Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Kötü sınavlar… 26.04.2010

1992

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle geleceğin büyükleri, çeşitli mevkilerde temsili görev yaparak bazı mesajlar verdiler. Bu klasikleşmiş tören ile çocuklarımıza ne kadar önem verdiğimiz havası yayılmaya çalışılsa da, bu bir sanal durumdur. Çünkü gerçek; çocuklarımızı bekleyen belirsizlilik ve güvencesizliktir. 

Bu arada, promterlere (elektronik yazı ekranı) bakmadan konuştukça potlar kıran Başbakanımızın,  makamına oturan çocuğumuza telkinleri, soğuk duş etkisi yarattı.

“İster asar, ister kesersin”

 

Başbakan hakkında promterlere bakmadan konuştuğunda; kafasının arkasındaki gerçek niyetlerini gündeme taşıdığı noktasında, siyasal çevrelerde dillendirilen iddialar var.

“İster asar, ister kesersin” sözleri ile Başbakan gerçek niyetini acaba istemeden açığa mı vurdu, Başbakanlığa bakışı gerçekten böyle mi?

‘Dervişin fikri neyse zikride odur ‘ sözü, böylesi durumlar için mi geçerli?

 

Başka ne olabilir ki?

Kültür Turizm İl Müdürü “daha çok yerli ve yabancı turist gelmesi” temennisinde bulunmuş!

‘Süt beyazdır’ demek gibi bir şey.

Sorunlarımızın özüne ilişkin çözüm üretme ve bu bağlamda sonuç getirecek işler ile ilgilenmeyen bürokratlar, ancak temenniler ile sorumluluklarını geçiştirmeye çalışıyorlar.

Kültür ve Turizm Müdürümüz de görevine başladığı günden beri her ne hikmet ise CHP’li Belediyeler ile çatışmaya başladı.

Her fırsatta eleştirilerin ötesinde karalama tarzındaki üslubu ile dikkat çekti.

Son olarak ta Çanakkale Belediyesi’ni hedef alarak,  “yerel yönetim felsefesi değişmedikçe” turizm ve kültür alanında bir katkı yapamayacağını ifade ederek, ideolojik yaklaşımını açığa vurdu.

Kentin turizm ve kültür hayatı için yerel yönetimler ile geliştirilecek ilişkiyi yok sayan anlayış ile, birlikte bir şeyler yapma köprülerini atarak, bugüne kadar bu kente alışmadığımız bir üslubu da ortaya çıkardı.

Hani derler ya geçinmeye niyeti yok adını ne yapsın …

Şu unutulmamalıdır ki; turizm ve kültür kenti olma yolunda daha çok mesafeler alması gerekli kentimiz için böylesi tavırlar bu kente zarar verir.

Birilerinin siyasi tasarrufları nedeniyle böyle bir tutum kabullenilemez.

Kültür ve Turizm İl Müdürü, önce sorumluluğu konusundaki işler ile ilgili bir değerlendirme yaparak; hangi noktada olduğunu, eksikliklerini, yapması gerekli işleri irdeleyerek, hedeflerini belirleyip, kentin ilgili dinamikleri ile işbirlikleri geliştirerek, bunları kent halkı ile paylaşarak, bugüne kadar göstermiş olduğu; son tahlilde bu kente zarar verecek sekter tavrından bir an önce arınmalıdır.

Önemli olan bu kentin geleceği ve gelişimidir.

Kişisel ihtiraslar ile hareket eden yöneticiler, bu kente vereceği zararları ödeyemezler,

Bununda ötesinde artık buna bu kentin tahammülü kalmamıştır.

Bu noktada görüşlerimi sizler ile paylaşır iken, özellik ile işbirliği ve birlikte hareket etme konusunda hassasiyet içersinde olan bir başka yöneticinin tarzı konusunda bir değerlendirmem olacak.

Her ne kadar kamu kurumu niteliğindeki bir meslek örgütü olsa bile, ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı İlhami Tezcan’ın bu alandaki tavrı; birleştirici niteliği itibarıyla olumludur.

Tezcan’ın bu olumlu özelliği, temsil ettiği kurumun performansını ne kadar etkilemiştir bu tartışılabilir.

ÇTSO Yönetimi, bugüne kadar performans itibarıyla; pratik alanda gerçekleştirdikleri işler bakımından üyelerinin ve kamuoyunun eleştirilerine maruz kalmıştır.

Bu durumu tespit etmiş oldukları için, şimdi COMÜ ile önemli bir çalışmaya başlayarak, 6 ay sonra üyelerinin beklentileri konusunda önemli bir veri tabanına ulaşmış olacaklar.

Bu çalışma sonrasında ÇTSO yönetimi, üyelerinin beklentileri temelinde yeni bir hamle yaparak, belki bugüne kadar yetersiz kaldıkları alanlarda hızlı adımlar atarak, algılamaları değiştirebilirler.

ÇTSO yönetimi, bu çalışma ile çıtasını yükseltmiştir.

Bu gelişme, işbirliği ve birlikte hareket etme noktasındaki Yönetim Kurulu Başkanı İlhami Tezcan’ın vizyonu ile birleşir ise; ÇTSO üyeleri ve Çanakkale ekonomisi için olumlu bir tablo çıkabilir.

Bu alandaki beklentiler, şimdi daha çok hassaslaşmıştır.

Bir başarı örneğine ihtiyacı olan kent için dikkatle izlenecektir.

 

Sermet ATADİNÇ