sermet@canakkaleolay.com
Şok oldum.
Kafalarına bir şey mi düşmüştü bu arkadaşların, bu nasıl bir manevraydı böyle.
Sav, için desteklerini açıklayanlar, Kılıçdaroğlu için parti disiplinine aykırı davrandığını iddia edenler hatta faşistçe değerlendirenler, şimdi destek mesajları veriyorlardı.
Bu arkadaşların bundan böyle siyasi hayatlarında bir güven bunalımı yaşamlarına yön verecek olup, inandırıcılıkları tartışılır hale gelecektir.
Önümüzdeki günler de bu konu daha çok tartışılacağa benzer, bir takım gelişmeleri de beraberinde getirecektir.
Siyaset ilkeler ile yapılır, rüzgarlara göre yapılmaz.
Rüzgara göre yön değiştiren siyasetçileri siyasetin fırtınası alıp götürür.
Siyaset tarihi bunun örnekleri ile doludur.
Yeniden kaçış yok…
Toplumsal değişimler her zaman yeni ile eski arasındaki mücadelelerin sonucu olmuştur.
Bu anlamda Sav ve ekibinin Yeni CHP kavramından rahatsız olması anlaşılamaz.
Yeni kavramından rahatsız olmak, otomatik olarak sizi statükoyu savunmaya götürür.
Tabiî ki Kılıçdaroğlu’nun yeni CHP kavramının açılımı için biraz zamana ihtiyacımız olacak.
Bu yeni CHP, ne kadar emekten, özgürlük ve demokrasiden, insan haklarından yana olacak, bu gelişimine göre konumlanması, onun gerçekten yeniyi temsil edip edemeyeceğini gösterecek.
Gerçekten yeninin değerlerini savunamayan bir rol oluşturur ise o zaman CHP statükonun başka bir rol modelinin sorumluğunu üstlenecektir.
Özgürlükler, insan hakları, emek sorunları, yaşam koşulları, örgütlenme özgürlüğü gibi bir çok alanda yaşanılan ağır sorunlar itibarıyla gönlüm CHP’nin gerçekten yeninin bu değerlerinden yana politikalar üretebilen bir parti olarak gelişebilmesi.
Lafın tamamı deliye söylenir
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Kongre Merkezi`nde düzenlenen Uluslararası İstanbul Kadın Buluşması toplantısında protesto edildi.
Başbakan konuşurken ayağa kalkan kadınlar üzerlerinde "Eşit değilsiniz dendikçe daha çok öldürülüyoruz", "Erkeklerin sevgisi her gün 3 kadını öldürüyor" yazan pankartlarla Erdoğan’ı protesto etti.
Bu kadar yeter…
Sermet ATADİNÇ