havadurum
Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Yeni bir liste…

1995
Bir liste hazırlıyorum. Bu liste bundan böyle demokrasi özgürlük, basın ve ifade özgürlüğü gibi değerleri ağzına alamayacaklar listesi olacak. Listenin başına Hüseyin Babacanoğlu’nu yazdım. Temennim bu listenin uzamaması. Belki o zaman bu liste gündemden düşer, Babacanoğlu’nun saygısızlığını unutmuş oluruz.
 
Babacanoğlu  gazetemizdeki bir haber için, gazetemiz haber merkezini arayarak “Allah belanı versin”deyip telefonu kapatmıştır.
 
Bu tavrına neden olan haber ise tam olarak şöyledir:
“AKP içersinde hayli etkin bir ismin, öğretmen olan kızının İlçe’den Çanakkale’ye atanması öğretmen meslektaşlarını ayağa kaldırdı. Bir dönem AKP’de İl yönetiminde görev yapan bugün de AKP’nin  il genel meclisi üyesi  olduğu belirtilen bu ismin siyasi kimliğini kullandığı iddiası ile böylesi bir yer değişikliğinin yapılması tepki topladı.”
 
Haberde görüldüğü gibi Babacanoğlu’nun ismi dahi zikredilmemesine rağmen Babacanoğlu’nun bu nefreti dikkate değerdir.
 
Biz yaşanmışları, gerçekleşmeleri her zaman kamuoyunun gündemine taşırız.
Bunu yapamayacak olsak, gazetecilik yapmanın anlamı kalmaz.
Bunu yaparken de bu haberde olduğu gibi direkt kişileri hedef haline getirmemeye özel önem veririz.
Bu haber temelinde de böyle davranmamıza rağmen maalesef Hüseyin Babacanoğlu adeta suçlu burada diyerek elini kaldırmıştır.
Yalnız  üslubu hiç de şık olmamıştır.
Bela okumak Babacanoğlu gibi Müslüman bir insana yakışmaz.
Başkalarına ve onların düşüncelerine tahammül edememeğimiz sürece toplumu bekleyen şiddet kültürüdür.
Bu konuda ülkemiz gündeminin olumsuzluklar içersinde olduğu bir dönemde böylesi kavrayış içersinde olanlar bu iklimin gelişiminin malzemeleri olduğunu unutmamalıdırlar.
Basın özgürlüğü konusunda tahammülsüzlüğün göstergesi olan bu anlayışın altında haberde de görüldüğü gibi hep kişisel bazı hesaplar vardır.
İşte bunun için özgür basın susturulmaya çalışılmaktadır.
Kişisel hesaplar peşinde olanlar, hukuksuz, avanta lavanta işler peşinde olanların hep başvurdukları yegane yoldur; basını susturmaya çalışmak.
Biz susmayacağız, gerçekleri yazmaya devam edeceğiz.
Birileri “Allah belanı versin “ lafları ile terbiyesizliği kendilerine ilke edinmiş olsalar da.
“Kötü söz sahibine aittir”derler… 
Bu vesile ile AKP İl Başkanının bu terbiyesizliğe prim vermeden, yapılan tavır nedeniyle  özür dilemesi konusundaki olgunluğu nedeniyle kendisini kutlarım.
Babacanoğlu’nu da ‘kutlarım’; o da, “özgürlük ve demokrasi kavramını ağzına alamayacaklar” listesinin birincisi olmuştur.