Ensar İlyasoğlu

ensarilyasoglu@gmail.com

İLERİ TEKNOLOJİ!.. İLERİ DEMOKRASİ!..

2135
Anayasa Mahkemesi Başkanvekili’nin izlenmesi ve devamında yaşanan tartışmalar, bana, Faruk Sükan’ı anımsattı.
Faruk Sükan (rahmetli oldu), ilk Süleyman Demirel hükümetinin İçişleri Bakanı idi.
Sanıyorum, Çetin Altan’ı kastederek; “Biz solcuların yatak odalarını, nefes alışlarını bile dinliyoruz.” diye bir açıklama yapmıştı. Bu açıklama sonrasında Faruk Sükan, “zehir hafiye” namı ile anılır olmuştu.
Bu yazıda rahmetli Sükan’ı anmamın nedenine gelince: Bir düşünün, ‘teknik takip’ konusunda teknoloji henüz bugünkü kadar gelişmemiş.
Ne yapacaksınız; izlenecek kişinin yatak odasına girerek dinleme cihazını yerleştireceksiniz.
Nasıl zahmetli bir iş değil mi?
Bir kere, evde kimsenin olmaması gerekir. Belki bu fırsatı yakalamak için günlerce bekleyeceksin.
Birde suçüstü, tam cihazı yerleştirirken ‘iş üstünde’ yakalanma tehlikesi de var…
Ayrıca, yatak odasına girerek, ‘özel hayatın gizliliği’ni fiilen ve şahsen ihlal etmenin ahlaki ezikliğini, vicdani sorumluluğunu hissedebilirsiniz(!)…
Kısacası, son yaşanan izlenme olayı gösterdi ki; artık geçmişin o ‘ilkel’, o ‘çileli’ günleri geride kalmıştır.
Atla arabaya, yerleştir alet-edevatı; dinleyiver konuşmaları ve hatta nefes alışını bile…
‘Teknik takip’ dediğin böyle olur!
İnsanın ‘yaşasın teknoloji’ diye sevinçten havalara sıçrayıp, bağırası geliyor…
Teknolojide yakaladığımız bu ‘ileri düzey’ hepimizi yurttaşlar olarak sevindirmeli!..
Bir sevincim daha var; o da demokrasimiz adına!.   
Eskiden yalnızca solcular, muhalifler izlenir, dinlenirdi. Ama şimdi öyle mi?
Kendisi de izlenmiş ve dinlenmiş olduğu sanısına kuvvetle inanan bir yurttaş olarak seviniyorum(!) Koskoca Anayasa Mahkemesi Başkanvekili bile, izlenip-dinleniyor.
Demek oluyor ki; memleketimizde eşitlik ve adalet sağlanmıştır.
‘Anayasa Mahkemesi Başkanvekili’ne bile ayrıcalıklı davranılmıyor.
O da bir ‘muhalif’ gibi, bir ‘solcu’ ve hatta bir ‘sosyalist’ gibi teknik takibe maruz kalabiliyor.
Demek ki, demokrasimiz gelişmiş; adalet ve eşitlik memleketin her karış toprağında hüküm sürüyor.
Siz bakmayın, Sabih Kanadoğlu’nun ‘alaturka demokrasi’ diye demokrasimizi küçümsemesine; bu ‘olaylar’ bizim ‘ileri demokrasi’ye sahip olduğumuzu göstermiyor mu?
Sayın Kanadoğlu da bir ‘teknik takip’ yerse, sanırım, benimle demokrasi anlayışında aynı görüşe varır!..
Evet, ben; Anayasa Mahkemesi Başkanvekili’nin izlenmesinden, ‘ileri teknoloji’ ve ‘ileri demokrasi’ adına; adalet adına gururlandım!..
Haa, bazılarınız; ya ‘hukuk’, ya ‘anayasal haklar’, ya ‘insan hakları’ ve ‘özel hayatın kutsallığı’ falan diye, sorular yöneltmek isterseniz, tabi zor durumda kalırım.
En azından ‘ mızrağı çuvala sığdırmaya’ kalkışmam!..