turgutcamer@hotmail.com
Değerli okurlarım bildiğiniz gibi 3 Kasım 2002`de yapılan 22. Dönem Milletvekili Genel seçimlerinde; Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) %34.3 oyla 363 milletvekili kazanmıştı. Seçimlere katılım oranı ise %79.1 idi. Seçimlerden tam yirmi beş gün sonra 28 Kasım 2002`de Cumhuriyet Yazarı İlhan Selçuk "Pencere" sinde yukarıdaki başlıkla neler kaleme almış, 19 yıl sonra bir kez daha okumakta yarar var düşüncesiyle aynen paylaşıyorum.
***
"Şu kavanoz dipli dünyada Müslümanların Hıristiyanlara göre acınacak bir yoksulluk topoğrafyası oluşturdukları açık seçik bir gerçek değil mi!..
Müslüman yoksul..
Müslüman geri..
Müslüman üretmiyor..
Müslüman sanayisiz..
Müslüman bilimsiz..
Müslüman bağnaz..
Kimi Müslüman ülke petrol denizi üstünde yüzüyor, ama iflah olamıyor...
Neden?
*
Müslüman toplumların 1400 yıl öncesine şartlanmış yürekler acısı yaşamı var; işte Afganistan, İran, Suudi Arabistan, Pakistan, Nijerya, Sudan!..
Say say bitiremezsin..
Neden böyle?..
Hıristiyanlar niçin Müslümanın tepesine çıkmış, neden İslam dünyasını çekip çeviriyorlar?..
Zavallı Tayyip!..
İslamcı değil mi?..
Dili bir karış, Hıristiyan başkentlerini dolaşıp durmaktan tabanı yandı, canı çıktı...
Partisindeki İslamcılar Türkiye`de türban kavgası yaparak şov namazı kılacaklar; Türk halkını din diyanet marifetiyle aldatmaya çabalayacaklar; bizimki Hıristiyan ellerinde iktidar eşiklerine yüz sürüp Hazreti İsa`nın çocuklarından medet umacak ya da takıyye yaparak dünya alemi aldatmaya çalışacak...
Bu ne zavallılık?..
*
Peki, yaşadığımız yerkürede Hıristiyan dünyası neden zengin ve dünyaya egemen...
İslam neden zavallı?..
Çok açık ve seçik:
Müslümanın aklı fikri bağnazlığın prangasına vurulmuş; tesettüre zincirlenmiş...
Aydınlanma`yı yaşayamamış Müslüman...
Hıristiyan ise dinsel bağnazlıktan yüzyıllar önce kurtulmuş; aklın ve bilimin `aydınlanma`sı Hazreti İsa`nın öğretisine egemen olmuş...
O gün bu gün akıl ve bilim yolunu seçen Batı, Müslümanların canına okumuş...
Bu gün Türkiye`de yaşananlara bakın!.. Siyasal iktidara geçen bağnaz, karısını devlet törenine başını bağlı götürecek de Türkiye`de üretim mi artacak?.. Hükümetin bakanı Hilton Oteli`nde namaz şovu yapacak da işsiz iş, yoksul aş mı bulacak?..
İslam devletleri dünyanın neresinde kalkınmış ki Türkiye`de Müslümanlığın siyasileşmesi ülkemizi abat edebilsin?..
Hıristiyan Hıristiyanlıktan bağımsızlaşarak özgürleşip zenginleşmiş; Müslüman Müslümanlığın mürtecisine bağımlılaşarak köleleşmiş ve yoksullaşmış...
Tarihin söylediği bu!..
Günümüzün gerçeği bu!..
*
Türkiye bir `Ulusal Kurtuluş Savaşı`yla Hıristiyan`a başkaldırmış, laik Cumhuriyet devrimiyle akıl ve bilim yoluna girmişti...
Yolundan saptırıldı.
Amerika, dünya Müslümanlarını komünizme karşı kullanmak için `Yeşil Kuşak` siyasetiyle irticayı İslam coğrafyasında yarım yüzyıl körükledi.
Bu gün durum acıklıdır, Müslüman ne yapacağını bilmiyor; kör karanlıkta çırpınırken Hıristiyana karşı teröre başvurmaktan gayrı bir çare bulamıyor.
Türkiye Müslüman dünyasındaki bu şaşkınlıkta aklını ve yordamını şaşırdı...
Yazık bizlere!..
* İlhan Selçuk`un yukarıdaki köşe yazısını okuduktan sonra; ona müneccim mi, yoksa `sen ne zaman öleceğini de bilirsin mi` demek gerekiyormuş. Onu, 21 Haziran 2010`da yitirdik. Işıklar içinde uyusun... T.Ç.
DİP NOT: Sevgili okurlarım, benim Twitter veya Facebook hesabım yok, kullanmıyorum. Sanal dünyada yalnızca turgutcamer@hotmail.com adresindeyim...