Yüzme Dünyası

Yüzme’de disiplin …
‘’Disiplin‘’ kelimesini duyduğumuz anda aklımıza ilk gelen şeyler nedir ? sorusuna; çoğumuz “uyum, düzen, otorite ve buna gösterilen itaatkarlık” diye cevap verir. Fakat,  bu cevapların antrenörler tarafından sporculara veriliş biçimi ve sporcuların bunu algılama biçimi çok önemlidir.  Konuyu biraz daha detaylandırmak gerekirse; bir yüzme antrenmanı düşünün!  ‘’Suya gir, ayak vur, konuşmak yok, söylenileni iyi dinle‘’ gibi komutlarla sürdürülen çalışmada sporcularımızın mutlak başarılı olması beklenmemelidir.

 

Burada amacın, antrenman boyunca gösterilen hareketin dışına çıkılmaması ya da düzenli bir şekilde devam edilmesinin yanı sıra bu sistematiğin çocuklarımıza nasıl kazandırmamız gerektiği olmalıdır.

 

Disiplin, aslında en temelde ilk önce öğrenmek demektir.Sporcuları zorlayıcı katı kuralları barındırmak, söylenilenleri harfiyen yapıp boyun eğmek değildir. Disiplin sadece uyum ve düzendir. Gerçekleştirmek istenilen hedefler doğrultusunda sporcunun fiziksel becerilerini ortaya çıkarmak ve bunu planlı şekilde geliştirmeyi amaç edinmektir.

 

Sporcunun başarı düzeyi ve yapılan çalışmaya olan uyumu, sadece antrenman saatleri içerisindeki davranışları ile ölçülmemesi gerekir. Sporcularımızın ulaştığı hedefler, o ana kadar tüm yaşadıklarının sonucudur. Yani sadece antrenmanlardaki uyum ve düzeni ile değil; evde, okulda, dışarda kısacası her yerde davranışlarında uyum ve düzenli olmaları gerekmektedir. Peki sadece antrenman, kamp, yarışma dönemlerinde yanlarında bulunan biz antrenörler; sporcularımızın tüm yaşamındaki davranışlarında nasıl doğru  pozisyonda yer alabiliriz ? Çok zor bir soru değil aslında, cevabı geçtiğimiz haftadaki konuya çıkıyor yine. Veli-Antrenör iş birliği ile bu başarının sağlanması gerçekten çok kolay olacaktır. İlk önce bu iş birliği içerisinde sporcularımızı fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal yönden ele alıp ulaşılmak istenilen hedeflerin gerçekleşmesi için hangi yöntem ve çalışmaların yapılacağına karar vermek, alınan kararlar doğrultusunda sporcu ile iletişime geçip, günlük hayatına yön verilmesi gerekmektedir. Kısacası sporcu neyi neden yaptığından haberdar olarak; antrenmanlara devamlılık sağlayacak, antrenmanlara zamanında gelecek, uyku düzenine özen gösterecek, sağlık durumuna dikkat edecek, dengeli beslenmeyi alışkanlık haline getirecek ve böylece günlük yaşantısını da buna göre düzenleyebilecektir. Disiplin aslında yaşam tarzını düzene koymaktır. Antrenörler olarak en büyük yaptığımız hata da burada değil mi  zaten? Disiplini sağlamak; sporcuya bağırmak, çağırmak, istenileni yaptırtmak ya da sporcuyu korkutmaktan geçmiyor. Disiplinli antrenör; en çok bağıran yada en çok korkutan kişi değildir. Disiplinli antrenör; başarıya ulaşmak için uygun ortamı sporcuların doğru gelişimine yardımcı olacak şekilde düzenleyen, iyi iletişim kurabilen ve bu doğrultuda sporcuların yaşam tarzına doğru davranışlar yerleştiren kişidir.

 

Geçtiğimiz hafta İÇDAŞ Yüzme TAKIMI olarak bulunduğumuz Marmaris Kampında disiplinli, çok başarılı bir antrenör ile tanışma şansı yakaladım. Erenköy- İSTANBUL Fevziye Mektep Işık Okulları Yüzme Antrenörü Burak PROMET. Kendisi gerek kişiliğiyle, gerekse daha henüz 11-12 yaşında olan sporcularına kazandırmış olduğu sağlam disiplin ve profesyonel sporcu bilinci ile örnek alınması gereken değerli Antrenörlerimizden biri. Yaptıkları antrenmanlar süresince bir kez bile sporcularına sesini yükselttiğine şahit olmadım. En güzeli de o yaştaki sporcuların mili sporcuları kıskandıracak düzeyde başarılı olmaları, antrenmanlara, yemek saatlerine Antrenörlerinin uyarısına gerek duymadan vaktinde gelmeleri ve birbirlerine olan inanılmaz bağlılıkları ve destekleri idi. Bu hafta sonu Marmaris de gerçekleşecek olan Geleceğin Şampiyon Kulaçları Müsabakalarında hepsine sonsuz başarı dileklerimi gönderiyorum. Geleceğimizin milli sporcuları ile tanışmak benim için büyük bir onurdu.

 

Tebrikler Burak Hocam ülkemize gerçek disiplinli sporcular kazandırdığın için…