Evrensel ve Birgün gazetelerini destekliyorum.
Hafta sonu Çanakkale’de gazeteciler başarılı bir çalışmaya imza attılar.
‘Röportaj atölyesi’ olarak sürdürülen projenin ilk ayağı Çanakkale’de gerçekleştirildi
Usta gazeteciler ve akademisyenler bir çok konuda katılımcıları bilgilendirerek onların gelişimine katkı sundular.
Böylesi çalışmaların sürdürülmesi gazetecilik mesleğinin gelişimi için şüphesiz katkı sağlayacak çabalardır.
Katkı sunan emeği geçen herkese teşekkür etmek gerekir.
Çalıştay da çalışan gazeteci arkadaşlarımız çok doğal olarak içinde bulundukları çalışma koşullarının zorluklarını, özellikle de ekonomik olarak içinde bulundukları sıkıntıları gündeme getirdiler.
Bu değerlendirme beni o gün bir sendikanın ve bazı çevrelerin Evrensel ve Birgün Gazetesini Ülker reklamlarını yayınlaması nedeniyle yaptıkları eleştirilere götürdü.
Evrensel ve Birgün Gazetelerini Ülker reklamını yayınladığı diye eleştirmek kelimenin tam anlamıyla bir haksızlık.
Özellikle emekten yana yayın yapan günlük gazetelerin satış ve reklam gelirleri dışında hiçbir gelirlerinin olmadığını düşünürsek aynı zamanda da mantıksızlık.
Bu gazetelerin varlığı emekçilerin yararınadır.
Emekçiler seslerini taleplerini bu gazeteler vasıtasıyla kamuoyu ile paylaşırlar.
Bu gazetelerin varlıklarını sürdürmeleri emek mücadelesi açısından önemli bir destek iken ekonomik olarak gazetelere katkı sağlayacak reklam gelirlerinden mahrum kalmasını savunmak gazetelerin zaten zor koşullar altında sürdürdükleri gazetecilik faaliyetinin önüne bir engel daha çıkarmaktan başka bir şeye hizmet etmiş olmazsınız.
Gazeteler kendilerine gelen reklamları yayınlarlar.
Ancak bu konudaki disiplin şunları gerektirir; yayınladıkları reklamlar nedeniyle reklam veren firmanın olumsuzluklarını görmezden gelmek kabul edilecek bir davranış değildir.
Ülker işçilerinin direnişin sürdüğü şu günlerde Ülker işçilerine en büyük desteği yine Evrensel ve Birgün gazeteleri vermektedir.
Diğer bir konuda gazetelerin finansmanın okuyucu desteği ile karşılanabildiği koşullardır.
Okuyucuların desteği ile giderlerini karşılayabilen gazeteler reklamlarında seçici olabilirler.
Sonuçta konu, gazetelerin yayın hayatını sürdürebilmesi gerçeği üzerinden değerlendirilmelidir.
Hele yerel basın bu konuda çok daha zor şartlar altında yayın hayatını sürdürmektedir.
Bazı özel projelerin ve sermaye, çıkar gruplarının parçası olan gazeteleri bunun dışında değerlendiriyorum.
Ekonomik olarak zor şartlar altında olan gazetenin çalışanları da bu durumdan direkt olarak etkilenmekte buna rağmen fedakârca gazetecilik faaliyetlerini sürdürmektedir.
Bu meslek kadar fedakârca sürdürülen bir başka meslek daha yoktur.
Yerelde gazetelerin ekonomik olarak güçlenmesinin yolu kentin dinamiklerinin reklam ve gazete abonelikleri yoluyla duyarlı davranıp, destek olmalarıdır.
Bu arada resmi ilan gelirlerinin katkısını, ancak gelinen noktada bu katkının her geçen gün zayıflatıldığı gerçeğini de unutmayalım.
Kamu ihale yasası gereği yapılan düzenlemeler, resmi ilanlardan elde edilecek gelirleri gün geçtikçe azaltmaktadır.
Bu gelişme yerel basını sermayenin kanatları altına girmek noktasında zorlayıcı olmakta, böylece bağımsız gazetecilik performansı yok edilmeye çalışılmaktadır.
Gazete satışları nedeniyle elde edilecek katkı ne yazık ki son derece yetersiz kalmaktadır.
Bunun çeşitli nedenleri vardır, özellikle gazete sahiplerinin gazetelerini bedelsiz dağıtmakları bu konudaki performansı son derece olumsuz etkilemektedir.
Yine okuyucu bilinci, yani destek olma, sahiplenme yaklaşımı gerekli olgunlukta olmayınca okuyucu katkısı söz konusu olmamaktadır.
Bu koşullarda gazetelerin varlıklarını sürdürmeleri son derece zorlanmakta ve beraberinde çalışanlarında gerekli şekilde tatmin edilemediği şartlar ortaya çıkmaktadır..
A firmasının veya B firmasının reklamını almayın demek son derece kolay, dilin kemiği yok.
Fakat çıkacak gazetenin maliyetlerini karşılamak zor,gelire ihtiyaç var.
Şu unutulmasın ki gazetelerin ekonomik olarak güçlü olması daha kaliteli habercilik demektir.
Kaliteli habercilik demokrasi ve özgürlükler alanında bir kazanımdır.
Birçok kez tekrarladım bu vesile ile tekrar etmek istiyorum.
Bu kentteki herkes en az bir yerel gazeteye abone olmalıdır.
Kentte basın ne kadar güçlü olursa yaşam kalitesi o kadar yüksek olur.
Haksızlık, hukuksuzluk, kanunsuzluk, kuralsızlık azalır
Yerel basın tüm kamuoyu adına yapılan denetimin çıktısıdır.
Yarın bu kentte çok daha olumsuz olayların gelişmesini istemiyorsanız yerel basına destek olun.
