havadurum

Boğaziçi forumuna müdahale tepki görüyor

1448

Çanakkale`de, İnsan Hakları Derneği Çanakkale Şubesi, Çanakkale Tabip Odası, KESK Çanakkale Şubeler Platformu, SES, Eğitim-Sen, CHP Çanakkale İl Başkanlığı, EMEP, HDP, Tüm Emekli-Sen, DİSK Emekli-Sen, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, TİP ve Çanakkale Kadın Platformu imzasıyla yapılan açıklamada, Boğaziçi forumuna yönelik müdahale ve kentteki eylem yasağına tepki gösterildi. Açıklamada, "Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ile dayanışma ve LGBTİ+ bireylere yönelik artan nefret söylemini konuşmak üzere, Çanakkale Halk Bahçesi`nde, 4 Şubat tarihinde bir forum etkinliği düzenlenmek istenmiştir. Çanakkale Valiliği tarafından, etkinlik saatinden önce çok sayıda polis ve gözaltı aracı etkinlik alanında hazır edilmiş, 9 kişi zor kullanılarak ve darp edilerek gözaltına alınmıştır. Bu 9 insan, herhangi bir uyarı yapılmaksızın, daha alana gelmeden, sebepsiz yere ve orantısız güç kullanılarak gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınanlardan 7`si aynı gün, 2` si ertesi gün savcılık tarafından serbest bırakılmıştır. Çanakkale Valiliği tarafından aynı günün akşamı yayınlanan basın duyurusunda, gerçeği yansıtmayan, yargısız infaz içerikli, yargı yerine hüküm veren ve ceza kesen itham dolu ifadelerle, bu hukuksuz uygulama meşrulaştırılmaya çalışılmıştır. Yine aynı saatlerde, Çanakkale`de 15 gün boyunca her türlü toplantı, eylem ve etkinlik pandemi gerekçesiyle yasaklanmıştır. Öncelikle belirtmek isteriz ki; önceden izin almaksızın, barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşü yapmak Anayasal bir haktır. `Tıklım tıklım` salonlarda son hız parti kongreleri yapılırken, kayak merkezleri ve otellerde büyük kalabalıklar halinde tatil yapılabilmekteyken, Çanakkale Valiliği`nin sadece kentte toplumsal muhalefetin yükselme eğilimi gösterdiği dönemlerde, pandemi bahanesiyle eylem ve etkinlik yasağı getirmesi, asıl amacın halk sağlığını korumak olmadığını açıkça ortaya koymaktadır. Valilikçe yapılan basın duyurusunda katılımcılar bir kez daha hedef gösterilmiş, müdahalenin hukuksuzluğu örtbas edilmeye çalışılmıştır. Anayasal güvenceye sahip bu etkinliğe katılmaya gelenler, alana dahi varmadan, herhangi bir dağılma uyarısı dahi yapılmadan, hukuki bir gerekçe gösterilmeksizin, darp edilerek göz altına alınmış, saatlerce göz altı aracında ve emniyette hürriyetleri kısıtlanmıştır. Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki; Valilik ve kolluğun görevi, pandemiyi bahane ederek muhalif sesleri bastırmaya çalışmak değil, pandemi döneminde dahi herkesin toplanma ve ifade özgürlüğünü kullanabilmesi için gereken tüm tedbirleri almaktır. Bireylerin anayasal haklarını kullanmasını, hukuka aykırı bir biçimde engellemek suçtur. Hukuka aykırı gözaltı işlemi ve orantısız şiddet kullanmak, `hürriyeti kısıtlama` ve `yaralama` suçlarını işlemek anlamına gelmektedir. Bu hususta, en yetkili mülki amirden başlayarak suça iştirak eden tüm devlet memurları hukuki ve cezai sorumluluk altındadır. Kul değil vatandaş olduğunun bilincinde olan, aşağı bakmayı kabul etmeyen, `LGBTİ+ hakları insan haklarıdır` diyen herkesin yanında olduğumuzu, yaşanan hak ihlalleriyle ilgili sürecin takipçisi olacağımızı bir kez daha bildiriyor, tüm kamu idarecilerini ve kolluk kuvvetlerini, yasal sınırlar içinde ve hukuka bağlı kalmaya davet ediyoruz" denildi.
(Seçkin Sağlam) 

Paylaş