"Aydınlanma ışığı sönmesin"

495
Türkiye Cumhuriyeti`nin eğitim ve aydınlanma alanındaki en önemli gelişmelerden biri olan Köy Enstitülerinin kuruluşunun 83`ncü yıl dönümü ülkenin dört bir yanında kutlandı. Eğitim konusunda dünyaya örnek olan Köy Enstitülerini anmak ve anlamak için Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği, Cumhuriyet Meydanı`nda tören düzenledi. Dernek Başkanı Özdemir, "Köy Enstitüleri geçmişteki yarınımızdır. Kazanımları hâlâ günceldir. Pek çok konuda hâlâ esin kaynağımızdır. Köy Enstitüleri, mücadeleleri ve yaratıcılıkları esin kaynağımızdır. İmece ruhu, üretme, paylaşma, dayanışma, kardeşlik, karma eğitim, kız çocuklarının okutulması, imkânsızı imkân haline getirenlerin, yaratıcılıkla zorlukların üstesinden gelenlerin mücadelesinin adıdır" açıklamasında bulundu. Törene Belediye Başkan Yardımcıları Rebiye Ünüvar ve İrfan Mutluay, Öğretmen Okulları Mezunu emekli öğretmenler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Törende, Atatürk Anıtı`na çelenk sunulmasının ardından saygı duruşunda bulunularak ve İstiklal Marşı okundu. Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Çanakkale Şubesi Başkanı Yüksel Özdemir`in konuşmasının ardından program sona ererken, Öğretmen okulunda okuyan emekli öğretmenler harmandalı oynadı. 
 
"Köy Enstitüleri tüm dünyaya örnek eğitim modeli olarak önerildi"
Dernek Başkanı Özdemir Köy Enstitülerinin Türkiye tarihi, aydınlanma ve eğitim alanlarındaki önemine değinerek, "Cumhuriyetin devrimci önderlerinin eseri olan Köy Enstitüleri, bütün eğitbilimcilerin ilgisini çekmiş, tüm dünyaya örnek eğitim modeli olarak önerilmiş, cumhuriyetimizin yüz akı, özgün ve aşılamayan kurumudur. Köy Enstitüleri tasarımı, Eğitmen kurslarından köy ilkokullarına, köy bölge okullarından Köy Enstitülerine ve Yüksek Köy Enstitüsüne kadar pek çok okulu, bunlara bağlı arazileri, üretim birimlerini, tarım alanlarını, işlikleri, atölyeleri, döner sermaye işletmelerini, dayanışma örgütlerini, köy okulları yapımını, ilköğretim seferberliğini, yani milli eğitimdeki yeni bir örgütlenmeyi ve dönüşümü kapsamıştır. Bununla yetinmeyip, makro düzeyde de bir toplumsal ilerlemeyi, çağdaşlaşma ve modernleşmeyi hedefleyen önemli bir toplumsal kalkınma uygulamasıdır. Bu nedenle, Köy Enstitüleri, kuruluşunun üzerinden 83 yıl geçmesine rağmen, eğitbilimcilerin yanı sıra, toplumbilimciler, ekonomistler, siyaset bilimcilerin yakın ilgisini üzerinde toplamış ve toplamaya devam etmektedir" sözlerine yer verdi. 
 
"Sadece sınıf değil, köye öğretmen felsefesi vardı"
Özdemir Köy Enstitülerinde görev yapan öğretmenlerin, köylere cumhuriyetin aydınlanma meşalesini taşıdıklarını kaydederek, "Hasan Ali Yücel `Biz Kurtuluş Savaşı`ndan sonra sosyal hayatımızda yaptığımız büyük devrimleri köylere götürecek insan yetiştirmek istedik. Biz... devrimci düşüncenin insanını göndermek istedik` diye tarifliyordu köy öğretmenini. Köy Enstitülerinin Kuruluş yasasında da yalnızca sınıfa ya da okula değil, köye öğretmen felsefesi vardı. Öyle de görev yaptılar. Köylerin aydınlatıcı önderi oldular. cumhuriyetin aydınlanma meşalesini köylere taşıdılar. cumhuriyetin aktif yurttaşları olarak köyün içten canlandırılması imecesinde onurla yer aldılar" diye belirtti.
 
"Köy Enstitüleri, devrimci ruhun adıdır"
Yüksel günün anlam ve önemine dikkat çektiği konuşmasını şöyle sürdürdü, "Köylerin öğretmeni, ziraatçisi, sağlıkçısı, yol göstereni olarak canlandırdılar, dönüştürdüler, aydınlattılar... Bakanıyla, İlköğretim Genel Müdürüyle, Okul yönetici ve öğretmenleriyle, usta öğreticileriyle, öğrencileriyle bu imeceye katkı veren, yazarları, çizerleri, şairleri, mimarları, aydınlarıyla bir devrimci ruhun adıdır Köy Enstitüleri. Yurtseverliğin, çalışkanlığın, üretkenliğin, memleket sevdasının, hayal kurup gerçekleştiğini görebilmenin... Hasan Dağı`ndan okullarına su getiren çocukların, bataklıktan vaha yaratanların, `ödüllü mimari Projelerle` tasarlanan okullarını, öğretmeniyle, öğrencisiyle, ustalarıyla birlikte yapan, okul yapmayı öğrenen ve gittikleri köylerde de okullarını kendileri yapan... Gölköy`de okul binaları için tuğla üretenlerin, Beşikdüzü`nde balıkçılık filosu kurup, bütün köy enstitülerine balık gönderen öğrencilerin mücadelesidir."
 
"Kendi kendine yetebilmesinin adıdır"
Özdemir Köy Enstitüleri`nin öğretmen ve öğrencilere yaratıcılık anlamında büyük dersler verdiğini aktararak, "Okula matbaa kuran Köy Enstitüsü müdürlerinin yaratıcılığının ve öğrencilerin çıkardıkları dergilerde, duvar gazetelerindeki emektir; Köy Enstitüleri, Hasanoğlan`da kurulan amfitiyatrodur, heykel müzesidir. Teneffüslerde çalınan klasik müziktir, çağı yakalama kararlılığının adıdır. İkinci Dünya Savaşı`nın zor koşullarında, ekmeğin karneyle verildiği, açlık tehlikesinin baş gösterdiği, bulaşıcı hastalıkların son derece yaygın olduğu dönemde, kurdukları değirmende ekmeklerini kendileri üreten, tarım işletmelerinde elde ettikleri ürünleri beslenmelerinde kullanan bu özgüven ve bilinçle gittikleri köylerde hizmet veren köy enstitülü çocukların, öğretmenlerin, kendi kendine yetebilmesinin adıdır" sözlerine yer verdi.
 
"Köy Enstitüleri, kitap yasağı olmayan, düşünce suçu olmayan eğitim kurumlarıdır"
Başkan Özdemir 6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş`ta başlayan ve 11 ili derinden etkileyen depremlere ilişkin ise, "Bugün, özellikle 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizi etkileyen ağır deprem felaketinden sonra ülkenin yeniden inşa sürecinde ve ülkemizin içinden geçmekte olduğu çeşitli yönlerdeki yıkım sürecinde bu devrimci ruha yine ihtiyaç vardır. `Kendi kendine yetebilmek!` bugün de çok önemlidir. Öte yandan, bilimsel araştırmadır, eleştirel bilinçtir, yılda yirmi beş kitap okuma gerekliliğidir, kitap okuma ve tartışma saatleridir, okul yönetiminin ve uygulamalarının eleştirilebildiği Cumartesi toplantılarıdır. Demokratik katılım, özyönetim, yaparak ve yaşayarak öğrenme gibi çağdaş pedagojik yaklaşımlardır... Kitap yasağı olmayan, hayatı eleştirme ve düşünce suçu olmayan eğitim kurumlarıdır Köy Enstitüleri" dedi. 
 
"Esin kaynağımızdır"
Özdemir Köy Enstitüleri`nin geçmişteki kazanımlarının hala güncel olduğunu hatırlatarak, "Köy Enstitüleri geçmişteki yarınımızdır! Kazanımları hâlâ günceldir. Pek çok konuda hâlâ esin kaynağımızdır. Mücadeleleri ve yaratıcılıkları esin kaynağımızdır. İmece ruhu, üretme, paylaşma, dayanışma, kardeşlik, karma eğitim, kız çocuklarının okutulması, imkânsızı imkân haline getirenlerin, yaratıcılıkla zorlukların üstesinden gelenlerin mücadelesinin adıdır Köy Enstitüleri... Onun içindir ki 83 yıl önce Köy Enstitüsünde parlayan aydınlanma ışığı, pusulamız olarak Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği`nin büyük imecesinde geleceğimizi yönlendirmeyi sürdürüyor. YKKED, kuruluşundan bugüne 22 yıllık mücadelesi ile Köy Enstitülerinin yarattığı devrimci, ilerici değer ve uygulamaları ulusal bilinç düzeyine çıkarmak ve daha da ileriye taşımak, günümüz sorunlarına çözüm üretmek amacıyla, genel merkezi, 23 şubesi, temsilcilikleri ve 3 bin üyesi ile kararlılık ve inançla çalışmaya devam ediyor. Kuruluşunun 83. yılında Köy Enstitüsü imecesinin yaratılmasının yolunu açan büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk`ü, O`nun efsane Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati`yi, Köy Enstitülerinin kurulmasında büyük emek harcamış olan Cumhurbaşkanı İsmet İnönü`yü, Milli Eğitim Bakanları Saffet Arıkan ve Hasan-Âli Yücel`i, Köy Enstitülerinin kuramcısı ve uygulayıcısı, adını dünya eğitim tarihine altın harflerle kazıyan eğitim devrimcisi İsmail Hakkı Tonguç`u ve bu imeceye katkı sunan tüm Köy Enstitülüleri ve gönüldaşlarını saygıyla selamlıyoruz! Aydınlanma ışığı sönmesin, Köy Enstitülerinin 83. inci yaşı kutlu olsun" sözlerine yer verdi.
(Damla Yeltekin) 
 
Paylaş