Turgut Çamer

turgutcamer@hotmail.com

"Hap`ın" Olası Siyasi Sonuçları!..

2727
SEVGİLİ  okurlarım, 15 Eylüldeki HAP(!).. başlıklı makalemde; "Her 100 kişinin 58`i yan etkisi olan "Evet" hapını yuttu!.. 42 kişi ise ticari adı "Evet" olan hapın yan etkilerini bildiklerinden bu hapı yutmadılar.
Neydi o yan etkiler?
* - İktidarın Yüce Divan`dan kaçma planları,
* - Güdümlü yargının egemen olmasını,
* - Dokunulmazlıkların sürdürülmesini,
* - % 10 seçim barajının korunmasını
görmezden gelmeyi sağlayan o hapın yan etkisini, her 100 kişiden 42`si biliyordu!.." demiştim.
***
Bu haftada "Evet" hapının olası siyasi sonuçlarını irdelemek niyetindeyim. Yukarıdaki yan etkilerde, kuşkusuz birer siyasi sonucu tanımlıyor. Ancak, ben bir gazeteci ve biride "malum cemaat"in  yurtlarında yetişen "içlerinde biri" olan üst düzey emniyet yetkilisinin (Hanefi AVCI) kitaplarından söz etmek istiyorum. Sanırım olası siyasi sonuçlar, daha da anlaşılır olacak.
Önce, gazeteci Yılmaz POLAT ve onun yazdığı "CIA`nın Muteber Adamı" ve "CIA Pençesinde Açılım (Kirli Oyunun Gizli Belgeleri)" adlı Ulus Dağı Yayınlarından iki kitabını okuduğunuzda olası siyasi sonuçlar konusunda epeyce aydınlanacağınızdan hiç kuşku duymuyorum.
Washington`da en uzun süre (27 yıl) görev yapan Türk gazetecisi Yılmaz POLAT oldu. Sn.POLAT; TRT, Anadolu Ajansı, Tercüman Gazetesi, CTV, BRT, TV8, Avrasya TV(ART)`nin Washington temsilciliğini yaptı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti`nden üç kez "Yılın Gazetecisi" ödülünü aldı. Yazarın 10 kitabı var. Ben, özellikle adlarını verdiğim 2 kitabını mutlaka okumanızı öneririm.
***
Bildiğiniz gibi bu günlerde; Ulusal Basın ve TV`lerde, 12 Eylül 2010 referandumunun siyasi sonuçlarına yönelik çok sayıda program ve yorumculara rastlıyoruz. Öyle anlaşılıyor ki, bu tür program ve yorumlarla çokça karşılaşacağız. Bu programlarda bazen "uzlaşma kültüründen" falan söz edildiğine de tanık oluyoruz. Aslında, Türkiye son 8 yıldır; uzlaşma kültüründen yoksun, tek taraflı "Dayatma Kültürsüzlüğü(!)" yöntemine tanık oldu. Umalım ki; ayni yöntem sürdürülmesin, % 58 "Evet" hapı iktidara haddini bilmez! tavırları sergiletmesin.
***
Hanefi AVCI`nın "Haliçte Yaşayan Simonlar : Dün DEVLET Bugün CEMAAT" kitabının asıl ikinci bölümü epey olay yarattı. Bu bölümde AVCI : " - Şu anda Türk Emniyeti`nin GÜLEN cemaatine bağlı elemanlar tarafından yönlendirildiğini iddia ediyor. Hatta bununla da kalmıyor, emniyet istihbaratının yanı sıra, özel yetkili birtakım savcı ve hakimlerle, farklı kurumlarda da cemaatin faaliyet yürüttüğünü, TSK ve yargı kurumlarının üst düzeyine kadar sızdığını, son dönemlerdeki birçok büyük davanın ve basına yansıyan skandal haberlerin tümünün bu şekilde imal edildiğini anlatıyor..."
"Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, muritler, mensuplar memleketi olamaz" demişti Mustafa Kemal ATATÜRK
Buradan soralım:
" - Gülen`in müridi olan savcı, hakim, profesör, gazeteci ve istihbaratçılar kimler acaba?
Tarikatların, cemaatların Türkiye`de nasıl cirit attığını, etnik bölücülük ve dinsel gericiliği nasıl yerleştirmeye çalıştıklarını gören-bilen yurtsever, cesur Cumhuriyet Savcıları yok mu? Galiba yok!..Ama, cemaat tarafından devletin adım adım altının oyulduğunu Sn. Hanefi AVCI görüyor. Cemaat, CIA`nın da desteğiyle, orduyu ve hukuku - guguk(!) yapıp kendi egemenliği altına alıyor. H. AVCI`nın iddialarını ciddiye almak gerekmiyor mu? Soruşturma ve gerekirse dava açmak gerekmez mi? Dava açmazsanız görevi ihmal suçunu işlemez misiniz?
Belge ararsanız eğer; Hanefi AVCI`nın bizzat kendisi ve yazdıkları gerçek belge değil midir? diye sorarken; nihayet Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı`nın, AVCI`nın kitabıyla ilgili inceleme başlattığı haberi medyaya düştü. Kitaptaki iddiaların doğruluğu araştırılacak. İnceleme sonucunda da soruşturma açılıp açılmayacağına karar verilecekmiş. Haydi hayırlısı!..
***
Değerli Çanakkale OLAY okurları, bilgi toplumunun bireyi olmak için okumalıyız. Gazeteci POLAT ve Emniyetçi AVCI`nın kitaplarını okursak, referandum hapının olası siyasi sonuçlarını görür gibi oluruz!..
Son sözü EFLATUN söylesin : " - Siyasetle ilgilenmeyen aydınları bekleyen kaçınılmaz sonuç, cahiller tarafından yönetilmeye razı olmaktır..."
ESEN KALINIZ.