havadurum
Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Gölgesini satamadığı ağacı kesenlerin, çevre günü yaklaşımı

1251
5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından açıklanan programı öğrenince işte bu dedim; göstermelik ve yasak savma kabilindeki program ile hareket eden il müdürlüğünün olduğu bir kentte tabii ki, altıncıların termikçilerin bürokratik üstünlüğünü gündeme gelir.
Şöyle bir hatırlayalım gerek altın madencilerinin gerekse termik santral yatırımcılarının ÇED toplantılarında olanları…
Halkın karşı çıkıp ,yaptırmadığı toplantılar için “halk bilgilenmek istememiştir” şeklinde yapılan tutanaklar, altıncı şirketlerin paralı askerleriyle köy kahvelerini doldurup halkın katılımının engellendiği toplantılar  hafızalarımızdaki tazeliklerini koruyor. 
Böyle olunca da;   bir iki göstermelik protokol ziyareti ve göstermelik bir sahil temizliği ile programlanan Dünya Çevre Günü etkinlikleri .
Zincirin halkaları böylece birbirini tamamlıyor.
Yok öyle yağma, bu dünya hepimizin , birkaç kapitalist patronun daha çok para kazanması için çevresel değerlerimizin peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz.
 Bu yıl 5 Haziran Çevre Günü Çanakkale’de diğer yıllardan farklı olarak, çevre mücadelesinde değerli emeği olan duyarlı insanlarımızın kazanımlarının net olarak ortaya çıktığı bir değer taşımaktadır.
Termik santral yatırımcılarının ve altıncı filonun çevremizi yok edecek girişimlerine karşı önemli kazanımlar sağlanmıştır.
Gelinen noktada bu yok edici faaliyetlerin hukuksuzluğuna hükmedilmiş ve artık bu girişimler yok hükmündedir.
Bu mücadelede emeği geçen herkesi bir kez daha kutluyorum.
5 Haziran Dünya Çevre Günü Çanakkale’deki çevre mücadelesi açısından çok daha değerli bir anlam yüklenmiştir.
Yaşam savunucuları bu mücadelenin sürdürülebilir bir mücadele olarak duyarlılığını devam ettirmek noktasında son derece hassas davranıyorlar.
Bu mücadelenin gereklilikleri her zaman gündemlerinde.
Özellikle halkımızın bu taleplere sahip çıkarak bu mücadeleni kitleselleştirilmesi için sürdürülen eğitim ve örgütlenme çalışmalarını her daim ileriye taşımak için çabalar fedakarca sürdürülüyor.
Çünkü biliyoruz ki bu bir yaşam savaşıdır.
Kapitalistler gölgesini satamadığı her ağacı kesmek için her zaman fırsat kollarlar.
Onlara bu fırsatı vermemek, duyarlılığı sürdürmekten geçer.
Devletin kurumları bu konudaki duyarlılığı unutturmak adına göstermelik çevre günleri düzenleseler bile; Kazdağlarını korumak, termik santral yatırımlarına karşı olmak ve gereklerini yapmak artık belirli günlere sığdırılan bilinç olmaktan çoktan aşılmıştır.
Daha dün Rize İkizdere’de yapılmak istenen HES’lere karşı tepki gösteren köylülere jandarma saldırdı 8 köylü yaralandı,8 kişi gözaltına alındı.
Vatandaşlar artık çevresel değerleri, bir yaşam sorunu olarak ele alan bilinçle sahipleniyor.
Çevresel değerler üzerinden rant yaratmak isteyenler işte bu yüzden amaçlarına ulaşamayacaklar.
Bu mücadele kapitalist sistem var oldukça daha da şiddetlenerek sürecek.
Kapitalistler ekonomik olarak bunalıma düştükçe yeni rant alanları olarak daha çok çevresel değerlerimizi hedef alarak saldırılarını sürdürecekler.
Her gün yeni bir saldırı ile karşılaşmak çok sürpriz değil.
Bakın daha dün Terzioğlu Vakfına ait bir alanda asırlık ağaçlar yok edildi.
Betonlaşma noktasında yeni bir hamle, yeni bir rant alanı yaratma çabası açıkça kendisini gösteriyor.
Ekolojik mücadele artık kaçınılmaz bir mücadele alanı olarak toplumsal mücadelenin ayrılmaz bir parçası olmuştur.
Yaşamsal değerlerimize sahip çıkacağız.
Geleceğimize sahip çıkacağız.
 Bunun için suyumuzu, toprağımızı, ormanlarımız kapitalist patronlara teslim etmeyeceğiz.
Bu uğurda mücadele eden herkesin emeğine bir kez daha helal olsun