Varan 2; soruşturma terörü…
ÇOMÜ’ deki uygulamalar gösteriyor ki ; “eski tas; eski hamam” sözü zaman ilerledikçe, değerlendirme olarak en popüler tanımlama olacak gibi…
Rektörlük seçimleri zamanında ‘hepiniz oradaydınız, birlikteydiniz’ şeklinde ifade ettiğim, Laçiner, Acer rekabetinin ardından; ÇOMÜ’ deki demokratik, bilimsel eğitim konusunda, yaşanan sorunlar ve çözümü noktasında herhangi bir gelişmenin olmasını beklemenin son derece yanlış bir yaklaşım olacağını bir çok kez, yazılarımda dile getirdim.
Bu değerlendirmeleri şimdilik bir kenara bırakarak, fiili olarak gerçekleşmelerin neler olduğuna bakalım.
Önce, bir küflü ekmek skandalı yaşandı.
Yönetim bu sorunun üzerini örtmek için bin bir dereden su getirdi.
Önce, ‘yok böyle bir şey, iddialar asılsızdır’ dendi.
Öğrenciler basın karşısında açıklama yapıp, şikâyette bulununca gerçeğin üzerinin örtülmesi adına son derece komik bir manevra içersine girildi.
“Küf değil, boya” savunmasıyla olayın üzeri örtülmeye çalışılırken aslında kelimenin tam anlamıyla balta taşa vurulmuştu.
Öğrencilerine boyalı ekmek yedirmenin makul olduğunu savunacak kadar kontrolünü kaybeden ÇOMÜ yönetimi, Laçiner döneminden gelen gerçeklerin üzerinin örtülmesi pratiğinin birinci perdesini böyle kapattıktan sonra, Laçiner döneminin klasik uygulamalarından biri olan ‘soruşturma terörü’ ile ikinci perdeyi açtı.
Uluslararası bir konferansta düşüncelerini açıklayan bir öğretim üyesi için soruşturma açılması gündeme bomba gibi düştü.
Laçiner döneminde soruşturma baskısı altında kalan öğretim üyeleri yeni yönetimden böylesi soruşturmalar ile karşılaşmayacaklarını umut ederken; bu gelişme soğuk duş etkisi yaptı.
Bir üniversite için, konferansta düşüncelerini açıkladığı için öğretim üyesine soruşturma açılması kadar bilim dışı bir şey olamaz.
Bu şu anlama gelir; bilim insanları sakın konuşmayın , görüşlerinizi açıklamayın ,oturun oturduğunuz yerde!...
Bir konferansta herhangi bir konuda açıklanan görüşler için “ideolojiktir” diye soruşturma açmak bilim insanlarının ağzını kapamaktan başka bir anlama gelmez.
“İdeolojiktir” demek ne demektir?
Neye göre ideolojiktir?
Kime göre ideolojiktir?
Bu tavır; ‘benim gibi düşünmüyorsan, ideolojik davranıyorsun’ şeklindeki tekçi anlayışın sonucu olarak, düşünce özgürlüğünü ayaklar altına alan anti demokratik bir yaklaşımdır.
Böylesi bir uygulamanın yapıldığı yer üniversite olamaz.
Eski Rektör Laçiner’in kanal kanal dolaşıp AKP propagandası yaptığı günleri unutmadık.
Bakmayın siz şimdi, paralel AKP çatışması temelindeki gelişmelere bağlı olarak tukaka ilan edilmesine!
Hakkında soruşturma açılan öğretim üyesinin katılmış olduğu konferansın Çanakkale savaşlarının 100. dolayısıyla “Hekimler barış için bir araya geliyorlar” etkinliği olması da ayrıca manidardır.
Konferans, Çanakkale Tabip Odası ev sahipliğinde Türk Tabipleri Birliği, Avustralya Tabipler Birliği, Yeni Zelanda Tabipler Birliği katılımıyla, savaşa karşı barış temasıyla gerçekleştirilen bir etkinliktir.
Söz konusu barış olunca; yaftalama mekanizmaları hemen harekete geçmiş, “ideolojik” olarak etiketlenivermiştir.
ÇOMÜ’de yaşanılan bu olay göstermiştir ki; böylesine anti demokratik uygulamalar sürdürüldüğü sürece, yeni yönetim için kısa bir süre sonra “eski tas eski hamam” sözü durumu en iyi ifade edecek tanımlama olacaktır.
Yeni yönetim için; demokratik, özgürlükçü uygulamalar konusunda iyimser beklentiler içersine girmenin ilk uygulamalar itibarıyla gerçekçi olmadığı ortadadır.
Demokratik bilimsel üniversite mücadelesi için demokratik güçlerin mücadelelerini sürdürmeleri her zaman belirleyici olan
kriterdir.
Gelişmeleri takip etmeyi sürdürelim bakalım; daha neler neler göreceğiz…