VAR'lı ilk yarı - Ali Çiftçi
Süper ligde ilk yarı sona erdi. Takımlar ikinci yarıda amaçlarına ulaşabilmek için son şanslarını kullanacaklar.
Eksik veya yetersiz mevkilere, ekonomik güçlerinin izin verdiği ölçüde takviye yapacaklar. Eski sezonlara göre çok çok farklı bir ilk yarı izledik. En önemlisi, VAR sisteminin uygulanmasıydı. Bu sistem, futbola biraz adalet getirdi, fakat oyunu soğuttu. Zamanla bazı eksiklikler giderilerek, futbolda adaletin tam olarak uygulanmasını sağlayacağına inanıyorum. Bu sistemin uygulanmasındaki en can sıkıcı olan, gol olduktan sonra ekrandan tekrar tekrar izlenerek, golün iptal edilmesi. Evet, belki adalet sağlanıyor ama, çok gecikmeli..
Süper Lig’deki takımların son yıllarda, en önemli sorunu biliyorsunuz ekonomi. Bütün takımlar, özellikle üç büyükler finansal olarak kriz içindeler. UEFA` nın kulüplerimize bütçeleri konusunda ayar vermesi, belki de futbolumuza daha fazla renk getirecek. Özellikle, genç yeni isimlerin forma şansı bulması ve başarılı olması keyif veriyor. Türk Futbolunu yabancı oyuncular için cennet, yerliler için cehennem yapmaktan kurtarmamız lazım. Bu ekonomik kriz inanıyorum ki, hayırlı olacak.
İlk yarı, darmadağın bir lig yaşadık. Bu durum ikinci yarıda da devam edecek gibi. Takımların ne yapacağını kestirmek çok zor. Fenerbahçe`nin durumuna bakarsak, bunun ne kadar doğru olduğunu görürüz. Biraz istikrarlı sonuç alan takımlar ilk sıralara tırmanıyor, aksi olursa hemen düşme hattına giriyor. Başakşehir, Galatasaray ile oynadığı karşılaşmada biraz gücüne güvense, bekli de ligi ilk yarıda koparıp gidebilirdi. Bu maçta, lider beraberlik bize yeter anlayışıyla oynadı. Oysa alacağı bir galibiyet takipteki takımların ümitlerini hayli zayıflatabilirdi. Unutulmamalı ki, korkaklar asla zafer kazanamazlar.
Şampiyonluk için, Başakşehir`den sonra, en şanlı takım bence Galatasaray ve Kasımpaşa, Çünkü, en güçlü kadroya sahipler. Sarı-Kırmızılılar, devre arasında alacakları skorer bir santrafor la lideri oldukça zorlayabilirler. Beşiktaş gençlerle hedefe gitmeye çalışıyor. Siyah-Beyazlılar, ilk yarının son maçında, çok kötü oynadıkları müsabakada Kasımpaşa`ya Cüneyt Çakırın da akıl almaz iki hatasıyla farklı yenildiler.’ Düşenin dostu olmaz’ derler. Gerçekten de Cüneyt Çakır, Skor 2-1 Kasımpaşa`nın lehine devam ederken, Diogne`yi İkinci sarı karttan ihraç etmeliydi. Ayrıca, Beşiktaş`ın ceza alanında, aynı Diogne, genç Fatih`e açık bir faul yaptığı halde penaltı kazandı. Bu pozisyonu Cüneyt Çakır VAR`dan izlediği halde penaltı kararı akıllara durgunluk veren cinstendi ve düşündürücüydü. Beşiktaş`ın İkinci yarıda başarılı olabilmesi için çok iyi bir santrafor lazım. Sadece santrafor da yetmez. Quaresma, bundan sonra bu takıma faydalı olamayacak gibi. Aynı zamanda iyi bir stoper de şart gibi gözüküyor. Bu eksikleri giderirse ikinciliği zorlayabilir. Trabzonspor, ligimiz gibi darmadağın bir takım hüviyetinde. Çok çabuk demoralize olup, birden fırtınaya dönüşebiliyorlar. Bu nedenle ilk üçte yer alamaz. E.Y.Malatyaspor, ilk yarı harikulade sonuçlar aldı. Ancak, bu kadro ile yerini muhafaza edemez.
Bu sezon ligimizde heyecan düşme hattında daha fazla olacak. Fenerbahçe`nin de potaya girmesiyle, bir hayli çekişme yaşanacak. Sarı Lacivertlilerin işi zor. İstatistikler, İlk yarı son üçte olan takımlardan, ikisinin düştüğünü gösteriyor. Ateş hattına düşmeye gör derler. O gerginlik, o stres oyuncuların performansını olumsuz yönde etkiler. Bunları aşabilirse bu kadro ile Sarı Kanaryalar ligde tutunur. Bence, geçen sezon Süper lige çıkanlar düşecek. Erzurumspor, Rizespor ve Ankaragücü bu lige veda edecekler. Heyecanlı, seyri güzel bir lig izlemek istiyoruz. Hakemleri aldatmaya yönelik hareketler ve yerden kalkmayarak, vakit kazanmaya çalışmak, bu güzel heyecanın içine ediyor. Güzel futbol ahlakına ve kültürüne ulaşmak dileğiyle.........
