Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Siz sadece öldürmeyi bilirsiniz!

Ezine ilçemizde bir barakada yaşamak zorunda kalan üstelik bakıma muhtaç bir kadın soğuktan donarak öldü. Hiçbir kimsenin, kurumun böylesi bir olayın meydana gelmesini önlemek adına çabasının olmaması, bir önlem alınmamış olması; içinde bulunduğumuz sistemin nasıl bir vicdansızlık hali içerisinde olduğunun göstergesidir. Hani devletimiz; yoksulun koruyucusu, kimsesizin sahibi, düşkünün yardımcısıydı. Laf üretmeye gelinceye bol keseden atanlar, bu utancı bakalım nasıl kaldıracaklar! Sakın ola bu kentte yaşayan yoksul ve dar gelirlerin karşısına geçip, atıp tutmayın! Barakada yaşamak zorunda bırakılıp, soğuklara rağmen kendisine gerekli yardım eli uzatılmadığı için ölen kadın gerçeğini bu kent halkı yaşadıktan sonra ağzınızla kuş tutsanız inandırıcı olamazsınız. Nerede hükümet, nerede devlet; siz yoksa sadece öldürmesini mi biliyorsunuz?

1252

 Bu duygular içinde Pazar günü dolaşırken siyasetçilerin nasıl bol keseden atıp tuttuklarını düşünürken akılıma ilk önce Milletvekili  Bülent Turan geldi.

Milletvekilinin her söylevinin samimiyetsizliği bugün bir bir ortaya çıkıyor.

Hangi birinden başlasam derken, Eceabat Belediye Başkanının istifası sonrası söyledikleri aslında çok çarpıcı gerçekleri ortaya koyuyordu.

Seçim döneminde, yandaş belediyelerine İstanbul Belediyesinin imkanlarını kullanarak yapmış olduğu araç bağışları ile başlayıp sonrasında diğer partilerin belediye başkanlarını da kendi hükümetleri döneminde ayırmayacakları noktasında yaptığı propagandaları düşündüm.

Buradan hareketle özellikle Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ı karalamak adına da malzeme üretiyor; Gelibolu Belediyse Başkanı ve Kepez Belediye Başkanı ile uyum içeresinde çalışacaklarını söylüyordu.

Bu sözlerin samimiyeti kısa sürdü.

Eceabat  Belediye Başkanı Adem Ejder istifa edince, gerekçesini hükümetten daha çok yardım almak için böyle bir tercihte bulunduğunu açıkladı.

Belediye Başkanlığı konusundaki deneyimi oldukça fazla olan Adem Ejder’in bu mesajının anlamı çok derindir.

Demek ki hükümetten yardım almak için birinci olarak yandaş olmak, yada hiç olmazsa AKP dışında bir siyasi kimliğe sahip olmamak bir kriter olarak geçerlidir.

Adem Ejder’in ilerleyen günlerdeki tavrı, bu konuyu daha net olarak ortaya çıkaracaktır.

Eğer Ejder AKP’ye geçerse bilin ki bu hükümet yandaş belediyelere hizmet politikasını tek geçerli politika haline getirmiş demektir.

Adem Ejder’in belediye başkanlığındaki tecrübesi bunu doğrulayacak olgunluktadır.

Yine Bülent Turan 1 Kasım seçimleri sonrasında grup başkan vekili seçildikten sonra Çanakkale’ye hizmet adına çok işler yapacağı propagandasını pompalamaya başlayarak  “ Bu akşam ilk MYK toplantımıza katıldık. Kültür ve Turizm Bakanımızın Çanakkale’mize selamı ve Bayramiç’e müjdesi var. İlk adım olarak Mehmet Akif Ersoy`un yaşadığı evin restorasyonu için 380 bin TL gönderiliyor. Hayırlı olsun’’ şeklinde bir açıklamada bulunmuştu.

Peki sonra ne oldu; Mehmet Akif Ersoy’un yaşadığı evin onarımı işine İÇDAŞ firması sponsor oldu.

İÇDAŞ firmasının hükümetlerin zorda olduğu durumlarda can simidi gibi yetişmesi bilinen bir gerçektir.

Bülent Turan’ın verdiği sözün havada kalmaması böylece bir şekilde organize edilmiştir.

“Vatandaşa hizmet” gibi lafları ağzından düşürmeyen Milletvekili Bülent Turan, Ezine’de yoksul hasta bir kadın soğuktan öldü, haberin var mı?

Bir şey söylemeyecek misin?

Ey halkım nasıl bir ülke haline geldik; Türkiye’nin batısında soğuktan ölen yoksul kadınlar, doğusunda top mermisiyle evinde kahvaltı ederken katledilen kadınlar …

Sizlerde hala suskun mu kalacaksınız?