sermet@canakkaleolay.com
İlimizin gelişimi için tanıtım, önemli bir disiplin olup, bütün aktörlerin kabul ettikleri, fakat bir türlü gerektiği biçimde hayata geçirilemeyen bir konumdadır. İlimizin vizyon itibarıyla belirlenen değerlerinin, yaşamsal alanda pozitif değerlere dönüşmesi, bu anlamda yaşam kalitemizin ekonomik gelişime bağlı olarak alacağı yol, gelişim için temel alınması gerekli bir önceliktir. Bir turizm kenti olarak tanıtım olmazsa olmaz bir disiplindir. Üniversite kenti olarak yine aynı şekilde. Tarihi, kültürel, çevresel değerleri ile uyum içinde geliştirilecek ekonomik gelişimine katkı sağlamak için tanıtım önemli bir kriterdir. Böylesi önemli bir gereksinim için kent olarak saman alevi gibi, birden yanıp sönen bir performansımız dışında stratejik olarak belirlenmiş süreklik arz eden bir çaba ortaya koyamamaktayız.
Son zamanlarda Turizm sektörü başta olmak üzere sektörel bazda bazı çabalar görülse de yeterli olamamakta ve bu kadar önemli bir çalışmaya stratejik bir boyut kazandırılamamış durumdadır.
Yine son zamanlarda Kültür ve Turizm Müdürü olarak Şinasi Haznedar’ın bence, kişisel çabaları ile geliştirdikleri ve bu konuya ilişkin düşüncel sistematiğinin sonuçlarını önemsemek, yeni bir başlangıç için bir adım olabilir.
Haznedar’ın son katıldığı Moskova ve Japonya fuarları sonrasındaki görüşlerini tekrar bir okumanızda fayda var;
http://www.canakkaleolay.com/details.asp?id=62647 adresinden bu noktadaki görüşlerini incelediğinizde tanıtım gerekliliği konusunu daha net kavrayabileceksiniz.
Kent bir bütün olarak bu konuda bir eylem planı oluşturmalıdır.
Bu güne kadar bu alanda daha çok yerel yönetim tarafından yapılacak çalışmalar beklentisinden vazgeçilmelidir.
Çanakkale Belediyesi bu alanda gerekliliklerini yerine getirmekte, son zamanlarda bu konudaki niteliğini de geliştiren çabaları ile dikkat çekmektedir.
Şimdi başta sivil toplum kuruluşları olmak üzere, onların yönlendirmeleri ile özellik ile kalkınma ajansının imkanları ile birleştirilecek yeni bir plan ile başlangıç yapılmalı ve sürdürülebilir bir niteliğe dönüştürülmelidir.
Kim ne derse desin kalkınma ajansı Çanakkale tanıtımı noktasında faydalı işler yapamaz ise, onun kalkınmayla falan ilgisi kalmaz.
Süt fiyatları aynı kaldı.
Eylül ayında Biga’da yapılan yeni dönem süt ihalesinde süt fiyatları aynı kaldı.
Bu ihale yapıldığında Mehmet Özkurnaz KÖY-KOOP’ daki başkanlık görevinden istifa etmiş idi.
Daha evvel ki ihaleler de fiyattan memnun olmayanların hedef tahtası Özkurnaz olmuş idi.
Şimdi bakalım kim olacak?
Hala gerçekleri görmemek için, görülmesini engellemek için yeni bir açıklamaları olacaktır herhalde.
Süt fiyatlarındaki düşüklüğün, bu ülkedeki tarım politikalarının bir sonucu olarak sistemsel bir gerçek olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Şu anda uygulanan tarım politikalarına bağlı olarak hayvancılık ve tarım ile uğraşan üreticilerimiz ciddi sorunlar altındadır.
Bu sorunların çözümü sistemsel gerçeklerin ışığında siyasal iktidarların belirleyeceği politikalara göre şekillenir.
Daha evvel bir yazımda da ifade etmiştim.
Üreticilerin kendi örgütlenmeleri ile yapacakları tabiî ki bir takım alternatifler vardır.
Ama esas olan sistemin politikaları olup, üreticiler bunun değişimi için mücadele etmeli bir yandan da kendi örgütlülükleri kapsamında iyileştirici önlemleri hayata geçirmelidirler.
O zaman KÖY-KOOP organizasyonu için sanayicinin tek iradesinin dışına çıkabilmek, sütü değerlendirebilecekleri alternatif girişimler için önerilerde bulunmuş, taze süt satış istasyonları, yine peynir ve yoğurt üretim tesisleri, pastörize süt üretimi vasıtasıyla sanayicinin tekçiliğini kıracak girişimleri belitmiş idim.
Özetle süt fiyatlarının düşük olması ile ilgili olarak o zamanlar Özkurnaz’a kesilen fatura haksızlık olmuştur.
Kazdağları Araştırma Merkezi ile moral bulduk.
Kazdağlarında altın arama ve son bilgiler dahilinde üretim aşamasına gelen süreç ile Kazdağlarının ciddi bir risk altına girdiği bu dönemde ÇOMÜ bünyesinde kurulan ‘Kazdağları Araştırma Merkezi’ umut ışığımız oldu.
Bu merkezde görev alacak bilim insanlarına Çanakkaleliler olarak güvenimiz tam.
Onlar bilimsel gerçekliklerin arkasında olacaklar, Dünyanın önemli bir eko sistemi olan Kazdağlarımıza sahip çıkacaklardır.
Bu bilimsel destek ile güç bulacak olan bizler, Kazdağlarımızın talanına müsaade etmeyeceğiz.
Sermet ATADİNÇ
