sermet@canakkaleolay.com
Kentimiz açısından Troia’nın önemi ortada. Özellik ile yurt dışında Troia bilinirliği Çanakkale’nin çok önünde. Troia ve onun değerlerinin mitolojik yönü Çanakkale’nin imajı açısından büyük bir katkı olacaktır, gereklilikleri yapılır ise. Bu konuda son zamanlarda kentin gündemine oturmuş olan Hektor heykeli konusunda atılan adımlara bağlı olarak şimdi helvayı yapacak aranmaktadır. Un, şeker, yağ hazır, birde helvayı yapacak ortaya çıksa, hem bu proje gerçekleşebilecek hem de Çanakkale uzun yıllardır hasret kaldığı bir başarı öyküsü yaratabilecek.
Kültür ve Turizm Bakanı tarafından ‘bir hayalim’ olarak gündeme taşınan, sonrasında kentin çeşitli örgütlü kesimlerinin destek verdiği, Çanakkale halkının olumlu yaklaşarak, yeri noktasında bile tercihlerini yaptığı, Belediye Başkanımızın halkın taleplerine bağlı olarak olumlu bulduğu bu süreçte şimdi final zamanı.
Fakat biz Çanakkaleliler olarak böylesi durumlarda bu finali yapmakta çok başarılı olamıyoruz.
Hiç olmaz ise bu sefer bu başarıyı yakalayalım.
Bunun içinde çok fazla bir şeye ihtiyaç kalmadı, birileri çıkıp bu helvayı ben yaparım diyecek.
Hektor heykelinin Çanakkale’ye kazandırılmasının Çanakkale’ye getireceği katkıları küçümsemeyelim.
Bu konuda önümüzde bir Troia atı deneyimi var.
Bir çekim alanı yaratmış olduğunu unutmayalım.
Hadi hayırlısı…
Daha, çok yumurta gerekecek …
Coplar ve sıkılan gazlar yumurta olarak dönmeye başladı.
Tüm yaşanılanlara rağmen başbakanımız sanki meydan savaşı açmışçasına, “bu tür adımlar atıldığı sürece görevi güvenlik olan polisimiz de ortaya gerekli tavrını koyacaktır" dedi.
Anlaşılan o ki; önümüzdeki günlerde daha fazla cop ve gaz yaşamımızın bir parçası olacak.
80 öncesinin fırtınalı günleri yaşamış biri olarak hükümetin baskıcı bu tavrının, üniversite gençliğini sonuçları arzu edilmez alanlara kaymasını sağlayabilir.
Üniversite gençliği sorunlarına sahip çıkacaktır, protestolarını ve tepkilerini hayata geçirecektir.
Bu son derece normaldir.
Başbakanın dediği gibi önümüzdeki günlerde “polis gerekli tavrını koyacaktır” yöntemi ile sokaklarda dövülen, gazlanan, yerlere yatırılarak tekmelenen hatta çocuğunu kaybedecek kadar vahşilikler yaşanacak ise daha çok yumurta atma olaylarına tanık oluruz.
Arzu ederim ki sadece yumurta atma olayı ile sınırlı kalır…
Başbakanın medya takıntısını bu olayda da yaşadık.
Yine medyayı kınadı, olayların medyada veriliş tarzını beğenmediğini, bu tarzın sorunlara yol açtığını söyledi.
Tüm bu gelişmeleri üst üste koyduğunuzda iyi kokular gelmemektedir.
Bir yanda sokak ortasında kullanılan şiddetin meşrulaştırılması girişimleri, diğer yanda olayların tartışılmasına ilişkin tahammülsüzlük…
Bu gelişmeler oldukça tehlikeli …
Sermet ATADİNÇ
