Turgut Çamer

turgutcamer@hotmail.com

Gül Veren Elde Ne Kalır?!..

2849
DEĞERLİ okurlarım, bu hafta size bir “Kıssadan Hisse”yi aktarmak istiyorum.
Uzun yıllar önce Çin’de Li-Li adında bir kız evlenir ve aynı evde kocası ve kaynanası ile birlikte yaşamaya başlar. Ancak kısa bir süre sonra kayınvalidesi ile birlikte yaşamanın çok zor olduğunu anlar. İkisinin de kişiliği tamamen farklıdır. Bu durum, onların sık sık kavga edip tartışmalarına yol açar.
Bu, Çin geleneklerine göre hoş bir davranış değildir ve çevrenin oldukça tepkisini alır.
Birkaç ay sonra bitmez tükenmez gelin- kaynana kavgalarından ev, onun ve annesi ile karısı arasında kalan eşi içinde cehennem haline gelmiştir.
Artık bir şeyler yapmak gerektiğine inanan genç kız, doğru babasının eski bir arkadaşı olan “baharatçı”ya koşar ve derdini anlatır.
 
***
 
Baharatçı yaşlı adam ona bitkilerden bir “ekstre” hazırlar ve bunu 3 ay boyunca her gün azar azar kaynanası için yaptığı yemeklere koymasını söyler. Zehir az az verilecek, böylece onu gelininin öldürdüğü belli olmayacaktır! Ayrıca yaşlı adam genç kız’a, kimsenin ve eşinin kuşkulanmaması için; kaynanasına çok iyi davranmasını, ona onun sevdiği en güzel yemekleri yapmasını tembihler.
Sevinç içinde eve dönen Li-Li yaşlı adamın dediklerini aynen uygular. Her gün en güzel yemekleri yapıyor. Kaynanasının tabağına o görmeden zehiri azar azar damlatıyor, kimseler şüphelenmesin diye de ona çok iyi davranıyordu.
 
***
 
Li -Li bir süre sonra, kayınvalidesinde çok olumlu değişiklikler gözlemlemeye başladı. Karşısında ona kendi kızı gibi davranan bir kayınvalideyi görüyordu. Evde artık “kavga ve tartışmalar” yerine “barış rüzgarları” esiyordu. Ama, genç gelin kız kendisini ağır bir yük altında hissediyordu. Yaptıklarından çok pişman olmuş, vicdanı sızlar bir vaziyette baharatçı dükkanının yolunu tuttu ve yaşlı adama şu ana kadar kaynanasına verdiği zehirleri, onun kanından temizleyecek bir iksir için yalvardı. Yaşlı kadının ölmesini artık istemiyordu.
Yaşlı adam ağlayan gözlerle karşısında yalvaran Li –Li’ye şöyle bir baktı ve kahkahalarla gülmeye başladı!..
Gülmeyi bıraktı ve şunları söyledi:
“ – Sevgili Li-Li, sana verdiklerim sadece vitaminlerdi! Olsa olsa kayınvalideni sadece daha da güçlendirdin hepsi bundan ibaret. Gerçek zehir ise senin beyninde olandı. Sen ona iyi davrandıkça oda sana olan önyargıdan kurtuldu ve yerini sevgiye bıraktı, böylece siz gerçek bir ana-kız oldunuz…” dedi.
 
***

***KISSADAN HİSSE***
Eski bir Çin atasözü şöyle der: “Gül veren elde gül kokusu kalır.”
* Sevgili okurlarım, “- Sevilen insan sevgisini insanlara veren insandır.”
Sizce de öyle değil mi? 
SEVGİ, SAĞLIK VE DOSTLUKLA KALIN…