MAĞDURLARI OYNAMAK (!) ZORUNDA MISINIZ?

Değerli okurlarım Avrupa'ya vizesiz gidecektik, ama Türkiye'yi temsil eden Bakanları bile sokmadılar Avrupa'ya…

*Mağdurları oynayanların hamaset naraları; “Eyyy Almanya!”, “Eyyy Hollanda!”, “Gelirsem Oraya!”… “Bizi Kıskanıyorlar!”, vb. Nutuklar!”

***

            Üzülerek ifade ediyorum ki ülkemiz hiçbir dönem böyle dışlanma yaşamamıştı. Maalesef hiç itibarımız, saygınlığımız kalmadı.

            Pekiyi neden böyle oldu?

            Çuvaldızı başkalarına batırırken, iğnenin ucunu kendinize batırmadığınız için!..

            Nasıl mı?

            Cumhuriyet’in kazanımları ile savaşırsanız, ‘Dini’ siyasete alet ederseniz, İslam referanslı terör örgütlerini görmezden gelir, siyasi ayaklarını yok sayarsanız, Avrupa’ya koz vermekten, aşağılanmaktan, itilip kakılmaktan başka bir mertebeye layık görülmezsiniz…

            *Küfrettiğiniz batıdan daha üstün standart karakter ve değere sahip Atatürk’ümüz var, ama ona layık olmak yerine batı tarafından her fırsatta aşağılanmak ne hazin değil mi?

            Atatürk’le bitmeyen hesaplaşma arzularınızı dizginlemeyip, mağduriyetleri oynayıp(!) hamaset nutukları atarsanız ülkemizi dibi görünmeyen çukura düşürmekten asla kurtaramazsınız!

            *(Hollanda Türkiye’de en büyük yabacı yatırımcı ülke, Almanya ise en büyük ticaret ortağı olduğumuz ülke…)

            - Hollanda, ‘seçimlerimizden sonra gelin’ demiş ama öyle anlaşılıyor ki Başbakan Binali Bey’in haberi olmadan; mütedeyyin-muhafazakar Türk seçmenin 3-5 oyunu almak uğruna oraya tesettür giysili kadın Bakanımızı birileri göndermiş!

            Ne diyor Avrupalı; “Erdoğan hükümeti kimseye insan hakları ve demokrasi dersi verecek konumda değil”

            Hiç kuşku yok ki bir Türk Bakanın Hollanda’da muhatap olduğu muamele her Türk gibi hepimizi üzmüş, onurumuzu, gururumuzu incitmiştir.

            Pekiyi Türkiye’de “HAYIR” diyenlere yapılanları nereye sığdıracağız.. Yapılanlar demokrasi ve insan haklarına uygundur mu diyeceğiz(!)

            Sonuç ortada… Ne olur! Attığınız her adımın bir gün sonrasını görün artık!..

            *9 yıl önce çıkardığınız Seçimlerin Temel Hükümleri hakkındaki yasada “Yurtdışında ve yurtdışı temsilciliklerde seçim propagandası yapılamaz” hükmü yer alıyor.

            Soru 1 - Niçin çıkardığın yasaya uymuyorsun.. Öncelikle senin uyman gerekmez mi?

            Soru 2 – Mağdurları oynamak (!) zorunda mısın?

            İşte bu çıkarcı ilkesiz politikanız yüzünden Almanya ile Hollanda da İslam ve Türk karşıtı parti liderlerinin ekmeğine yağ sürdünüz… “Evet” uğruna Türkiye’yi ne hale getirdiğinizin farkında mısınız? Eyyy bizi yönetenler!..

***

            (Sayın Cumhurbaşkanı 18 Mart Şehitleri Anma gününde Çanakkale Stadyumunda yapılan resmi devlet töreninde bile siyasi şovdan kaçınmadı!.. Avrupa’ya ve içeriye ayrıştırıcı, inciltici dil kullanmaktan vazgeçmeyerek ‘Çanakkale Ruhuna’ aykırı hareket ettiğinin farkına varamamıştır!)

            “Çanakkale Ruhu ayrımcı değil, birleştirici bütünleştiricidir.”

            Çanakkale Savaşları tarihte centilmenler savaşı olarak anılır. Atatürk’ümüzün Anzac askerleri için söylediği sözler tüm dünyaya haykırılmış en anlamlı barış mesajıdır.

            * (Ne yazık ki geçen yıl olduğu gibi AKP’nin otobüslerle Çanakkale’ye getirdiği kandırılmış biat kültürlü partilileri tarafından Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın protesto ettirilmesi, konuşması başlar başlamaz TRT ve diğer yalaka kanalların canlı yayınlarını kesmeleri neyle açıklanabilir?)

            * (Bir Çanakkaleli vatandaş olarak TRT’ye hakkımı helal etmiyor, belediye başkanının kürsüde konuşurken protesto edilmesine seyirci kalan devlet protokolünü de ‘yazıklar olsun’ diyerek kınıyorum…)

                                                                       ***

            Sevgili Çanakkale OLAY okurları, Avrupa’da yıllardır ortak değerlerimizi kullanarak  yaşayan gurbetçilerimizin nasıl bir ortama sokulduğunu bizi yönetenler hiç düşünmez mi? Hamasi nutuklarının sonuçlarını görmezler mi?.. 3-5 oy için gurbetteki vatandaşlarımızın ötekileştirilmesine, dışlanmasına, düşmanlaştırılmasına değer mi?

            * Bir de “bizi kıskanıyorlar!” demezler mi(!)

            - Düşünsene, Almansın, Allah korusun…

            - İki tane Dünya Savaşı atlatmışsın, her şeyi yeniden inşa etmişsin.

            - Dünya Kupası kazanmış mükemmel futbol takımın var.

- Ünlü markaların arasında Mercedes, Audi, BMW, Porsche, Volkswagen, Siemens, Bayer, Zeiss, Adidas, Puma, Hugo Boss, Nivea, Braun var.

            - Tasarım ve Mühendisliğin dibine vurmuşsun.

            - Geçmişinde Bach, Beethoven, Brahms, Handel, Wagner, Strauss ve Schumann gibi sanatçılar var.

            - 18, 19 ve 20. Yüzyılların fizikçilerinin yüzde 80’den fazlası senin ülkenden çıkmış.

            * Ama elinde değil TÜRKİYE’Yİ KISKANIYORSUN! 

SON SÖZ: Eyyy bizi yönetenler kendinizi akıllı, alemi-kör-sersem-aptal yerine koymaktan ne zaman vazgeçeceksiniz!.. T.Ç