Kaliteli tam kadro ve fiziki koşulları sağlanmış Hukuk Fakültesi fikirlerinin Çanakkale Barosu olarak arkasında olduklarını belirten Ömercioğlu; “Bir ülkede ne kadar fazla kaliteli ve dört dörtlük Hukuk eğitimi almış kişi bulunursa, o ülkenin geleceği açısından yarınların aydınlık olacağı görüşünü paslaşmaktayız. Ülkemiz açısından da temennimiz budur. Ancak dikkat çekerek beyan ettiğimiz husus, eğitimin kaliteli ve dört dörtlük olması koşuludur” dedi.
Konu ile ilgili açıklama yapan Baro Başkanı Tülay Ömercioğlu şu ifadelere yer verdi:
“Çanakkale`mize Hukuk Fakültesi kurulması çabalarıyla ilgili bilgi sahibi olmamız üzerine 04.10.2011 Tarihli basın açıklamamızla Çanakkale Halkına ve Hukuk camiasına en iyi hizmeti getirecek Hukuk Fakültesi içeriğini oluşturacak beyanda bulunduk. İlgili tarihli basın açıklamamızla adı var olup hukuk ve halk adına hizmeti olmayan hukuk fakülteleri vasfında olmamasını, bu vasıfta ülkemizde pek çok fakültenin olduğunu, Çanakkale ye yakışan Hukuk Fakültesinin gerek fiziksel koşulları oturmuş, gerekse eğitim ve öğretim kadrosuyla dolu bir fakülte olduğunu vurgulayan; ÇANAKKALELİ VE HUKUKÇU ADINA EN İYİYİ İSTEYEN TEMENNİ mısralarının olduğu beyanlarımız karşılığında, 16.02.2012 tarihli Ticaret Odası toplantısında, Sn Rektörümüz, Çanakkale Barosunun Hukuk Fakültesi istemediğini beyan etmiş ve bu beyanların, yerel gazetelerimizde bugün yer alması neticesinde; Çanakkaleli hemşerilerimizin, Çanakkale Baro Başkanlığının Hukuk Fakültesi istemiyor mu, yoksa Çanakkale`ye gerçek manada donanımlı bir fakülte mi istiyor değerlendirmelerini yapabilmeleri için, 04.10.2011 tarihli basın açıklamamızı aynen beyan ediyoruz”
“Hukuk Fakültesi fikirlerinin destekçisiyiz”
Açıklamanın devamında Çanakkale’de kaliteli tam kadro ve fiziki koşulları sağlanmış Hukuk Fakültesi fikirlerinin Çanakkale Barosu olarak arkasında olduklarını kamuoyuna duyuran Ömercioğlu; “Çanakkale`mizde Hukuk Fakültesi Kurulması yönünde son 3-4 aydan bu yana değişik haberlerle duyum almaktayız. Bu konuda gerek Üniversitemizin girişimleri, gerekse özel vakıf üniversitelerinin girişimleri bulunduğu bilgisi tarafımıza ulaşmaktadır. Bir ülkede ne kadar fazla kaliteli ve dört dörtlük Hukuk eğitimi almış kişi bulunursa, o ülkenin geleceği açısından yarınların aydınlık olacağı görüşünü paslaşmaktayız. Ülkemiz açısından da temennimiz budur. Ancak dikkat çekerek beyan ettiğimiz husus, eğitimin kaliteli ve dört dörtlük olması koşuludur.
Hukuk Eğitimi neticesinde, bu eğitimi alanlar; var olanlar arasında en önemli unsur olan insana hizmet edecektir. İnsana Hizmette en küçük kusur, özellikle de Hukuk alanında kusur bir ömürle bedel olduğu gibi, mağdur olmaması gerekli kişinin, mağduriyetine; külfete girmemesi gerekli kişinin ağır külfetlerle karşı karşıya kalmasına, o kişinin hayatının sönmesine sebebiyet verecektir. Ülkemizde şu anda kâğıt üzerinde 82, bir fiil faaliyette 62 Hukuk Fakültesi mevcuttur. Bu fakültelerin birçoğunda fiziki koşullar elverişsiz, çoğunda ise öğretim elemanı yoktur. Bir Hukuk Fakültesi açılır iken Kadrolu Öğretim Elemanı tam olmalıdır. Kadrosuz Bir öğretim elemanının, bir fakülteye, ayda bir gün gidip, yarı dönemin müfredatını, bir günde 4`de birini anlatması, sonra da sınavda test usulü sınav yapması ile Hukuk eğitimi gerçekleşmez.
Bir günde aynı türdeki derste; 2 ders üst üste alımdan ötesini beyin kabul etmediği gibi Hukuk eğitimi, fikir açıklama, Anayasal değer olan savunmayı ilerde gerçek manada yapabilmek için değişik yorumlar yapmayı gerektiren bir eğitimdir. Bu sebeple de, test usulü sınavın yapılmaması, ifadelerin artması için sözcüklerin kelimelere dökülmesini gerektirir bir eğitimdir. Fiziki koşullan ve öğretim elamanı eksik Fakülteler sebebi ile Hâkimliğe müracaat için Adalet Bakanlığının sınavına giren gençlerimizin %60`ı 0 noktasında puanla sınavdan çıkmakta, başarı gösteren kişilerin tam kadrolu üniversitelerden mezun olduğu gözlemlenmektedir. Gerek, Adalete ihtiyacı olan halkın mağduriyetine sebebiyet vermemek, gerek ülkemizi aydınlığa taşıyacak gençler yetiştirmek, gerekse diplomalı işsizler yaratmamak için eğitimin kaliteli ve üniversitenin fiziki koşulların yeterli olmasına dikkat edilmesi talebimizdir.
Ülkemizde şu anda sınırlı sayıda Hukuk Fakültesi elemanı, yani Profesör, Doçent, Yar. Doçent ve araştırma görevlisi mevcuttur. Bir Hukuk Fakültesinde Yaklaşık 33 ders mevcuttur. Saygıdeğer öğretim görevlilerimizin sayısının yetersiz olması sebebi ile birçok fakültede dersler, yukarıda izah ettiğimiz gibi ayda bir, yarıyıl müfredatının 4de İnin 1 günde anlatımı, ancak öğrencinin anlamaması ile gerçekleşmektedir. Neticesinde açılan sınavlarda %60 başarısızlık sonucu alınmaktadır. Sadece Hukuk Fakültesinde değil, hiçbir fakültede, hukuk dersi serbest çalışan Avukat ile verdirilemez. Üniversitenin kadrosunda yer alan, serbest çalışmayan, vergi kaydı olmayan avukat ders verebilir. Ama ideal olan, Üniversitenin Yüksek Lise olmadığını gösteren konum; gerçek öğretim elemanı; Prof-Doçent ve araştırma görevlisi ile gerçek üniversite kadrosu ile eğitim vermesidir. İlimizde Kurulabilecek, Belirttiğimiz kaliteli tam kadro ve fiziki koşulları sağlamış Hukuk Fakültesi fikirlerinin Çanakkale Barosu olarak arkasında destekçisi olacağımızı, ancak sadece bir ad olarak kurulup, taşıma öğretim kadrosu ile dersleri geçiştirecek, sadece şehre öğrenci sirkülasyonu sağlayıp, ilerde gerek öğrenciye, gerekse hizmet sunacağı millet simgesine zarar verebilecek oluşumlara karşı olduğumuzu beyan ederiz” diye konuştu.
