Basın örgütlerinden sansüre tepki...

Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu`nun açıklamasında; “Hırsızlar Komisyonda aklanmaz, gerçekler ortaya çıkmadan duramaz. Sansür kararını tanımayan tüm yayın organlarını selamlıyoruz” denildi. Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Yönetim Kurulu açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “İktidar istediği kadar kendini Meclis Komisyonlarında aklamaya, istediği kadar ülkenin tüm ışıklarını kapamaya çalışsın, gerçekler kendi ışığını yaratarak ortaya çıkacaktır. Yargı iktidarın koruması, polis iktidarın sopası, basının büyük çoğunluğu da iktidarın ağzı olmuşken, Ankara 7. Sulh Ceza Mahkemesi’nin verdiği sansür kararına şaşırdığımızı söylemek zor. Bu kararla iktidarın tek hedefi, yolsuzluklarını kamuoyuna duyuran tek araç olan basının tümüyle körleştirilmesi, sağırlaştırılması, dilsizleştirilmesidir. Diğer bütün toplumsal haklar gibi basının sahip olduğu haklar da uzun mücadele dönemlerinin kazanımlarıdır. İktidar, hele de Türkiye’deki gibi bir iktidar tabi ki bu hakları kısıtlamak, gerçekleri karartmak ve yalanlara inandırmak isteyecektir. Dahası, benzerine olağanüstü hal dönemlerinde rastlanan bu yayın yasakları, demokrasinin gereği gibi bile gösterilecektir. Tarih, mücadelelerin tarihi olduğundan ileride bugünler iktidarın faşizmine karşı mücadele edenlerin, yasaklara karşı yayın yapanların, karanlığa ışık tutanların ve gerçeklerin üzerindeki perdeyi söküp atanların yaptıklarıyla anılacaktır. Bunlar ancak, tek kaldıkça güçsüzleşen, yalnızlaştıkça daha çok ezilen meslektaşlarımızın bir araya gelmesiyle mümkün olabilir. Bu nedenle, Çağdaş Gazeteciler Derneği olarak, meslektaşlarımızı örgütlü mücadeleye katılmaya çağırıyor, yasağı tanımayarak halkın haber alma hakkına sahip çıkan tüm yayın organlarını selamlıyoruz, onlarla dayanışma duygumuzu paylaşıyoruz.”

 

Basın Enstitüsü Derneği de tepkili

Basın Enstitüsü Derneği, meclisteki yolsuzluk araştırmasına getirilen yayın yasağına tepki gösterdi. Konu ile ilgili yazılı açıklama yapan Basın Enstitüsü Derneği`nin açıklamasında; “Türkiye’de mahkeme Meclisteki yolsuzluk araştırmasına yayın yasağı getirdi. IPI, dava ile ilgili olarak medyaya getirilen yayın yasağı geliştirilmeye çalışılan ilkelere zarar verecek gibi görünüyor demektedir. Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) bugün Türk medyasına getirilen dört eski bakan ile ilgili yolsuzluk iddialarını araştıran meclis araştırma komisyonu haberlerine getirilen beklenmedik medya yayın yasağını kınamaktadır. Hürriyet Gazetesinin bildirdiğine göre, dört eski bakanın meclis araştırma komisyonuna inceleme ile ilgili olarak savunmalarını vermelerine günler kala, dün, 27 Aralık tarihine kadar devam edecek olan yayın yasağı konulmuştur. Reuters’ın bildirdiğine göre komisyon başkanı ve hükümetteki Adalet ve Kalkınma Partisi üyesi Hakkı Köylü dört eski bakanın haklarını korumak için bu yayın yasağını talep etmiştir. Hepsi AKP üyesi olan dört eski bakan geniş çaplı yolsuzluk iddialarının ortaya çıkmasından sonra istifa etmişlerdi. Bunlardan biri, eski Çevre ve Şehircilik bakanı Erdoğan Bayraktar yaptıklarını o zaman Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla yaptığını söylemişti. Oysa Cumhurbaşkanı yolsuzluk soruşturmasının AKP hükümetini yıkmak planının bir parçası olduğunu iddia etmekteydi. IPI Basın Özgürlü Danışmanı Steven M. Ellis, bu kararı eleştirmekte ve böyle bir kararın ulaşılmaya çalışılan ilkelere zarar vereceğini belirtmekte ve şunları söylemektedir: “yolsuzluk iddialarının üzerine yayın yasağı örtüsü örtmeyi amaçlayan bu yayın yasağı hukuka karşı inancı zayıflatacak ve Türkiye’deki demokrasi üzerine gölge düşürecektir. Ve halkın eski bakanların açıklamalarını öğrenmesini engelleyerek fısıltı ve dedikodu haberlerinin fitili yakılmasına yol açacaktır. Bunlar da ne yolsuzlukla suçlananların ne de Türkiye halkının yararına hizmet edecektir. Yetkililerden bu yasaklama kararının kaldırılması için gerekli adımları ivedilikle atmasını talep ediyoruz”. Türkiye’deki kimi basın örgütleri bu yayın yasağını kınamakta ve kaldırılmasını talep etmektedir. IPI Türkiye Ulusal Komitesi de bugün bir açıklama yaparak yazılı ve görsel basında ve internette uygulanacak bu yayın yasağı Türkiye Cumhuriyeti tarihinde eşine rastlanmamış bir sansürdür demektedir” denildi.

 

Federasyon da tepkili

Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkanı ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel de açıklama yaparak, TBMM`de 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonları çerçevesinde oluşturulan, dört bakanın soruşturulduğu komisyonun çalışmaları için getirilen yayın yasağı ile ilgili, “Bu sansür Ortaçağ’da bile hayal edilemezdi. `Dünya dönüyor` diyen Galile’ye bile bu kadar zulüm yapılmadı.” sözleriyle tepki gösterdi. Sertel, “Olmayan şeyin haberi yapılmıyor ki. `Gazetecilik yapma, habercilik yapma, gerçekleri açıklama` diyorlar. Bu artık zulüm iktidarıdır, zulmün iktidarıdır. Bu, toplumun geniş kesimleri tarafından görülüyor. Bu yolsuzluk ve rüşvet operasyonu ile ilgili yayın yapmayacaksınız diye nasıl derler? Yeterince yayın organınız var, diğerleri de farklı haber yapsın. Yasak koyacağına aklanmaya bak. Bir bakan, 700 bin liralık saati gümrükten kaçak geçiriyor. Başka bir bakan, diğer bakana ceza kesiyor. Bu bile büyük rezalettir ve hükümetin ayakta durmaması lazım. Bu yasak kabul edilemez ve dünya basın tarihinde eşine az rastlanır bir yasak. Sadece Osmanlı’da, 3. Murat döneminde böyle yasaklar vardı. Padişahı eleştirenler cezalandırılıyordu. Onlar saltanat döneminde kaldı ama hakikaten padişahlara taş çıkartan yasaklar geliyor. Demirel, Özal, Ecevit, Tansu Çiller, Mesut Yılmaz dönemleri geçirdik ama böyle bir tablo hiç görmedik” dedi.