Bazı hallerimiz…

Son zamanlarda sokaklarda bağıran, sanki kavga ediyorlarmış gibi vatandaşların dikkatlerini çeken insanlar çoğaldı.
Sesleri duyduğunuzda ilk algınız, bir kavga mı var şeklinde oluyor.
İster istemez ne oluyor diye meraklanıp baktığınızda cep telefonu ile kavga edermiş gibi konuşan bir kişiye rastlıyorsunuz.
Sinir katsayılarımız mı yükseldi, konuşma üsluplarımız mı değişti bilmiyorum, fakat sokaklarda günün her saati böylesi vakalara rastlama artık olağan hale geldi.
Bırakın sokakları bir çok insanın bulunduğu kapalı mekânlarda, hatta toplu taşıma araçlarında bile böylesi olaylar çok sık rastlanılır oldu.
İnsanlar artık ben merkezli bir dünya kültürü ile davranışlarına yön veriyor.
Senin orda bulunmanın onun için hiçbir önemi yok, o sadece kendi dünyasının tepkileri ile davranışlarını sürdürüyor.

764
Böylesi bir vurdumduymazlığın gelişmesi, başkalarına saygının gün geçtikçe zayıflaması gelecekteki insan ilişkileri açısından hiç de iç açıcı işaretler vermiyor.
Birde toplumun anti demokratik yapısı, özgürlükler ve haklar konusundaki sorunlar, toplumsal hayatın temel uygulamaları olunca ortaya bir şiddet sarmalı çıkıyor.
Daha dün “Adalet yürüyüşçüleri” olarak Antalya’dan yola çıkıp İstanbul’a gelen 5 kişiye akıl almaz bir saldırı gerçekleştirildi.
Bir anayasal hak olan protesto haklarını kullanan bu insanlar, yerde otururken hiçbir tepki göstermedikleri halde üzerlerine anlamsız bir şeklide vicdansızca gaz sıkıldı.
Bu olayı medya aracılığıyla bütün Türkiye izledi.
Şiddetin bu şekilde meşrulaştırıldığı koşullarda,  insanlar da doğal olarak bundan etkileniyor.
Bağırarak konuşan, telefonla kavga eden, en küçük bir sorun karşısında şiddete başvuran insanlar işte böylesi bir sistemin sonucu.
 
Bunu da mı görecektik.
İhbarcılığın geliştirilmesi için yapılan yasal düzenlemelerden, komşunuzu şikayet edin telkinlerine kadar sürdürülen propagandaların sonucunda Alo Gıda hattına yapılan bir şikayet var ki; böylede olmaz dedirtecek cinsten.
Bayramda kentin en iyi restaurantlarından birinde bir müşteri sipariş verdiği bir ürünün garsonun yanlışlıkla yan masaya götürüp, masasının ‘bizim siparişimiz değil’ uyarısı ile sipariş sahibine ulaştırmasını gıda güvenliği için sakıncalı bulan vatandaş üşenmemiş, Alo 174’ü arayarak  “gıda hijyeni yok edildi” gerekçesiyle şikâyette bulunmuş.
Hadi vatandaş işgüzarlık yapmış üşenmemiş şikayette bulunmuş, peki ilgili kurumun bu konuda işlem başlatmasına ne demeli?
Ülkede gıda güvenliği için her şey hal oldu da; sipariş edilen bir yemeğin yanlışlıkla önce yan masaya getirilmesine mi sıra geldi acaba?
Ne diyelim belki de öyledir, memleketimin ileri halleri nede olsa …
Bu arada halk otobüslerinde özelikle araçların kalabalık olduğu zamanlarda otobüs içlerinin çok sıcak olması konusunda ciddi şikâyetler var.
Klimaların yeterli soğutamadığını belirten vatandaşlar, önlem alınmasını klima bakımlarının yapılmasını, yada gerekli performanstaki klimalarla değiştirilmesini talep ediyorlar.
Halk otobüslerini kullanan bir kişi olarak bu talebin son derece yerinde bir talep olduğuna bende katılıyorum.
Bu konuya ilişkin yaşanmış birçok tartışmaya da tanıklık ettim.
Camı açsan şoför bağırır, “klima çalışıyor camları kapatın” , açmasan hamama girmiş gibi terlersin ve bu durumun getirdiği birçok tartışma, zaten vatandaşın sinir sitemi bozuk, bir gün bir olumsuzluk yaşanmaz inşallah.
İnşallah la maşallah la bu işler olmaz.
Yetkililer önlemlerini almak zorundadır.
Toplu taşımacılık sistemi kent halkının son zamanlarda en çok şikâyet ettiği konuların başında gelmektedir.
Bir hatırlatayım istedim.
Amaçlarına ulaşamazlar, Cemal kardeş
Muhalif seslerden rahatsız olanlar bu sesi kısmak için her türlü yola başvuruyorlar.
Her türlü gayri meşru saldırı, provokatif  yönelişler , tertipler tezgahlar  kurgulansa da; gerçeklerin  halka ulaşmasının önü alınamayacak.
‘canakkalememleket’ isimli internet sitesinin yayını böylesi karanlık güçler tarafından engellenmeye çalışılıyor.
Bu saldırıyı şiddetle kınıyorum; ‘canakkalememleket’ adlı sitenin bu konudaki açıklamasını sizler ile paylaşmak istedim:
“İlk sözümüz gibi , son sözümüz; İster saldır, ister şikayet et, ister taklit et, istersen de çamur at… Biz çıktığımız yoldan dönmeyiz… Hem daha yeni başladık….
Daha yolun başındayız. Henüz  6 aylık bir bebeğiz biz. Yaşımızı bile doldurmadık. Belirlediğimiz ilkelerle yola çıktık, birdik beş olduk, beştik on olduk, genişleyen bir aile yapısıyla yolumuza devam ediyoruz.
MEMLEKET, onurlu yürüyüşünü tüm saldırılara karşı sürdürüyor…
19 Ağustos Pazartesi sabahı… Saat 08.00. Sabaha karşı 04.00’da yatmış biri için erken bir saat. Telefondaki arkadaş “Abi senin sitenin yayını çıkmıyor” diyor. Kuruluştan beri 24 saat kesintisiz hizmet aldığımız, fikir danıştığımız X arkadaşımızı arıyorum. Hemen ilgileneceğini söylüyor…
MEMLEKET, akşam 17.00’ye kadar yayında yok… Sonra normal yayına geçiyor…
Ertesi gün..
20 Ağustos Salı…
MEMLEKET, sabah 09.00’dan öğle 12.30 ‘a kadar yayında yok.
Okurlardan e posta, tel geliyor sürekli…
Sorunun ne olduğu yönünde başvurduğumuz yazılım şirketinden ise şu cevap geliyor:
“ Sayın Müşterimiz,
Konu ilgili birime iletilmiştir. Dün bulunduğunuz ip adresine saldırı olduğu için web siteniz farklı bir ip adresine taşınmıştır. Saldırının hangi web sitesine geldiği tespit edilmeye çalışılmaktadır. Suan değiştirilen ip adresine tekrar saldırı olmaktadır. Herhangi bir veri kaybı yaşanmaması için sitenizin yayını durdurulmuştur.
Sağlık ve başarı dileklerimizle...
Yurdum Yazılım Ekibi”
Olay budur sevgili MEMLEKET  okuru…
Saldırı var.
“Saldır, saldır MEMLEKET’e saldır bakalım”…
Nereye kadar saldıracaksınız merak ediyoruz…
Yok öyle, Belediye itlaf ekiplerine filan da haber vermedik. Çünkü, köpek insanın en yakın dostudur. O nedenle köpeğe hakaret etmemek adına sizlere isim koyamıyoruz. Ancak, Çanakkale Belediyesi’nden bugünlerde biraz çoğaldığını gözlemlediğimiz sevgili dostlarımız köpekler için barınaklara taşınması ve orada sağlıklı ortamda bakılması çağrısını yaptık.
En azından kuduz aşısının olduğundan emin olabiliriz.
Öyle değil mi?
İlk sözümüz gibi , son sözümüz;
İster saldır, ister şikayet et, ister taklit et, istersen de çamur at…
Biz çıktığımız yoldan dönmeyiz…
Hem daha yeni başladık….
Gecikmeli de olsa  MEMLEKET web sitesi, MEMLEKET Gazetesi, MEMLEKET  web tv ve MEMLEKET internet radyo ayağını kuracağız.
Sonra…
MEMLEKET, aydınlık günler, özgür yarınlar diler…”
Paylaş