2010 yılı temmuz ayında büyük umutlarla başlayan Çanakkale Limni arasındaki seferlerin bu yıl yapılmayacak olmasını turizmciler değerlendirdi. Ortak görüş seferlerin tekrar başlaması gerektiği yönünde oldu. Turizmciler Çanakkale’nin sektörden yeteri kadar pay alabilmesi konaklama sayısının artması için turizm hareketliliğini her alanda gerçekleşmesi gerektiğin ifade ettiler.
“Seferlerin başlamasından yanayım”
Çanakkale’nin turizm hareketinin olduğu her yerde bulunması gerektiğini bildiren Kültür Turizm Müdürü Şinasi Haznedar, “Bu seferlerin başlamasını istiyorum. Limni’nin yanı sıra Midilliye de seferlerin başlamasından yanayım. Nerede turizm hareketi varsa Çanakkale’nin oralarla bir şekilde kara, deniz, hava, kurvaziyer her anlamda turizmin bütün yol ve yöntemleri ile ilişki kurmasından yanayım” dedi.
Haznedar şunları söyledi; “Bu bir arz talep meselesi. Geçen sene denendi, demek ki çok rantabl olmadı. Gelen giden hesapları yapıldı. Herhalde bundan dolayı, yeniden başlamasını isterim. Çanakkale çok güzel bir yer turizmin bütün çoğulcu çeşitliliğine sahip bir yer. Doğası, denizi, trekking, dalış, kurvaziyer, inanç, mitoloji, arkeolojisi ile özel bir bölge. Buraları daha çok dünya insanının görmesinden daha güzel ne olabilir. Bunu temenni etmemek mümkün değil. Ama işin birde hesap kitabı var. Rantabl olma durumu var. Önümüzdeki dönemde umarım bunun üstesinden gelinebilir. Troia müzesi yapıldıktan sonra Çanakkale belli düzenlemeler yapıldıktan sonra olabilir. Çanakkale her geçen yıl bir öncekinden daha bilinir kılınıyor. Uluslararası fuarlar bunun iyi zeminleridir. Limni ve başka yere de bu seferlerin konulmasında yanayım.”
“Koordinasyon sağlansaydı olurdu”
Başta vize sorunu olmak üzere bir çok etken olduğunu bildiren Çanakkale Turistik Otelciler Birliği Başkanı (ÇATOD) Ali Akol, “İki tarafta da suç var. Hem Limni tarafında hem Çanakkale tarafında. Bir şekilde organizasyon acente organizasyonu kurulamadı. Limni ve Çanakkale de koordinasyon noksanlığı var. Olsaydı iyi olurdu ama olmadı” dedi.
Akol şunları söyledi; “Ayvalık`tan Limni’ye tekneler bir saatte ulaşıyor. Çanakkale`den biraz daha fazla. Onunda etkisi olabilir. Limni’ye gidecekseniz direkt Ayvalık üzerinden de gidebilirsiniz. Ayrıca vize sorunu da var. Schengen Vizesi almak gerekiyor o da kolay bir vize değil herkes alamıyor. Ama bir koordinasyon sağlansaydı olurdu diye düşünüyorum. Her iki tarafın da eksikliği var.”
“Turizm ulaşımla direkt alakalıdır”
Seferlerin iptal edilmesini karlı olmaması ve konaklama gün sayısının az olmasına bağlayan Aşkın Art Otel Sahibi Aşkın Değirmenci; “İlk etapta bu bir ticari iş. Bu işi yapan firma ya da kuruluşta bundan kar bekliyordur. Bunun karlı olduğu yerlerde var. Güneye gittiğimizde yunan adalarına çok karlı seferler yapılabiliyor. Fakat bizim ilimizde bu gerçekleşmedi. Bunun en büyük sebeplerinden bir tanesi olarak ben vize olarak görüyorum. Çanakkale den Gökçeada ya da Bozcaada’ya gidenler Limni’ye de gidebilir ama bu hemen öyle olmuyor. Önce vize alacak ve bu da bir süre gerekiyor, sıkıntıları beraberinde getiriyor” dedi.
Değirmenci şunları söyledi; “Karlı olmayışı birinci etken. İkinci etkende kentimizde uzun süre konaklama yapan turist sayısı maalesef az. Turistlerin çoğunluğu bu tip yerlerde vizeden muaf oluyor. Rodos örneğine bakacak olursak oraya giden müşterinin % 90’ı yabancı uyruklu oluyor. Bu yabancı uyruklular da bir hafta on gün orada geçirenler ve bir de Rodos’u göreyim diyenler. Çanakkale de maalesef bu yok. Genelde günü birlik ve maksimum iki güne çıkan konaklama söz konusu. Bu sebeple burada biz bunu müşterilerimize sunamadık. Ama bu hiç birimizin moralini bozmasın. Çanakkale sınır bölgesidir. Öyle ya da böyle Çanakkale`den Yunanistan’ın herhangi bir yerine İtalya hatta Avrupa’nın tam göbeğine kadar seferler düzenlenmesi turizm açısından büyük katkılar sağlayacaktır. Bunun üzerinde dikkatle durulması gerekir hemen bıkmamak gerekiyor. Gerekirse nasıl uçağa destek verdiysek aynı destekleri Limni seferleri içinde yapmamız gerekir. Turizm açısından bu seferler büyük önem taşımaktadır. Turizm ulaşımla direkt alakalıdır. Ulaşım ne kadar çok olursa o kadar çok kente turistik potansiyel artar.”
“Turizm garanti ister”
Çanakkale-Limni arasındaki seferlerin istikrarlı olması halinde süreklilik sağlanabileceğini bildiren TÜRSAB Çanakkale İl Temsilcisi İsmet Balkan, “Limni seferleri biraz imaj için başladı. Güzel bir şeydi Çanakkale’yi de tanıttı. Ama bunun altını da doldurmak gerekiyordu. Acentelerin program yapması gerekiyordu. Sadece Çanakkale değil Türkiye geneline bu seferlerin yayılması gerekiyordu. Turizmde istikrar gerekiyor. Seferlerin başlayıp devam etmesi gerekiyordu. Bazı aksamalar oldu, seferlerde rüzgar dolayısıyla gemi gitmedi. Gitmeyince kimse o gemi seferlerine güvenip bir program hazırlayamadı. Bence en önemli nokta buydu” dedi.
Balkan şunları söyledi; “Haklı gerekçelerde olabilirdi ama turizm garanti ister. Acenteler program yapıp turisti buraya getirip karşıya geçirmedikleri zaman o iş yürümez. İstikrar lazım bence devam etmeliydi. Çanakkale mutlaka yunan adalarına açılmalıdır. Başlangıcı zor olacaktır ama devamı geldiğinde Çanakkale’nin ufku genişleyecektir. İlk seferler başladığında vize almak çok zordu ama şimdi kolaylaştı Türk insanı gitmek istiyor hatta Malatya dan gurup gitmek istiyordu ama vize çıkmadı. O dönemki, Yunanistan’la şu andaki yaklaşım farklı, bence seferler devam etmeli. Çanakkale devam ettirirse kazanır. Uzun vadede kazanır. 2015’ten sonra Çanakkale dünya gündemine oturacak. Bu tür etkinliklerle buraya gelenleri sürekli buraya çağırabilir.”
