havadurum

"Çırpılar Termik için ÇED olumlu kararı iptal edildi"

1597

 

Yenice’nin Çırpılar ve Kovancı mevkiinde yapılması planlanan Çırpılar Termik Santrali projesi Çanakkale’nin en verimli toprakları olan Agonya Ovası’nın havasını, suyunu, toprağını kirletecek ve bölgeyi yaşanmaz hale getireceği sebebi ile başta çevre örgütleri ve yöre halkı olmak üzere projeye karşı mücadeleye başlanmıştı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca projeye verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu kararına karşı TEMA Vakfı ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından açılan davada Çanakkale İdari Mahkemesi ÇED olumlu kararının iptaline karar verdi. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından kararla ilgili yapılan açıklamada, projenin bölgeyi yaşanılmaz hale getirecek bir proje olduğu belirtilerek verilen kararın doğaseverleri mutlu ettiği ifade edildi. Açıklamada; “TEMA Vakfı ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneğimiz tarafından Çanakkale Yenice ilçesi, Çırpılar ve Kovancı Köyü mevkiinde planlanan "Çırpılar Kömürlü Termik Santralı" hakkında Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca verilen "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu" kararının iptali için açılan davada Çanakkale İdari Mahkemesi ÇED olumlu kararının iptaline karar verdi. Karar biz doğaseverleri çok mutlu etti. Çırpılar Termik Santralı’na karşı beş yıldır aralıksız ve soluksuz sürdürdüğümüz mücadeleyi başardık ve tüm yaşam savunucuları olarak sevinci fazlasıyla hak ettik.   Söz konusu proje, kapya biberleri ile ünlü Agonya Ovası’nın havasını, suyunu, toprağını kirletecek ve bölgeyi yaşanmaz hale getirecek bir projedir” denildi. 

 
“Köylülerle birlikte itirazlarımızı yapıp projenin zararlarını dile getirdik”
Süreçle ilgili yapılan bilgilendirmede; “Süreç, Çırpılar Proje Tanıtım Dosyasının 2015 yılında Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün web sayfasında duyurulmasıyla başladı ve Çırpılar Köyü’nde 26 Haziran 2015 tarihinde yapılan Halkın Katılımı Toplantısı gerçekleştirildi.  Bölgedeki STK’lar olarak katıldık ve köylülerle birlikte itirazlarımızı yapıp projenin zararlarını dile getirdik. Daha sonra 22.03.016 tarihinde 1. İDK toplantısı ve 13 Eylül 2017 tarihinde de 2.  İDK toplantısı gerçekleştirildi. Bu süreçte 2 İDK toplantısı çeşitli gerekçelerle iptal edildi. Haziran 2018’de projeye “ÇED Olumlu” kararı verildi. Bu karar TEMA ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneğimiz tarafından birlikte dava edildi. Ayrıca Çanakkale Ziraat Mühendisleri Odası da dava açtı.  Ocak 2019’da yapılan ilk duruşmanın ardından iki ayrı bilirkişi heyeti alanda yapılan keşifler sonunda raporlar düzenledi. Her iki ayrı heyetin lehimize raporundan sonra mahkeme de lehimize karar vererek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “ÇED Olumlu” kararını iptal etti. Bu süreçte Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği olarak ÇED süreçleri ve hukuki süreçler açısından çok şey yaşadık ve çok şey öğrendik ve deneyimledik” denildi. 
 
 
“ÇED süreçlerinde halkın kararı yok hükmündeydi”
Projelerin yapılıp yapılmayacağının bölge halkı tarafından kararı verilmesi gerektiği ifade edilen açıklamada; “ÇED süreçlerinde halkın kararı yok hükmündeydi. İDK Toplantılarında ilgili kamu birimlerinin bazıları projenin sağlık, sosyal, çevresel etkileri konusunda bilimsel verilere, raporlara dayanmadan görüş vermekte idiler. Hukuki süreç yeni bilirkişi heyetleri görevlendirerek gereğinden fazla uzatılmıştı. Bu deneyimlerden ve diğer projelerle ilgili mücadele deneyimlerinden yola çıkarak diyoruz ki: Bir projenin bir bölgede yapılıp yapılmayacağına yerel halk ve ilgili STK’lar birlikte karar verebilmeli ve Halkın Katılımı Toplantıları yalnızca bilgilendirme değil karar vermeye dönük olmalı ve halkın vereceği kararlar uygulanmalıdır. Halkın kabul edeceği projelerin takip eden ÇED sürecinde İDK toplantılarında yeterince önem verilmeli ve ilgili kamu birimleri politik değil kendi alanlarında bilimsel incelemelere ve raporlara dayanarak görüş vermelidir. Hukuki süreçler uzatılmamalı ve adalet bir an önce sağlanmalıdır” denildi. 
 
“Kömürlü termik santralların yapımında ısrar edilmesi kabul edilemez”
Termik santrallerin çevreye verdiği zararlar göz önüne alındığından yapımlarında ısrar edilmesinin kabul edilemez olduğu ifade edilen açıklamada; “Termik santralların çevre ve insan sağlığı üzerinde yaptığı yıkıcı etkiler bilimsel raporlarla kanıtlanmıştır. İklim krizinin daha da derinleşmesine yol açtığı bilinmektedir. Buna rağmen sermayenin kar hırsı için ekolojik yıkım getiren bu kömürlü termik santralların yapımında ısrar edilmesi kabul edilemez bir durumdur. Ülkemizde enerji açığı olduğu iddiası kocaman bir yalandır. Türkiye’deki kurulu güç 91 bin megavat, görülen en yüksek talep ise 47 bin megavatdır. TEİAŞ 2028 için tahmini talep miktarı ise 71 bindir. Halkın enerji ihtiyacı gözden geçirilmeli, enerji verimliliği ve enerji tasarrufu uygulanmalı ve gerekli enerji doğaya zarar vermeyecek şekilde planlanacak tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanmalıdır. Ülkede enerji ihtiyacı olduğu gerekçesi ile ortaya atılan termik ve nükleer gibi bu yıkım projelerinden bir an önce vazgeçilmelidir” denildi. 
 
“Dayanışmanın ve bilimsel yaklaşımın önemini bir kez daha gördük”
Mücadelenin devam edeceği belirtilen açıklamada; “Hukuki sürecimizi de kazandık. Bakanlığın temyiz yoluna gitmesi durumunda biz de mücadeleye devam edeceğiz. Beş yıldır sürdürdüğümüz bu mücadelede başarı için yerel ve ulusal ölçekte iş birliği ve dayanışmanın ve bilimsel yaklaşımın önemini bir kez daha gördük. Bu mücadelemizde emeği geçen Agonya köylülerine ve muhtarlarına, Yenice, Kalkım, Akçakoyun, Edremit Körfezi halkına, Türkiye`nin her yanından destek olan herkese, Agonya  Dayanışması’na Yeşil Yenice Dayanışması`na, Çanakkale ZMO’ ya, İda Dayanışma’ya, Çan Çevre Derneği’ne, Temiz Hava Hakkı Platformu’na, Yuva Derneği’ne, 350 Ankara’ya, EDÇEP’e, Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği`ne, Çanakkale Belediyemize, Edremit Belediyemize, Küçükkuyu Belediyemize, Balıkesir ve Çanakkale CHP milletvekillerimize, dava ortağımız TEMA’ya ve alanda görev alan tüm dernek üyelerimiz ve bilimsel destek veren tüm bilim danışma kurulumuza, adını sayamadığımız emek veren herkese ve özel olarak da avukatımız Ömer Aykul’a çok teşekkür ederiz” denildi. 
(Eren Aşnaz)
Paylaş