havadurum

Eleştirilerin hedefi ÇOMÜ yönetimi

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`nde sular bir türlü durulmak bilmiyor. ÇOMÜ`deki kitap okuma eyleminde hakkında soruşturma açılan ve açığa alınan öğretim görevlisi Ömer Faruk Kırnıç için üyesi olduğu ADAM-DER isimli dernek üyeleri Rektör Laçiner`e maillerle ulaşmaya çalışıyor. Ayrıca son 2,5 yılda 5 kez yer değişikliğine maruz kalan Filis Savaş için Eğitim-Sen`den açıklama yapıldı.

1514
Çanakkale Eğitim-Sen Yürütme Kurulu adına açıklamada bulunan Şube Sekreteri Özlem Ergun Açanal, Filiz Savaş`ın maruz kaldığı durumu “Memuriyete 1989 tarihinde başlayan Sendikamız Üyesi Filiz Savaş, 2011 yılında Rektör Laçiner göreve geldiğinden bu yana sürgünlerle uğraşmaktadır. O güne değin idarelerle hiçbir sorunu olmayan, bilakis çevresinde çalışkanlığı ile bilinen, çalışkanlığı nedeniyle 3 kez kademe ilerlemesi ile ödüllendirilen ve teşekkür belgesi bulunan Filiz Savaş`ın son 2,5 yılda görev yerinin, dördü ilçelere olmak üzere neden 5 kez değiştirildiğini anlamak mümkün değildir. Sendika üyemiz Filiz Savaş önce İlahiyat Fakültesi`ne görevlendirilmiş, yapılan işlemin hukuksuz olduğu gerekçesi ile açtığı dava sonucunda Çanakkale İdare Mahkemesi kararında; `... geçici görevlendirme işlemi belirli bir süre için yapılmalı, kamu görevlilerini işgal ettiği kadro görevinden fiilen uzaklaştırma amacını taşımamalı...` diyerek Filiz Savaş`ın, ÇOMÜ Rektörlüğü tarafından, Rektörlükteki görevinden uzaklaştırılma gayreti olduğunu adeta tasdik etmiştir. Ancak ÇOMÜ Rektörlüğü bununla kalmamış, görevine mahkeme kararıyla dönen üyemizi bu kez Çan`a naklen atamıştır. Üstelik üyemiz Çan Meslek Yüksekokulu`na bir alt dereceye atanmıştır. Bu atamanın 657 sayılı Yasanın 74. maddesine açıkça aykırı biçimde yapılması ÇOMÜ Rektörlüğünün üyemize karşı yaptığı yıldırma girişiminin adeta kanıtıdır. Bu atama da mahkeme kararıyla durdurulmuş; ancak kısa süre sonra üyemiz bu kez Biga`ya sürgün edilmiştir. Biga`ya ataması da mahkemeden dönmüştür. Mahkeme kararında özellikle “… personel planlaması yapılırken kamu yararı ve hizmetlerin gerekleri dışında bir amacın (kişisel, siyasi vb.) güdülmemesi, bunun için de, sicil, liyakat, hizmet süresi gibi nesnel ölçütler ile aile birliğinin esas alınarak atanacak personelin/personellerin belirlenmesi gerekmektedir” şeklindeki ifade ile adeta ÇOMÜ Rektörlüğünün üyemize karşı sürdürdüğü mobbing anlatılmak istenmiştir. Ancak ÇOMÜ Rektörlüğü bunlarla yetinmemiş; üyemiz yakın zamanda 45 günlüğüne Ezine`ye, arkasından 2 gün Rektörlükteki görevine dönmüş; akabinde tekrar 45 günlüğüne Ezine`ye sürgün edilmiştir. Bunlar üyemize karşı düşmanca tutumun, yıldırma ve psikolojik baskının göstergeleridir” sözleri ile açıkladı.
 
 
Savaş`ın `sürgünleri`nin kısa dökümü!
“Ama ÇOMÜ rektörlüğü bununla da yetinmemiştir” diyen Açanal, “Üyemizin son sürgün yeri Gökçeada olmuştur. Başta Anayasa`nın aile birliğine vurgu yapan 41. maddesi olmak üzere, ilgili mevzuata aykırı biçimde yapılan bu görevlendirmelerin ya da atamaların ÇOMÜ Rektörlüğünün üyemize karşı kindar bir tutum içerisinde olduğunu göstermektedir. ÇOMÜ Rektörlüğü tarafından ihtiyaç gibi yasal gerekçeler bulunmaya çalışılsa da hukuk süreci bütün bu gerekçelerin hukuki olmadığını kanıtlamıştır. Bu işlerin temel amacı kendisi Eğitim Sen üyesi ve eşi Eğitim Sen işyeri temsilcisi olan arkadaşımızın baskı altına alınarak örgütlenme ve demokratik hakların kullanımını kısıtlamaktır. Filiz Savaş’ın yaşadığı sürgünlerin kısa dökümü: 1. İlahiyat Fakültesi (Temmuz 2011), 2. Çan (Ocak 2012), 3. Biga (Haziran 2012), 4. Ezine (Temmuz 2013)
, 5. Ezine (Eylül 2013), 6. Göçeada (Kasım 2013). Bu sürgünlerin bir kadın ve ailesi için ne anlama geldiğini Kamuoyunun takdirine sunarız” şeklinde konuştu.
 
Laçiner`e sorular
“Biz artık soru sormaktan başka diyecek bir şey bulamadık” diyen Açanal, “Şimdi ÇOMÜ Rektörlüğü`ne soruyoruz: Bu sürgünler insan hakkı ihlali değil midir? Bu sürgünler açıkça "kadına şiddet" değil midir? Bu sürgünler hangi vicdana sığar? Bu sürgünler hangi hukuka sığar? Bu sürgünler hangi adalete sığar? Bu sürgünler zulüm değil midir? Bir anne ile uğraşmak hangi toplumsal değerlere sığar? Sürgünleri ile anılan bir kuruma üniversite denebilir mi? Kadın çalışanları ile uğraşan bir kuruma üniversite denebilir mi?
Ne isteniyor? Yeni ölümler mi?” ifadelerini ve sorularını Laçiner`e yöneltti.
 
Laçiner`e mailler gidiyor
Kitap okuma eylemi ile yapılan protestonun suç sayılarak ÇOMÜ yönetimi tarafından öğretim üyelerine açılan soruşturma ve bir öğretim üyesinin açığa alınması olayına karşı tepkiler Çanakkale  sınırlarını aştı. Farklı toplumsal kesimlerin geliştirdiği tepkiler ile soruşturmalara karşı muhalefet gelişiyor. Kitap okuma eylemi ile yapılan protesto sonrasında hakkında soruşturma açılıp sonrasında açığa alınan öğretim görevlii ve ADAM-DER ( askeri darbelerin asker muhalifleri) adlı dernek üyesi Ömer Faruk Kırnıç’a ADAM-DER Yönetimi sahip çıkarak Ömer Faruk Kırnıç’ın göreve iadesini talep ederek, uygulamayı kınadılar. ADAM-DER Yönetimi ve üyeleri Rektör Sedat Laçiner’e gönderdikleri maillerle uygulamayı protesto ediyorlar. ADAM- DER’in bir üyesi göndermiş olduğu mailde protestosunu şu sözlerle ifade etti: “Üniversiteniz öğretim görevlisi ve derneğimiz (A.D.A.M-DER Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri Derneği) üyesi sayın Ömer Faruk Kırnıç hakkında 22 Ekim  tarihinde `izinsiz kitap okuma eylemine katıldığı` iddiası ile soruşturma açılmış ve 23 Ekim tarihinde de rektörlüğünüz tarafından açığa alınmıştır. Derneğimiz, Rektörlüğünüzün bu haksız uygulamadan en kısa sürede vaz geçmesini ve Ömer Faruk Kırnıç’ın görevine dönmesini beklediğimizi tarafınıza iletmiştir. Rektörlüğünüzün verdiği cevapta: `kitap okumanın` `siyasi eylem` olduğu; Ayrıca, açığa alınmasının bununla ilgisinin olmadığı, `eğitim-öğretimde mevzuata aykırı davranış gerekçesiyle` olduğunu ifade edilmektedir. Sayın Rektör, Kitap okumanın siyasi eylem olarak görülmesi nasıl bir bilimsel tespitin gereğidir? Bilmek isterim. Velev ki, bu `siyasi` bir eylemdir. Öğretim görevlilerinin siyaset yapmaları yasak mıdır? Velev ki, yasaktır. Her yasak hukuki midir? Evrensel hukuk kurallarına uygun mudur? Temel insan hak ve özgürlüklerine uygun mudur?”
 
“Eğitim-öğretimde mevzuata aykırı davranış” nedir?
İlgili ADAM DER üyesi Rektör Laçiner`e gönderdiği e-postada “Sayın Ömer Faruk Kırnıç’ı açığa almanızın gerekçesi olarak gösterdiğiniz “eğitim-öğretimde mevzuata aykırı davranış” nedir? Bu davranış, açık olarak Ömer Faruk Kırnıç’a bildirilmiş midir? Açığa alma gerekçesinin açık olarak bildirilmemesi; hukuka, insan haklarına, demokrasiye ve de savunma hakkına uygun mudur?Arkadaşımın maruz kaldığı haksızlığı, kendime yapılmış bir haksızlık olarak gördüğümü belirtmek isterim. Bu haksızlığın bir an önce düzeltilmesini ve Ömer Faruk Kırnıç’ın görevinin başına dönmesini bekliyorum. Asker Darbelerin Asker muhalifi olan eski bir asker olarak; bizzat içinden çıktığım kurum tarafından ağır haksızlıklara uğradım. Nasıl ki o haksızlıklara boyun eğmedim ve hak aramaktan vaz geçmedim. Arkadaşıma yapılan haksızlık karşısında da sessiz kalmayacağım/ kalmayacağız” ifadelerine yer verildi.
Paylaş