Maymun lirası

Maymunların alışverişle ilgili stratejileri insanın paraya karşı tutumunu açıklamada nasıl yardımcı olabilir?

6320

 

 
Porto Riko yakınlarındaki bir adada maymunlarla ilginç bir deney yapıldı. Bu deneyin sonuçları davranışsal ekonomi, risk psikolojisi gibi konularda daha fazla bilgi edinmemize yardımcı olabilir.
Deneyde altı Kapuçin maymunu kullanıldı.
Araştırmacılar, maymunları eğitip para benzeri metal jetonlar karşılığında yiyecek almayı öğretmişti. Kurulan tezgahlarda farklı yiyecekler farklı fiyatlardan satılıyordu.
Yale Üniversitesi`nde bilişsel araştırma ve psikoloji profesörü Laurie Santos deneyi yapanlardan ve maymunlara yiyecek satanlardan biriydi.
"Bu satışlarda maymunların yiyecek fiyatı gibi etkenleri gözetip gözetmediğini, paralarından maksimum yararı sağlamaya çalışıp çalışmadıklarını anlamaya çalıştık," diyor Santos.
"Şaşırtıcı olan şu ki az bir eğitimle maymunlar kendilerine daha ucuza yemek satanlardan alışveriş yapmayı öğrenmişti. Yani bir jetona daha fazla yemek alabiliyorlarsa o kişinin tezgâhına daha fazla yöneliyorlardı."
Maymunlar ayrıca fırsatçılık gibi insan özelliklerine yakın başka özellikler de sergiliyordu. Araştırmacıların dikkat etmediği anlarda, ortada duran jetonları kapmaya çalıştıkları oluyordu. Bu davranıştan maymunların jetonları değerli gördüğü anlaşılıyordu.
Ama insanlar açısından en ilginç sonuç, maymunların risk karşısındaki tutumuyla ilgiliydi.
Araştırmacılar deneye tercih unsurunu eklediler. Alışveriş yapabilecekleri iki kişi vardı. Biri her defasında jeton karşılığında maymunlara iki üzüm tanesi veriyordu. Bu güvenli bir tercihti.
Diğeri ise dönüşümlü olarak bir tane ve üç tane üzüm veriyordu. Burada daha fazla risk söz konusuydu.
İnsan davranışı açısından bunu şöyle düşünebiliriz: Garanti gelir olarak 2000 doları mı yoksa yüzde 50 riskle 1000 dolar veya 3000 doları mı tercih edersiniz?
Çoğu insan garanti olan 2000 doları tercih ediyor. Maymunların tercihi de bu yönde olmuştu.
Ancak deneyde maymunlara farklı bir başlama noktası ile aynı seçenekler sunulduğunda ilginç bir durum ortaya çıktı.
"Maymunlar geldiğinde iki satıcıyı da ellerinde üç tane üzümle görüyor. Bir tanesi her defasında üç üzüm tutup maymunlardan jetonu alırken üzümlerden sadece ikisini uzatıyor," diyor Santos.
Yani her defasında bir üzümü kaybedeceğini bilerek bunu yapıyor. "Diğer satıcı ise daha riskli. Bazen maymunlara üzümlerin üçünü birden veriyor, bazense ikisini alıp sadece birini uzatıyor."
İnsanla ilgili örneğe dönecek olursak, 3000 dolar var elinizde ve iki seçeneğe sahipsiniz. Ya 1000 doları garanti kaybedecek ve size sadece 2000 dolar kalacak ya da riske girip bazen hiç kaybetmemeyi bazense 2000 dolar kaybetmeyi göze alacaksınız. Ne yapardınız?
Çoğu insan riskli seçeneği uygular. Maymunların da aynı tercihi yaptığı görüldü. Eldekini kaybetmek öyle acı geliyor ki hiçbir şey kaybetmeme olasılığı uğruna daha büyük bir kayıp göze alınabiliyor.
Borsalar çöküp hisse senetleri düştüğünde veya konut fiyatları indiğinde insanların daha temkinli davranması beklenir. Oysa bu durumda daha fazla riske girildiği görülüyor. Değer kaybeden hisse senedi elden çıkarılmayıp fiyatlar yeniden yükselişe geçebilir beklentisiyle elde tutuluyor.
Zira insanlar başlangıçta elinde olanın bir kısmını kaybedip zarar etme düşüncesine katlanamıyor. Buna zarardan kaçınma adı veriliyor.
Peki insandaki zarardan kaçınma güdüsü konusunda bir şey yapılabilir mi?
Profesör Santos, insanı yıkıcı içgüdülerinin tersi davranışlara yönlendirmenin bazen gerekli olduğunu söylüyor.
"Çoğu insan para biriktirmek ister, ama kazandığınız paranın bir kısmını tasarruf hesabına aktarmak insana kayıp gibi gelebilir." Bu durum gözetilerek tasarruf kesintisini baştan yapan programlar hazırlanıyor.
Ekonomist Richard Thaler ile Shlomo Benartzi`nin geliştirdiği Save More Tomorrow (Yarın İçin Daha Fazla Tasarruf) programı ise çalışanları emeklilikleri için daha fazla bara biriktirmeye yöneltmeyi hedefliyor.
İşçiler çok önceden programa yazılıyor, böylece kesintileri hemen hissetmiyorlar. Ücretten yapılan emeklilik kesintisi ücret artışı ile başlatılıyor. Her ücret artışında ödenen prim miktarı artırılıyor, ta ki önceden belirlenen tavana ulaşıncaya dek. İsteyen programdan çıkabiliyor. Ama insanlar genellikle bir şey yapmak için harekete geçmektense hiçbir şey yapmadan mevcut durumu korumayı tercih ettiği için buna pek başvuran olmuyor.
İnsanların para ile ilgili kararları çoğu zaman mantık dışı olabiliyor. Bu ise fiyatlarda suni şişmeye, hatta piyasaların çökmesine katkıda bulunabiliyor.
Profesör Santos`un maymunlarla yaptığı deneyler aslında bir yönüyle insan doğasında silinmesi güç tuhaflıklar olduğunu gösteriyor.
Kaynak:bbc dergi