havadurum

“Hükümetin ağız diş sağlığı politikası iflas etmiştir...”

Çanakkale Dişhekimleri Odası Başkanı Dt. Haldun Erdem, AKP hükümetinin ağız diş sağlığı politikasının iflas ettiğini söyledi.

678
Çanakkale`de Dişhekimliği Günü ile Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası düzenlenen çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Çanakkale Dişhekimleri Odası tarafından Cumhuriyet Meydanı`ndaki Atatürk Anıtı`na çeleng sunuldu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı`nın okunmasının ardından çelenk sunma töreni sona erdi. Daha sonra Dişhekimleri Odası`nda düzenlenen basın açıklamasında konuşan Başkan Dt. Haldun Erdem, AKP hükümetinin ağız diş sağlığı politikasını eleştirdi. Hükümetin ağız ve diş sağlığı politikasının iflas ettiğini belirten Erdem, hastaya tanınmayan hekim seçme özgürlüğünün ağız sağlığını beklenen seviyeye çıkartmaya çok büyük bir engel olduğunu belirtti. Mevcut durumdan kamuda çalışan hekimin ve oradan hizmet alan hastanın da şikâyetçi olduğunu kaydeden Erdem; “Hasta dilediği hekimi özelde veya kamuda seçebilmelidir” dedi. “105 yıl önce 22 Kasım 1908 günü İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne bağlı olarak kurulan Dişçilik Mektebi ile başlayan bilimsel dişhekimliği tarihimiz günümüze dek gelmiştir” diyen Erdem; “Ülkemizde 22 Kasım gününü içine alan hafta; Türk Dişhekimleri Birliği ve Odaları tarafından toplumun ağız ve diş sağlığı konusunda bilinçlenmesine katkı koymak, dikkatini çekmek, doğru alışkanlıklar kazandırmak ve genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olan ağız ve diş sağlığı konusunda izlenen politikaları değerlendirmek amacıyla “Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası” olarak kutlanmaktadır. Artık tüm dünyada, ağız ve diş sağlığı modelini oluştururken, bulaşıcı olmayan hastalıklarla (kalp, şeker hastalığı, kronik solunum hastalıkları, ruh sağlığı hastalıkları, kanser vb.) ağız sağlığının ortak risk faktörlerine göre değerlendirilip ele alınması gerektiği yönünde çalışmalar yapılacaktır. Ülkemizde, insanımızın % 90‘nın üzerinde tedaviye muhtaç diş eti hastalıkları, diş çürükleri ve diş eksikliği mevcuttur. 65 yaş üstü insanımızdaki dişsizlik oranı % 67 dir. 0-11 yaş grubunda DMFT oranı 5,7 dir. Yani her çocukta 6’ya yakın tedavi edilmesi gereken dişeti sorunu, diş çürüğü ve eksik diş vardır. Dünya Dişhekimleri Birliği bu oranın 1.0 olmasını istemektedir. Bizdeki bu oranın düşürülebilmesi için, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere Dişhekimlerinin ve toplumun duyarlılığına ihtiyaç vardır. Çalışmalarımızı, özellikle çocuklarımızdan başlatmalıyız ki sağlıklı nesiller yetiştirebilenin ve sağlığa yapılan harcamaları azaltabilelim. Dişhekimliği Fakültelerinin alt yapı ve öğretim üyesi ve akademisyen sorunu çözülmeden hızla artışı durdurulmalı ve fakülteler performans kıskacından kurtarılarak, gerçek görevi olan bilimsel araştırma ve eğitim çalışmalarına yönlendirilmelidir” şeklinde konuştu.
 
“Dişhekimleri performans kıskacı altında”
Dişhekimlerinin performans kıskacı altında ağız diş sağlığı sorunlarını çözmeye çalıştığını vurgulayan Erdem şu şekilde konuştu: “Son on yılda izlenen “Sağlıkta Dönüşüm” politikalarını incelediğimizde, hemen hemen her vilayette açılan Ağız Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM) ya da halkın tabiriyle Diş Hastanelerinde 7200 dişhekimi ve fakültelerde 3200 dişhekimiyle, performans kıskacı altında ağız diş sağlığı sorunlarını çözmeye çalıştığını görüyoruz. Bu merkezlerde yapılan işlemlerin kalitesini ve hasta memnuniyetini göz önüne aldığımızda ortaya büyük sorunlar çıkmaktadır. Bu sorunlardan birincisi ve en önemlisi, dişhekiminin hastaya ayırabildiği çalışma süresidir. Diş hastanelerinde çalışan bir dişhekimi günde en az 40-50 hastaya bakmak zorunda bırakılıyor. Bu da bir dişhekiminin hastaya ayırmış olduğu zamanı çok kısıtlı hale getiriyor ve dişhekimi çok hızlı çalışmak zorunda kalıyor. Oysa ki hedef gösterilen Avrupa standartlarında, muayene süresi 15-20 dk., dolgu süresi ise minimum 30 dk. iken, Diş Hastanelerinde hasta başına ayrılan 15 dk’lık sürenin yeterli gelmeyeceği açıktır. Durumu bir benzetme ile açıklamak istersek, Diş Hastaneleri Formula 1 Pisti, orada çalışan meslektaşlarımız da Formula 1 yarışçısı... Çok fazla sürat yapmak zorundalar, bu sürat de kazaları kaçınılmaz kılmakta.”
 
“Hasta dilediği hekimi seçebilmelidir”
Uygulanan sağlık politikalarıyla ağız diş sağlığında başarılı ve kaliteli hizmet vermenin mümkün olamayacağının altını çizen Erdem; “Diğer bir sorun da, bu hizmetleri verirken kullanılan malzemelerin kalitesi... Bu malzemeler İhale Yasasına göre alınmakta olup, bu yasa da "en ucuzunu afyasasıdır. Bu yasaya göre alınan malzemenin kalite standardı da düşük olacağından, tedavilerin başarısı da gözle görülür derecede düşük olacaktır. Sonuç olarak; uygulanan sağlık politikaları ile ağız diş sağlığında başarılı ve kaliteli hizmet vermenin mümkün olamayacağı açıktır. Hastaya tanınmayan hekim seçme özgürlüğü de ağız sağlığını beklenen seviyeye çıkartmaya çok büyük bir engeldir. Mevcut durumdan kamuda çalışan hekim de, oradan hizmet alan hasta da şikâyetçidir. Hasta dilediği hekimi özelde veya kamuda seçebilmelidir. Hükümetin ağız diş sağlığı politikası iflas etmiştir” dedi.
Paylaş