“Ayrımcı uygulamalara izin vermeyeceğiz!”

 

 

Hakim ve savcıların maaşları yükseltilirken, adliye personelinin ise bu uygulamadan ayrı tutulması tepkilere neden oldu. Çanakkale Adliyesi`nde görev yapan emekçiler, Hakim ve Savcılara gelen zam sonrası bir araya gelerek adalet talep edip önemli mesajlar verdiler. Ayrımcılığa karşı tepki göstererek Adliye binası önünde basın açıklaması yapan adliye çalışanları; “Yargı hizmeti ve Yargı emekçileri bir bütündür! Ayrımcı uygulamalara izin vermeyeceğiz!” dediler. Hakim ve Savcılara yapılan zammı protesto eden adliye çalışanları adına konuşan Ali Emil; “Siyasi iktidarın, hâkim ve savcıların ekonomik ve özlük hakları ile ilgili yaptığı düzenleme Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından kamuoyuna açıklandı. Meclise sevk edilen tasarı, ile hâkim ve savcıların maaşlarına 1.155.TL seyyanen zam yapılacağı, bunun dışında sicil affı, hukuk fakültesi mezunu olmayan idari yargı hâkim ve savcılarına hukuk fakültelerine sınavsız giriş hakkı ve hâkim ve savcıların silah edinmelerinin kolaylaştırılması gibi maddeleri kapsamaktadır. Daha önce uyarmıştık!. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından 17.06.2014 tarihinde yapılan açıklamada `Hakim, Savcı, Yargıtay, Danıştay Üyeleri ile yargıdaki tüm kamu çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesi için Maliye Bakanlığı ile çalışma yürüttüklerini` kamuoyuna açıklamış, daha sonra ise 04.08.2014 tarihinde Twitter hesabından yaptığı açıklamada ise `Hakim ve Savcılarımızın özlük haklarında iyileştirme ve sicil affı çalışmamız bitmek üzere` şeklindeki açıklamasından sonra sendikamız tarafından yapılan açıklamada: Yargı personelini hâkim ve savcılardan ibaret gören anlayış eleştirilmiş, yargı emekçilerinin içinde bulunduğu ekonomik koşullar ifade edilerek yapılacak düzenlemenin tüm yargı emekçilerini kapsayacak ve ücret adaletini sağlayacak içerikte yapılması gerektiği ifade edilmiştir” dedi.

 

 

“Siyasi İktidarın emekçilerin lehine açıklamalarının, müjdelerinin her zaman olduğu gibi bu konuda da tersi olmuş, yine altından çapanoğlu çıkmıştır” diyen Emil; “Seçim ekonomisi, seçim yatırımı pratiklerine alışkın olan emekçiler alışkın olmadıkları seçime yatırım kavramı ile de tanışmışlardır. Öteden beri yargıyı iktidarlarını sağlamlaştırma ve güvence altına almak için kullanan, bu anlamda kendi yargısını oluşturmaya çalışan AKP ve Adalet Bakanlığı’nın attığı adım yapacağı uygulama HSYK seçimleri öncesinde hâkim ve savcılara sunulan düpedüz siyasi rüşvettir. Sonuç olarak yargı personeli 15 bin hâkim ve savcıdan ibaret görülmüş, 54 bin yargı emekçisi yine yok sayılmış, filler tepişirken çimenler ezilmeye devam etmiştir. Demokrasinin üç erkinden birisi olan yargıda takdir yetkisi hâkim-savcılara ait olmakla birlikte, bir uyuşmazlığın ve suçun yargıya intikalinden başlayıp yargı kararının infazına kadar geçen süreç yargı emekçilerinin omuzları üzerindedir. Dışarıdan bakıldığı gibi zabıt kâtibinin işi sadece duruşmada yazmaktan, mübaşirin işi ise duruşma için isim anons etmekten ibaret değildir. Tüm kamu hizmetlerinde olduğu gibi yargı hizmeti de bir bütündür ve ekip işidir. Yargı hizmeti, zabıt kâtibiyle, mübaşiriyle, yazı işleri müdürüyle, teknisyeni, sosyal çalışmacısı, psikolog ve pedagoguyla, hâkim ve savcısıyla bir bütündür. Son yıllarda farklı ücret uygulamalarıyla zaten bozulan iş barışı ve iş huzuru, yeni düzenleme ile hâkim ve savcılar ile diğer yargı emekçileri arasındaki ücret uçurumunu daha da artıracak; yok sayılan ötekileştirilen yargı emekçilerinin yaşadığı çelişkiler daha da derinleşecektir” şeklinde konuştu.

 

 

Yargı emekçileri olarak tek seçeneklerinin ayrımcı uygulamalara karşı her zeminde direnmek olduğuna dikkat çeken Emil; “Büro Emekçileri Sendikası olarak bu ayrımcı uygulama karşısında siyasi iktidarı ve Adalet Bakanı’nı son kez uyarıyor ayrımcı uygulamalarından geri adım atmaya çağırıyoruz. Eşitlik, adalet gibi kavramların içinin boşaltıldığı yerde verilecek adalet hizmetinin meşruluğu tartışmalı olacağından tüm hâkim ve savcıları da bu haklı talebimize destek vermeye davet ediyor, bağımsız yargı, demokratik Türkiye talebimizle insanca yaşam taleplerimizden ödün vermeden mücadelemize kararlılıkla devam edeceğimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

 

AKP hükümetinin her zaman olduğu gibi ayrımcı uygulamalarına devam ettiğini ifade eden BES Çanakkale Şube Başkanı Salih Ersoy; “Kimi kurumlarda uzman, uzman yardımcısı, kimi kurumlarda yönetici ve çalışan ayrımı devam ediyor. Ancak bilinmelidir ki, bu ülkede çalışanlar emeğine sahip çıkmasını iyi bilir. Tıpkı geçmişte olduğu gibi. Burada bunun güzel bir örneğini sergiledik. Farklı sendikalardan üyeler, sendika üyesi olmayan adliye çalışanları ile birlikte hep beraber bu ayrımcılığa karşı tepkimizi ortaya koyduk. Çanakkale Adliyesi`nde herhangi bir memurun ve her hangi bir çalışanın başına gelebilecek bir şeyde yine burada hep birlikte beraber olacağız. Bunu herkes iyi bilsin. Burada gösterdiğimiz örneği bir daha ki sefer yine göstereceğiz ve bu ayrımcı uygulamalara karşı tekrar alanlara çıkıp sözümüzü söylemeyi bir ilke haline getireceğiz. Yapılan açıklamanın ardından çeşitli sloganlar atan adliye emekçileri; Hakim ve Savcılara zam yapan AKP hükümetinin ayrımcı uygulamalarını protesto ettiler.