Kafayı mı yedik biz!

Çanakkale ile hep gurur duyarız biz. Eğitimi kültürü yüksek bir ilizdir yıllardır. Ve sözde barışın, özgürlüğün başkentiyizdir her daim! Aslında özellikle son yıllarda kurumlar arası çatışmaları bir kenara koyarsak, haklılık payı da vardır. Karadeniz`den Ege`ye ve Akdeniz`e doğru geldikçe, beyni ve ruhu iyot kokusuyla yakınmış her yerleşim yeri gibi, mulayim insan toplulukları yaşar Çanakkale`de de.. 
 

Ammaaa, geçtiğimiz Cuma günü gördüğüm manzara karşısında şok geçirdim ve hatta hala o şoku atlatmış da değilim. Ağzım açık kaldı Cuma günü. Allahtan kış geldi de kara sinekler azaldı, yoksa bol miktarda protein yutacaktım!..
 

Durumu şöyle özetleyeyim. Bir geni düşünün. Ve bu gemide, herkesin güvertede olduğunu. Bu da yetmezmiş gibi kıç bölümüne doluştuklarını. Ne olur o zaman? Geminin dengesi bozulmaz mı? Evet işte Cuma günü Çanakkale bunu yaşadı. Eski belediye kavşağından, Demircioğlu Caddesi, Atatürk Caddesi ve merkez üssü Cuma Pazarı!..
 

Manzara vahimdi. Sözde iki günlük sokağa çıkma yasağı uygulanacaktı. Neden? Korona belasını biraz hafifletmek, bulaşı aşağı çekmek için. Peki ne oldu Cuma günü. Çok şükür, evdeki hanımlarımız başta olmak üzere, herkes Cuma pazarına akın etti. Allah ne kadar bulaş verdiyse afiyetle bulaştı! Bakın ben de bir cahillik ettim. Evde iki üç eksik yeşillik, sebze falan vardı. Gideyim tedarik edeyim dedim. Dedim ama, pazara giremedim. Vahameti görünce kapıdan döndüm, kaçtım, kurtardım kendimi!
 

Yani kısacası Çanakkale merkez olarak bir kez daha sınıfta kaldık. Kasap önlerindeki sıraları falan artık kanıksamımda, onu yazmıyorum bile. Ama arkadaşlar biz galiba koronadan değil, açlıktan ölcez diye korkuyoruz! Buna karar verdim. 
 

Bakın, bir çok ilçe ve beldemizde iki haftadır pazarları yasakladı ilçe pandemi kurulları. Hiç oralardan, açlıktan ölüm haberi falan geliyor mu kulağımıza! Ayrıca cumartesi, Pazar marketler açıktı. Hoş Cuma günü oralarda da insanlar birbirini çiğnedi de. Yani kısacası galiba, bu korona sadece bedenen değil, ruhen de bize yiyip bitirdi. Allah sonumuzu hayır etsin.. Amin..
 

Not: İl pandemi kurulu da bu işe geç uyandı tabi. Ve hatalarını anladıkları için de, hafta içine tam dört Pazar yerleştirdiler. Esenler de dahil, deliye her gün Pazar oldu!.. Güle güle pazarlaşalım inşallah!..

***

Bu olmadı Birol Başkan!..

Çanakkale bu dönem belediyelerde çok güzel bir dönüşüm yaşadı. Ülgür Başkan ve Yenice Belediye Başkanı Veysel Acar alınmasın ama, belediyelere gelen bu taze kan gerçekten güzel işler çıkarıyor. İşte bunlardan birisi de artık ilçeler kadar nüfusa sahip ama adı belde olan Kepez Belediye Başkanı Birol Arslan. İyi niyetli, çalışkan bir insan. Ama biraz fevri hareketler sergiliyor ki, bu da işin tadını bazen bozuyor. Son belediye meclis toplantısında sarf ettiği sözler gibi. Adı üstünde Belediye Meclisi. Karşısındakiler de seçilmiş meclis üyeleri. Onlara karşı sarf ettiği, mealen söylüyorum, tehdit vari sözler; `fesbuk denilen mecrada ne yaptığınızı takip ediyorum` demeler yakışmadı o kürsüye. Eminim kendisi de daha sonra hata yaptığını anlamıştır. Ve özür dileyerek, bu işi tatlıya bağlar. Dediğim gibi, siyasette yeni yüzler kazanmak kolay olmuyor. Hata yapmalarını da doğal karşılıyorum. Böyle böyle olgunlaşacağız hep beraber. Ya da bir daha ki dönem olmayacak...