Saygı ile anıyorum...
Aramızdan ayrılışının birinci yılında bir çok insanın gönlünde taht kurmuş Muzaffer Erkek Abimizi andık.
Öyle bazı zamanlar vardır ki; o anlar bir çok gerçek ile tekrar yüzleşmenize aracı olurlar.
Erkek Muzaffer Abimizin 1. Ölüm yıldönümünde de böylesi duygular içersindeydim.
Zaman kadar bazı değerlerin de hızla değersizleştiği bir yıldı geride kalan.
Değerlerin öyle yozlaştığı bir süreci yaşıyoruz ki; değerleri ile her zaman örnek olmuş Erkek Muzaffer gibi kaybettiklerimizi hatırladıkça, değerleri ile var olmanın önemini çok daha iyi anlayabiliyoruz.
Aramızdan ayrılışının hemen ardından onun için şu satırları yazmış idim:
“Erkek Muzaffer, sevecenliği, dostluğu, fedakarlığı, mütevazi yapısı ile her alanda herkes ile olumlu ilişkiler geliştirerek adeta herkesin arkadaşı konumunda yaşamını sürdürmüş ender insanlardan biridir. Bir dönem Muzaffer Abi ile birlikte çalıştığımız günlerde onu daha yakından tanıma imkanına sahip olmuş idim. Benim olduğu kadar herkesin arkadaşı, bir o kadar abisi, hatta babası konumunda olan yapısı ile zengin bir kişiliktir Muzaffer Erkek” (30/09/2010 Olay Gazetesi)
Aramızdan ayrılışından bir yıl sonra şunları ilave etmek istiyorum.
Yaşadığım deneyimler sonrasında onun güçlü kişiliğindeki bazı nitelikleri daha iyi anlayabiliyorum.
Erkek Muzaffer için tüm değerler kendi gerçeklikleri içinde anlamlıydı.
Adam gibi sever, adam gibi sayar, adam gibi sorumluluklarını yerine getirirdi.
Onun değer kavramı içinde ‘karşılık’ gibi bir beklenti hiç olmadı.
İşte aradan geçen bir yıl içersinde, onun nezdinde karşılıksız değerler yaratma noktasındaki aşınmayı şimdi daha iyi anlayabiliyorum.
Tüm temennim; bundan sonraki yıllarda onun örnek olmuş yönlerini yaşadığımız ilişkilerde bir bir kaybetmemek.
Muzaffer Erkek değerleri ile aramızda yaşadıkça çok az da kalsak, yine dimdik ayakta olacağız.
Erkek Muzaffer’in yaşamda hep umut ile ileriye baktığı gerçeğinden hareket ile tüm olumsuzluklara rağmen, güzellikler yine kazanacak.
Bir daha yazmam…
Geçenlerde “Teşekkürler Çanakkale”başlığı ile yazmış olduğumuz bir haberde ayrıştırarak çöp toplama yöntemi ile 2010 yılı içersinde 2554 ton ayrıştırılmış çöp toplanması sonrasında çevremize yapmış olduğumuz katkılardan söz etmiş idik.
Motive etmemiz, ön plana çıkarmamız gerekli olan tabiî ki olayın bu yanıdır.
Son zamanlarda ayrıştırılmış atıkların konutlardan toplanması işinde önemli aksamaların yaşandığını gözlüyorum.
Bu birim bu noktada aksamaya başlar ise bu performans da ciddi olarak zarar alır.
Bu aksaklık vatandaşında bu konudaki disiplini olumsuz etkilemektedir.
Bu konuyu bir çok kez dile getirmeme rağmen bir gelişme ne yazık ki sağlanamamıştır.
Ayrıştırılmış çöplerin konutlardan toplanması bildirilen zamanlarda yapılmamaktadır.
Bir daha bu konuyu yazılarımda dile getirme niyetim yok.
Uygulamanın aynı şekilde sürmesi durumunda ‘ilgili birim bu işi yapamamaktadır’ tespiti benim kriterlerim kapsamında gerçeklik kazanmış olacaktır.