PANDEMİDE EĞİTİM NE OLACAK?
Koronavirüs pandemisinde tüm çocuklar evde. Peki, dijitalde eğitim ne durumda? Türkiye dijital eğitime uyum sağlayabiliyor mu? Ev dışında çalışmak zorunda olan aileler bu durumu nasıl yönetiyor? Tüm çocukların evinde akıllı telefon, tablet, bilgisayar var mı? Ders süreleri eğitim için yeterli mi? Tüm bu sorular hala herkese göre farklı cevaplanıyor. Pandemi başladığından beri, zorunlu olarak online eğitim ve sınavlar yapılmaya başlandı. Tüm bunlar sağlık adına önem arz etse de, ülkemizde bazı kesimlerin pandemi döneminde çağdaş ülkelerin olmazsa olmaz haklarından olan eğitime erişemediğine bu süreçte şahit olduk. Okula geldiğinde okul ortamında can suyunu bulan öğrenciler vardı. Evden uzaklaşmasının, öğretmenini görmesinin, arkadaşlarıyla sohbet etmesinin ona nefes olduğu öğrenciler vardı.
Bu süreçte fırsatlara erişimin ülkemizde eşit olmadığını UNUTTUKKKK. Devletin ekonomimiz elden gidiyor söylemlerine kapılıp can çekişen eğitim mağduru gençlerimizi, çocuklarımızı UNUTTUKKKK. Bir toplumda eğitim yoksa TAM BAĞIMSIZLIĞIN da mümkün olmadığını UNUTTUKK. Ohhh miss gençler evde online eğitimde!!! Online eğitime erişemeyen kesimlerin olduğunu UNUTTUKKKK, GÖRMEDİKK!!!
Ülkemizde hala eğitim hakkı konusunda herkes eşit imkanlara sahip değil. Eğitim konusunda şanslı olabilmeniz için ya çok çalışkan olmalısınız ya da aileniz çok bilinçli olmalı. Niye bu böyle, biz sosyal devlet değil miyiz? Devletin uygun politikalar, bu konuda projeler geliştirmesi gerekmiyor mu? 1961 Anayasası`ndan beri Türkiye kendisini refah devleti olarak tanımlasa hatta devlet bütçesinin üçte birinden fazlası sosyal harcamalara ayrılsa bile Türkiye genel anlamda refah devleti olarak tanımlanamamakta.
Normal şartlarda dahi eşitsizliğin hüküm sürdüğü eğitimde pandemi döneminde uçurumun iyice arttığını görüyoruz. Zaten devlet okullarının gün geçtikçe içinin boşaltılması, ders kitaplarının kağıttan ibaret olması bildiğimiz konulardan. Bu dönemde ise evi okula dönüştürebilenler bir sıfır önde. Peki ya diğerleri?
Köyde, ilçede yaşayanlar ya da evde kardeşine bakması gereken çocuklar için bu eşitliği nasıl sağlayacağız? Üzülerek söylüyorum SAĞLAYAMIYORUZ!!! Bu dönemde evde kardeşine bakmak, ev işlerinde ailesine yardımcı olmak zorunda olan çocuklar, gençler pandemiden en çok etkilenenler arasında.
Birleşmiş Milletler (UN) Eğitim Ajansı tarafından nisan ayında yayımlanan `Covid-19 Yayılırken Dijital Öğrenmede Ürkütücü Ayrışmalar Oluşuyor` başlıklı raporda, dünyadaki yaklaşık 830 milyon öğrencinin okul dışında kullanabildiği bir bilgisayara sahip olmadığı, bu öğrencilerin yüzde 40`ından fazlasının ise erişebildiği bir internet bağlantısının bulunmadığı ifade ediliyor. Ayrıca bilimsel araştırmalar bu dönemde olumsuzluklardan en fazla etkilenenlerin düşük sosyoekonomik düzeyde olan gruplar olduğunu gösteriyor.
Bu durum ülkemizle de sınırlı değil. Save the Children yardım örgütü, koronavirüs pandemisi nedeniyle eğitimde daha önce görülmemiş bir acil durumla karşı karşıya olunduğunu, 10 milyon çocuğun eğitim hayatlarına geri dönememe riskinin bulunduğunu açıkladı. İngiliz yardım örgütünün raporunda ``İnsanlık tarihinde ilk defa bir çocuk neslinin tamamının eğitimi küresel çapta kesintiye uğradı`` denildi. Örgütün raporuna göre, eğitimde geri kalma tehlikesi en fazla Afrika ülkeleri için mevcut.
Pandemi sürecinde hayatta kalma odaklı yaklaşımımızla devamlı sağlık sektörünü haberlerde gördük ve eğitimde neler olup bittiğini hiç sorgulamadık. Bu süreçte fırsat eşitsizliği giderek arttı. Adeta toplumun çocukları kendi haline terk edildi. Ve herkes kendi başının çaresine bakmak zorunda olduğuyla yüzleşti. Tablet, bilgisayar almak adına bütçe ayarlaması yapan aileler mi istersin internet bağlantısına erişebilmek adına koşuşturan aileler mi? Hepsini gördük. İşte bunların hiç birine sahip olamayanları ise GÖREMEMEYE DEVAM EDİYORUZ. Dünya`daki her insanın eşit, özgür eğitime erişebilmesi dileğiyle....
