Gel de, yaz!

1194
Yusuf Eroğlu
Uzman Veteriner Hekim
E.T.F.F. Temsilcisi
Pazar günü Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi var. Kim kazanır? Sonuç ne olur? Taraftarı fazla ilgilendirmiyor. Seyirci küstü. Tribünler bomboş "Passolig kartı" diyerek, topu taca attıklarına bakmayınız. Mesele o değil. Türk futbolu yerlerde sürünüyor. Futbol diye bir şey yok. Milyon Euroları götürüp, diskolarda boy gösteren futbolcularımız, sahalarda dökülüyorlar. Nal topluyorlar." Ne derbisi?" diyenleri duyar gibiyiz. Beşiktaş, bir iki çıkıştan sonra, geçen hafta başı Kayseri Erciyesspor’a kaybetti. Kimileri, "Şımardı. Bazılar rakibi küçük gördü" diye meseleyi geçiştirdi. Fenerbahçe’ye gelince, acemi bir şoförün elinde, serseri mayın gibi, yalpalıyor. Herkes bir bahaneye sığınıyor. Kimse, “Bizim futbolumuz bu işte” demiyor,diyemiyor.. İstikrar yok. Kazanmada istikrar yok. Takım tertibinde yok. Teknik Direktör devamlılığında yok. Mağlup olan suçu hakeme yüklüyor. Ayaklar, baş olmuş. Tarlada izi olmayanlar, harmanlarda boy gösteriyor. Anlayacağınız tablo hiç de hoş değil.
Adam ölümcül bir hastalığa yakalanmış. Çaresi yok. Uzatmaları oynuyor. Doktor, "Alın eve götürün" diyor. Yakınları,”Ne yesin, ne yemesin?" diye soruyor. Doktor da,”ne yerse yesin” nasılsa ölecek, "Bari kısıtlama getirmeyelim" deyip, konuyu özetliyor. Türk futbolu bu durumda. Komada yani. Ne yerse yesin. Fayda yok. Yok, mu kurtaracak bahtı kara maderini? Vardır elbette. Ancak, azim lazım. Kararlılık lazım. Sabır lazım. Siyasetçilerin spordan ellerini çekmeleri lazım.
Peki. Bu hale nasıl geldik? Müneccim olmaya gerek yok. Ne zaman ki, futbolun içine siyaset girdi. Futbolumuz geriledi. Düşünün. Milli Takım Letonya gibi bir takımdan fark yiyor. Taraftar da, "Bu nasıl Milli Takım" diye serzenişte bulunuyor. Ya ne bekliyordunuz? Bu Milli Takım futbolcuları ithal gelmedi. Liglerde top koşturanlardan oluşmuyor mu? Kötü sonuçlar, Liglerimizin Milli Takıma yansıması işte. Ne bekliyordunuz? Abra, kadabra mı? Federasyon Başkanını siyasetçiler seçiyorsa, Teknik Direktör tercihine, seçilmişler karışıyorsa başarı beklemek abesle iştigaldir.
Derbi için ne yazalım? İsterseniz müsabaka sonunda olacakları özetleyelim. Efendim, hakem penaltımızı vermedi. Rakip takım sert oynadı. O goller kaçar mıydı? Hoca takım tertibini yanlış yaptı. Başka. O pozisyon ofsayt mıydı? Allah aşkına. Bu iki takımdan da bir şey olmaz. Türk futbolu nereye gidiyor? Nerede bu devlet? Nerede bu millet? Bu maçı unuttuk. Aklımız, haftaya oynayacağımız Lale spor maçındaydı! Bizim amacımız gökteki yıldızları düşürmek! Yıldızları çoğaltmak. Önümüzdeki maçlara bakacağız. Duyacaklarınız bunlar. Ya da bunlara yakın şeyler. Leyleğin ömrü laklakla geçermiş. Ya da, şairin dediği gibi,”Benim oğlum bina okur. Döner, döner yine okur”
Yahu hiç mi oynanacak oyundan, sonuçtan bahsetmeyeceksiniz? Bir tahmin yapalım isterseniz. Al takke, ver külah bu maç golsüz sona erer. Herkese bir puan. Alan memnun, satan memnun. Ne şiş yansın, ne kebap! Aksi olursa mı? Olsun. Kuş taşa çarpmış olur. Hepsi bu. Biraz daha oyalanmış oluruz. Demek ki, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 91.yılında, bir arpa boyu yol gitmemişiz. Sağlıcakla kalınız.