TÜKENMİŞLİK SENDROMU

1805
Hangimiz zaman içerisinde alıp başımızı bizi kimsenin tanıyamayacağı ya da hiç insanın olmadığı doğayla baş başa kalabileceğimiz bir yere gitmek istemedi? Her gün aynı şeyleri yapmak, aynı saatte yatıp aynı saatte kalkmak, kısacası tekdüze bir hayat yaşamak üzerine bir de yaşanan ekonomik sorunlar ‘yeter artık ‘ dediğimiz zamanlar olmuyor mu?
Bireyin kendine ve işine inancını yitirmesi nedeniyle motivasyonun düşmesi ve işine odaklanamaması, yaşadığı stres nedeniyle bıkkınlık yaşaması ve bunların sonucunda da psikolojik sorunların başlamasına tükenmişlik sendromu denmektedir.
Sık baş ağrıları, bitkinlik hissi, özsaygı kaybı, işe gitmek istememe, sabırsızlık, huzursuzluk, iletişim anlamında sıkıntılar tükenmişlik sendromunun içinde yaşanılası durumlardır. Ertelenen işler, sebepli ya da sebepsiz işe gelmek istememe çabası, genel geçimsizlik hali gözlenebilen durumlardır.
Tükenmişlik sendromu genellikle dış etkenler nedeniyle yaşanır. Yeni bir işe çok büyük beklenti ve heyecanla başlayan birey, kontrolün kendisinde olmadığını ve beklentilerinin gerçekleşmediğini gördüğünde hayal kırıklığı yaşar. Zamanında otoritenin yöneticide olduğunu kabul edilmediğinde, beklenti düzeyinin ayarlamadığında tükenmişlik sendromunun temelleri atılmış olur.
Uzun mesai saatleri, profesyonel olmayan bir yönetim anlayışı, aşırı iş yükü, çalışanların inisiyatif alamaması, mükemmeliyetçi anlayış, hayır demekte zorlanan sorumluluk sahibi bireylerde baskı ve strese neden olur, tükenmişlik sendromu yaşayabilirler.
Bu durumlardan kurtulabilmek için neler yapılmalı?
Öncelikle tükenmişlik sendromunun sadece sizin başınıza gelmeyen, zaman içerisinde herkesin yaşayabileceği sorunlar olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Bu durumla ilgili kendimizi suçlamak, hatalı ve yeteneksiz kabul etmek maça 1-0 yenik başlamak demektir.
Sizi strese sokan durumları not edip, yerlerine ne gibi alternatifler üretebileceğinizi gözden geçirin. Yeni fikirlere açık olun, iş ortamında iş arkadaşlarınızla ilişkilerinizi gözden geçirin, iş arkadaşlarınızı olduğu gibi kabul edebiliyor musunuz yoksa önyargılı mısınız? Görev tanımınızdaki işleri programlayarak mı yapıyorsunuz? Günün 24 saat olduğunu kabul etmek çalışmanın gün boyu devam etmeyeceğini düşünmek stres düzeyini azaltacaktır. Önümüzdeki işin çok ağır olduğunu düşünmek ‘bu iş biter mi’ algısı oluşturmak sıkıntıyı daha da arttıracaktır. Unutmamak gerekiyor ki ‘bitmeyecek bir iş yoktur’ Tükenmişlik sendromundan kurtulabilmenin başka bir yolu da işten geriye kalan zamanları kendinize ve sosyal çevrenize ayırmaktır. Mümkün olduğunca eve iş getirmemek evin de bir işyerine dönüşmesini önleyecektir. Canınız sıkıldığında sizi dinleyebilecek bir arkadaşınıza içinizi dökmek sizi rahatlatacaktır. İş dışındaki sosyal hayatınızda nitelikli zaman geçirmek, hobiler edinmek, bir hobi gurubuyla çalışmalara katılmak hayatın sadece çalışmaktan ibaret olmadığını düşünmenizi sağlayacaktır. Eğer işyeri sahibiyseniz çalışanları dinlemekten, onlara inisiyatif vermekten çekinmeyin. Bu durum hem sizin yükünüzü azaltacak hem de çalışanların aidiyet duygularını arttıracaktır.
Tükenmişlik sendromu çözülmeyecek bir sorun değildir. Hayatınızda yapılacak ufak tefek değişiklerle bu durumdan kurtulup, üstesinden gelebilirsiniz. Eğer bu konuda kendinizde yeterli gücü bulamıyorsanız profesyonel destek almaktan çekinmeyin.
Hayatın size iyilikler getirmesi dileklerimle…