Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Kamusal hizmetler…

1802
Belediye denetimli özel halk otobüs işletmecileri bir basın açıklaması yaptılar. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’da basın açıklamasını takip ederek bu noktadaki görüşlerini, işletmeciler ile paylaştı. Başkan Gökhan, bir kamusal hizmet olan toplu taşımacılığın kalitesi noktasında üstlenmiş olduğu görev nedeniyle bu sistemin vatandaş memnuniyetini sağlayacak şekildeki işletiminden sorumlu bir kişi olarak görevinin bilincinde olduğunu bir kez daha gösterdi. İşletmecilerin zam talebi noktasındaki görüşlerine de hak vererek; esasında kamusal hizmetlerin sorunlarına yaklaşımın, bir sistem sorunu olduğu gerçeğini ortaya koydu.
 
Kamusal hizmetlerde zam konusu, hizmeti üreten kişiler için mevcut ekonomik koşullarda haklı bir talep olduğu kadar hizmetten faydalanan kişilerinde karşı çıkmaları aynı şekilde meşru ve haklıdır.
Bu paradoks kapitalist toplum ekonomik mantığı içersinde çözülemez.
Kamusal hizmetler yine kamu tarafından kar kriteri düşünülmeden yerine getirilecek hizmetlere dönüştürülmeden bu tartışmalar bitmez.
Meselenin bu yanı belediye başkanı ile ilgili bir konu değildir.
Hizmetin kalitesinin denetimi başkanın sorumluğunda olup, başkan bu noktada gereklilikleri yerine getirmektedir, getirecektir.
Bu konuda da vatandaşın daha iyi hizmet almasını sağlayacak en ince detaylara kadar konuya hakimdir.
Ancak zam konusu çok farklı bir konudur.
Yarın Belediye Meclisinden zam kararı çıksa bu sefer de bu karardan mağdur olacak olan halk bu karara karşı çıkacaktır.
Bu konunun çözümü sistemsel bir sorundur.
Anlaşılan, önümüzdeki günlerde Çanakkale halkı taşıma ücretlerine zam ile karşı karşıya kalacaktır.
O zaman da görev halkındır.
Bu zamma karşı çıkmalı, zamların geri alınması için mücadele etmelidir.
İşte böylesi bir süreç içersinde halk yaşam koşullarını iyileştirme mücadelesini sürdürecektir.
Halkı düşünmeyen, kamusal hizmetleri bir ticari işletmeye dönüştüren bu kapitalist mantık, böylesi mücadelelerin birikimi bertaraf edilecektir.
Bunun için ortada paradoks gibi gözüken bir denklem olsa da  halkın kamusal hizmetler karşılığında sömürülmesine karşı çıkması en meşru talebidir.
Kamusal bir hizmetin özel sektör eliyle veya onun kar mantığı ile yapılması bu problemin temel nedenidir.
Sağlık, barınma, eğitim gibi kamusal haklar içinde aynı şey geçerlidir.
Bu kamusal hizmetlerde ülkemizde ticarileştirilmiş olup, aynı sorunları bünyesinde taşımaktadır.
Bu noktadaki kalıcı çözüm;  kamusal hizmetlerin ücretsiz olarak vatandaşa ulaştırılmasıdır.
Sosyal devlet olmanın gereği budur.
Halk otobüs işletmecileri zam taleplerinde haklı olabilirler.
Yalnız bu taleplerini, sadece belediye başkanını siyasi olarak yıpratmak amacıyla ele aldıkları süre içersinde inandırıcı olamazlar.
Şimdi onları bekleyen bir görev vardır; yerine getirdikleri ölçüde Çanakkale halkı karşısında inandırıcılıklarını kazanabilirler.
Hemen bir açıklamayı da AKP önüne gidip, akaryakıta, yedek parçaya, lastiğe gelen zamları protesto ederek yapmalılar, halkın ulaşımı için kullanılacak akaryakıt ve diğer girdiler için indirim talep etmelidirler.
Tüm bunların ötesinde Çanakkale halkı, şimdiden ulaşım ücretlerine yapılacak zamma karşı mücadeleye hazır olmalıdır.
 
Kentte yaşamak
Birkaç gün önce Çanakkale Belediyesi’nin gece saatlerinde yaptığı yol çalışmasından rahatsız olan bir vatandaşın tepkisine şahit olduk.
Ertesi gün Belediye Fen İşleri Müdürlüğü’nden olayın ne olduğunu öğrendik.
Fen İşleri Müdürlüğü, okulların açılacağı gün trafik sorununun yaşanmaması için o akşam zorunlu olarak bu çalışmanın yapılması gerektiğini açıkladı.
Yani ekstra bir uygulama idi.
Kentlerde hep birlikte yaşayan insanlarız.
Her şeyin kendi isteğimize göre olmasını beklemek rasyonel değildir.
Bazı zamanlarda, bazı uygulamalar sizi rahatsız etse de; o çalışmaların yarın başkalarına sağlayacağı faydaları hiçbir zaman unutmayalım.
Yalnız bu anlayış uygulamacı birimleri plansızlığa, rehavete, vurdumduymazlığa, ben yaparım olur anlayışına taşımamalıdır.
Zorunluluk nedeniyle bize zararlar verse de, bazı çalışmalar için anlayışlı olmak; bir arada yaşamanın bir gerekliliğidir.