turgutcamer@hotmail.com
Değerli okurlarım 31 Mart Yerel Seçimleri üzerinden 1 ay geçti ama hala İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçim sonucunu YSK açıklamadı.
***
Sizler bu satırları okurken, İstanbul seçiminin YSK tarafından iptal ya da kabul kararını duyabilirsiniz. Ancak bu yazımda Filipinli Aktivist Yazar Ninotchka Rosca tarafından kullanılan ‘Yengeç Sepeti’ olarak adlandırılan kavramın açılımını paylaşmak istiyorum. AKP ve MHP Genel Başkanlarının Ankara’da Çubuk İlçesi Akkuzulu köyünde şehidimiz Yener Kırıkçı’nın cenaze töreninde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanvekili Levent Gök ve CHP’li vekillerin saldırıya uğraması karşısında “Cumhur İttifakçılarının” merhamet ve empati yoksunu sözlerini irdelemek şart oldu.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan’a göre “Kılıçdaroğlu oraya siyasi istismar için gitmiş…”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye göre “CHP Liderinin hassas bir yerde ne işi varmış…”
Cumhurcuların bu sözleri nedeniyle ister misiniz YSK olağanüstü toplanıp; Kılıçdaroğlu’na atılan yumruğu geçersiz sayıp, yumrukların yeniden sayılmasına karar versin(!) Mümkün mü? Yok daha neler!..
* Erdoğan seçim sonuçlarını görünce telaşlandı. Tabloyu içine sindiremeyip pabucun pahalı olduğunu anladı ve kucaklayıcı bir tavırla “ Türkiye İttifakı” istencini ortaya koydu, ama anında Bahçeli “Cumhur İttifakı var, ne demek Türkiye İttifakı” diyerek yüksek perdeden tepkisini sergiledi. Oysa İnsanlarımız kavgacı bölücü nefret söylemleriyle karpuz gibi ikiye bölünmüştü ama olsun, ne gam… Önemli olan onların bekasıydı!
31 Mart seçim sonuçları gösterdi ki; yükselen yalnızca CHP değil, MHP’de iyi kötü mevzi kazanıp AKP’yi tırtıklamaya başlayınca olasıdır ki Sayın Erdoğan “Yengeç Sepeti Sendromuna” tutuldu!.. Yükselen kişiyi aşağıya çekme sendromu olarak da bilinen Yengeç Sepeti Sendromu gerek kurumsal yaşamda ve gerekse özel yaşamda sıkça karşılaşılan bir durum. Rekabet, hasetlik ve kıskançlıkla hem iş hayatında hem siyasi hayatta ve hem de özel hayatta sıklıkla mücadele ederiz. Ancak ne yazık ki bu çabamız; hoşgörülü, mantıklı davranışlarımıza, üretkenliğimize çoğu kez gem vurur.
Peki, “Yengeç Sepeti Sendromu nedir?”
-Sepete konulan 1 adet yengeç sepetten zorlanmadan çıkarken, yengeç sayısı artınca sepetten çıkmak isteyen diğer yengeçler tarafından engellenerek aşağıya çekilir ve böylece sepetten hiçbir yengeç çıkamaz. İki veya daha fazla yengeci sepete atan kişi onların dışarı çıkamayacağını bilir. Bu yüzden yengeç sepetlerinin kapağı yoktur. Yengeçler birbirlerini sepetin dışına itmek yerine, aşağıya çekerek birbirlerini engellerler ve yaralanırlar. Sonunda kimse kazanamaz…
***
Sevgili Çanakkale OLAY okurları bazı insanlar, bencilce davranarak hırs ve kıskançlıklarını ön plana alıp başarı yolunun ancak başkalarını karalayarak, onları kendilerine mahkum tutmak olduğunu düşünürler. Kendileri başarılı olamıyorsa, SİZİN DE BAŞARILI OLMANIZI İSTEMEZLER.
Onların dediğim dedikçi tavırlarını kabul etmiyorsanız eğer, bin bir takla atarak sizi ikna ya çalışırlar. Pozitif düşünen insanlara tahammül edemezler.
Sizlere naçizane önerim yengeç zihniyetli kişilerden uzak durmanızdır. Çünkü yengeç anlayışlı kişiler var oldukları ortamda (bu siyasi bir ortam da olabilir) herkesin üstünde olmayı hedefler, başarılı kişilerin önemini sürekli azaltma eğilimindedirler. Hele hele merhamet, vefa duyguları onlarda adeta hiç yoktur.
Ve….. ASLA EMPATİ YAPMAZLAR.
*1 Mayıs İşçi ve Emek Bayramı Kutlu Olsun.
NOT: Bu köşede 5 Mayıs 2010 tarihinde kaleme aldığım “SAĞ-SOL-1 MAYIS…” başlıklı yazımı bir kez daha okumanızı öneririm… T.Ç.