havadurum
Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Maske düşecek!

1011
Akfa konusu gündemdeki yerini koruyor, bazı kesimler özel olarak bu işin üzerini örtbas etmek isteseler de, konunun vatandaş açısından hassasiyeti varlığını sürdürdükçe üzerinde daha çok konuşulacak.
Son meclis oturumunda bu konuda yapılan itirazların AKP grubunun oy kullanmaması nedeniyle ret edilmesinden sonra şimdi gündemde yeni bir gelişme var.
Belediyeler Kanunun 23. Maddesi gereği belediye başkanı kararı yeniden meclise getirerek meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun onayı ile kesinleştirilmesini talep edecek.
Başkanın bu girişimi karşısında AKP grubunun proje için verdikleri destek, bu sefer bir takım gerekçelerin arkasına sığınılarak gizlenemeyecek kadar açık ve net olarak ortaya çıkacak.
Başkan Gökhan’ın bu hafta içersinde Belediyeler Kanunu 23. Madde de belirtilen meclis kararlarının kesinleşmesi hükmündeki kriterleri programa alıp gereğinin yapılması için harekete geçmesi beklenmektedir.
Şimdiye kadar rant projesinin hayata geçmesi için açık ve gizli destek verenlerin bu gelişme karşısında alacakları tavır merak edilirken diğer yandan da hiçbir şeyin gizli kalmayacağı bir sonu yaşacağız.
AKP grubunun önce çekimser kalarak, sonra da oylamaya katılmayarak bu projeye sağladığı destek sürecinde sona gelindi.
Sürekli bir şeylerin arkasına gizlenerek kendi sorumluluklarını örtbas etme çabasında olanların gelinen noktada kaçacakları bir alan kalmadı.
Onaycıların, meclis üye tam sayısının çoğunluğunu sağlayarak kararın kesinleşmesini sağlamaktan başka bir alternatifleri kalmadı.
Yine bir yolunu bulup açıkça bu irade beyanından kaçsalar da,  projenin destekçisi rolleri bu gelişme sonrasında gizlenemeyecek bir noktaya gelmiştir.
Gerçekler karşısında her türlü demagojiyi kendilerine rehber alanlar içersine düştükleri komikliğin farkına ne yazık ki varamıyorlar.
Halkın nezdinde 1000 odalı (AK)sarayın yarattığı izlenim ortada iken, yok 1000 odalı değil 1150 odalı diyerek; eleştirilerde bulunanları sözde bilmiyorlar algısıyla göğüslemeye çalışmak kelimenin tam anlamıyla çaresizliğin cahil versiyonudur.
1000 odalı saray eleştirileri karşında yapılan eleştirilerin aslında yanlış bilgiler ile sürdürüldüğünü anlatmak adına sığınılan bu liman bu gemiyi korumaz.
Avşar kızının da çabaları da; halkımız yoksulluk içersinde onca sorun ile uğraşırken mütevazilik adına yapmış olduğu çarpıtma padişahlık özlemi içersinde olanları aklayamayacaktır.
Manipülasyon gerçeklere karşı sürekli uygulanan bir yöntem olmuştur.
Kentimizde de bazı çevreler manipülasyon çabalarını son derece bayağı bir şeklide sürdürmeye çalışarak sözüm ona siyasal zeminde kendilerine avantaj sağlamaya çalışmaktadırlar.
Geçen hafta; kimliği belirsiz, insanlıktan nasibini almamış bazı vicdansızların Esenler Mahalle’sindeki sokak hayvanlarını zehirlemesi olayını yaşadık.
Bu iğrenççe işi yapanların tespit edilmesi ve cezalandırılması konusunda atılacak adım böylesi girişimlerde bulunacakların önünü alacaktır.
Yetkilerin bu konuda harekete geçmeleri gerekmektedir.
Böylesi olayların önünün alınması için bu konuda atılacak adımlar önemlidir.
Doğal olarak hayvan severler bu olaya karşı tepkilerini koymuşlardır, kaldı ki bu bir yaşam hakkını savunmak adına insanlık görevidir.
Fakat bazı aklı evveller durumdan vazife çıkarak Çanakkale Belediyesini sorumlu göstermek için bazı tertipler içersine girseler de; hayvan severlerin tepkilerine ortak olan onlarla birlikte bu vahşete kınayarak yanlarında olduklarını deklere eden başta Başkan Gökhan olmak üzere belediye personeli yaratılmak istenen algıyı bertaraf etmişlerdir.
Kentte bazı kesimlerin adeta ‘ayağa takılıp düşse sorumlusu Çanakkale Belediyesi’ şeklinde var olan mantıksız, içeriksiz, gerçeklerden uzak karalamalarla bir manipülasyon çabası içersinde olduklarına tanıklık etmekteyiz.
Son olarak iskele meydanında ihale ile verilen aylık kirası 3500TL olan 2 metrekarelik bir kahve satış noktası için  son günlerin gündemi olan Akfa projesi kıyaslanarak eleştiriler yapılmakta , bununla da yetinilmeyip çevre politikaları konusunda emsal gösterilerek sürdürülen bazı demagojik yaklaşımlara tanıklık ediyoruz.
Böylesi bir örneklemeye konu olan bu nokta ayrıca ‘peşkeş çekildi’ gibi çeşitli spekülasyonlara konu edilmektedir.
Bu küçük nokta bu kadar yoğun spekülasyonlara neden oluyorsa ortada bir başka gerçek var  demektir.
Çanakkale Belediyesi ancak böylesine örnekler üzerinden eleştiriliyorsa o zaman Çanakkale Belediyesi doğru yolda demektir.
Yine de böylesi bir uygulama ile bu spekülasyonların yapılmasına zemin hazırlanması doğru olmamıştır.
Fonkiyonel olarak kente katacak bir fayda taşımaması, ayrıca böylesi bir gelirinde Çanakkale Belediyesi açısından kayda değer olmaması gibi nedenleri düşündüğümüz de böylesi uygulamaların yaratacağı sonuçların faydasından çok zararının olacağını unutmamak gerekir.