HAYDİ ÇOCUKLAR OKULA

Heyecanlı anne babalar heyecanlı çocuklar .. Neden heyecanlı olmasınlar? İlk defa ayrılık. Farklı bir sosyal ortam. Beni neler bekliyor, çocuğum neler yaşayacak ? soruları. Toplum kurallarının ve nice bilgi becerinin öğretildiği yeni bir eğitim öğretim ortamı.

571

 

 

62 bin okul 17.5 milyon öğrenciye kapılarını pazartesi günü açıyor. Tartışılacak çok konu var. Bilindiği üzere Türk Eğitim Sisteminin ne kadar etkin ve verimli olduğu sorunsalı artık kronikleşti. Eğitimin niteliği ve verimliliği düşünüldüğünde niteliği etkileyen faktörlerin sadece kağıt üzerinde düzeltilmeye çalışıldığını görmekteyiz.

Boyalı projeler, altı boş bilimsel çalışmalar niteliğin artması için sadece yara bantı yapıştırmak gibi..Uzun vadeli eğitim planlaması yapmak sanki ayıplanacak bir durum haline geldi. Ülkemizin eğitim fotoğrafı çekildiğinde yıllardan beri işin ehillerine bırakılmayıp, liyakatın elin tersiyle itilip siyasi otoritelerin kendi görüşlerine uygun eğitim yöneticilerini işin başına getirmeleri niteliğin diplerde olmasına neden olmuştur.

Bir ülkede insan gücü planlamasıyla eğitim planlamasını eşgüdümlemek çok mu zordur? Sadece okul açmak kaliteyi arttırır mı? Rakamlar ortada..Yapılacak ekonomik yatırımlar belli. Hangi sektöre ne kadar insangücü ihtiyacı olacağı ile eğitim planlaması arasında bir denge kurmayı becerememek başka hangi ülkede var?

Ekonominin dinamikleriye eğitimin dinamikleri arasındaki bağı kuramamak balığın baştan kokmasına neden olmakta.

Çocuklarımızın örgün eğitime girmelerinden itibaren yüzde kaçının yaş dönemine uygun ilgi yeteneklerinin tespit edilebilmekte? Peki bunun için ne yapılması gerekmekte? Öncelikli olarak sınıf başına düşen öğrenci sayısının en fazla 20 olduğu bir eğitim ortamı, etkin sorgulayıcı eğitim yaklaşımlarının kullanılması ve evrak doldurma işinden kurtarılmış rehberlik servisi.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunun en önemli ilkesi genellik ve eşitlik ilkesinin geçerliliği kaldı mı ?

Her şey bu kadar olumsuz mu?  Minicik çocuklarımızın anne babalarından görmeye alıştığı sevgiyi, şevkati onlara yaşatmaya hazır emekçi eğitimcileri düşündüğümüzde heyecanımızı kaybetmiyoruz.

Okulun, çocuğun geleceği için kutsallığı ve büyüleyici, eğlenceli yanlarının anne babalar tarafından çocuklara uygun bir şekilde anlatılması çocukların motivasyonu arttırmaya yetecektir.

Her türlü olumsuzluğa rağmen “GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ ÇOCUKLAR” demeyi ihmal etmeyelim..

Sevgilerle..