KISACA ERGENLİK
Ergenlik bir geçiş dönemidir. Çocuk ergenliğe girmeye başladığı zaman çocuk olamama, ama yetişkin de olamamanın karmaşasını yaşar. Hormonların faaliyetleriyle duygu durumunda sürekli kendinin bile anlamlandıramadığı değişiklikler yaşar.
Kişiliğini oturtma savaşı ile birlikte bazı kavramları daha yoğun yaşamaya başlar. gurur, ahlak, özerklik, bağımsızlık duygusu vb.
Kimliğini kazanmak için sorgulamaya, anlamaya başlar. cinsel, dini, kültürel, fiziksel, mesleki ve ilişki kimliğini
Ergenlik döneminde aileye büyük sorumluluk ve görevler düşmektedir. hatta aileye verilecek ergenle yaşam eğitimleri çok faydalı olmaktadır. Ebeveynlerin öncelikle ergenin bazı davranışları hormonların etkisiyle yaptığını algılamaları gerekmektedir. Yapılan en büyük hatalardan biri kendi yaşadıkları olumsuz ergenlikleri ve şu andaki gerginliklerini ergen çocuğa yansıtmalarıdır.
Bağımsızlık isteği ergenlerde ne kadar yüksek olsa da aynı bebeklik ve çocukluk dönemindeki bakıcıya güvenli bağlanma gibi, hem bağımsız olmaya çalışırken aileleriyle de bağlantıda kalmaya çalışırlar. Burada ebeveynlere düşen görev ergene kontrollü bir bağımsızlık verirken ergenle bağlarını olabildiğince sağlam tutmaktır. Her akşam ailece yenen yemekler, beraber oyun, tv, yada kitap okuma saatleri, çay sohbetleri gibi. Bunları yaparken ergeni huzursuz edecek sorgulama ve sohbetlerden kaçınmak ergenin bu faaliyetlere istekli devam etmesi için oldukça önemlidir.
Ebeveynlerin atladıkları en önemli konu da gurur, kişilik, çevrenin değer yargılarını önemsemeye başlama vb değerleri gelişmeye başlayan ergenlere sosyal çevre içinde nasıl davranacaklarıdır. Ebeveyn toplum içinde ve sosyal ortamlarda, arkadaşlarının ya da diğer kişilerin yanında asla ergeni rencide edecek söz ve davranışlarda bulunmamalı, konuşması gereken özel konuları yalnızken ve düzgün kırıcı olmayan cümlelerle anlatmaya çalışmalıdır. Gururu kırılan rencide olan ergen öncelikle ebeveyne olan güvenini yitirecek ve ebeveynden uzaklaşmaya başlayacaktır. Rencide edildiği toplumda daha güvensiz daha çekinik olacak ve her an tekrar rencide edileceği korkusuyla toplum içinde ebeveynleriyle fazla bulunmamaya çalışacaktır. Bunlar da ebeveynle ergen arasındaki uçurumu her geçen gün daha da fazlalaştıracaktır.
Eğer çocuğumuzun ergenliğe girdiğinde neler yaşayacağını neler hissedebileceğini ve bizim ona nasıl yaklaşmamız gerektiğini bilirsek ergenlik dönemini gerek çocuğumuz gerek biz gerekse onunla aramızdaki ilişkiler çok yıpranmadan rahatlıkla atlatabiliriz.