğü sağlamak için, kent halkı, sivil toplum kuruluşları, mülkiyet sahipleri ile birlikte katılımcı bir anlayışla ortak bir çalışma yapılmalıdır. Ben, meclisteki bütün arkadaşlarıma, aynı doğruda buluştuğumuz için, çok teşekkür ediyorum. Çok tartışıldı, ama sonuçta, ortak bir karar çıktı. Bu hassasiyetin bundan sonraki proje hazırlıklarında da süreceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.