Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Engelleri aşmaya hazırlanmak…

1826

Referandum sonrasında çok doğal olarak çeşitli kesimlerin 12 Eylül darbecilerinin yargılanması talebi ile başlattıkları suç duyurusu mücadelesi dalga dalga gelişiyor. Bugün Çanakkale’de 12 Eylül mağdurları suç duyurusunda bulunacak. 12 Eylül mağdurlarının talepleri arasında yer alan insanlık suçlarının zaman aşımı kapsamında değerlendirilemeyeceği talebi, can alıcı bir talep olarak süreci belirleyecek. Suç duyurusu olarak başlayan bu girişimin önünde oluşturulacak engelleri, arkadan dolanmaları şimdiden görür gibiyim. Sahte demokrasi örümceklerinin öreceği ağları parçalamanın mücadeleden geçeceğini unutmadan, sulandırmadan, siyasal nemalanmanın dışında, halkın talebi olarak verilecek mücadele için tüm demokrasi güçlerine önemli görevler düşmektedir.  
12 Eylül darbecilerinin yargılanması talebi ile başlatılan mücadele karşısında gelişmeleri yakından takip etmek, yaratılacak çözümsüzlük noktasındaki gelişmeler karşısında demokrasinin temel talepleri için yeni alanlar açarak yola devam etmek önem kazanmıştır.
Bildiğiniz gibi bu alanda bir çok takiye ve tuzaklar ile dolu bir süreç yaratılmıştır.
Bu alandaki evet’in %58 oranı kimseyi yanıltmasın.
Bu ülkede 12 Eylül anayasası da bildiğiniz gibi %92 ile kabullenildi.
Görev yine demokrasi ve özgürlüklerden yana mücadele edecek devrimcilerin olacaktır.
Bu perspektiften yoksun hareket sadece bürokratik bir girişimden öteye geçemez.
Unutmayın ki 12 Eylül darbe ruhu ortadan kalkmadı,
İşte bunun için; demokrasi ve özgürlükler bilincinin yaygınlaşarak, bir baskı unsuru olarak gelişmesi zorlu ve fedakar mücadelelerden geçiyor..
Daha şimdiden hükümet yeni anayasa konusundaki girişimi 2011 seçimlerinden sonrasına bıraktığını açıkladı.
Anlaşılan o ki daha 1 yıl demokrasi masalları dinleyeceğiz.
İşte şimdi buna alet olmadan demokratik taleplerimizi her alanda her fırsatta öne çıkarmalıyız.
12 Eylül mağdurlarının suç duyurusu girişimi için bugün  Adliye önündeki basın açıklamasına katılın, destek verin..

Okullar açıldı…
Kız ve erkek öğrencilerin ayrı eğitim yapmalarını destekleyen bir Mili Eğitim Bakanı sorumluğunda başlayan yeni öğrenim yılı için iyimser olmak mümkün değil.
Bu yıl da eğitim alanında ağır sorunlar ile sürecek yeni bir dönem başlangıcındayız.
Eğitim ve öğretimde kız ve erkek öğrencilerinin ayrı eğitimini savunmak  nasıl açıklanabilir?.
Sözde demokrasiyi inşa etme iddiası ile hareket eden bir hükümet tarafından  oluşturulan tuzaklar ile karşı karşıyayız.
Hangi çağda yaşıyoruz.
Bu kafa yapısı ile varılacak yer demokrasi olmaz.
Nereye varılacağını, bu hükümetin demokrasiden yana tavır geliştirdiğini düşünenler analiz ederler ise iyi olur.

Sermet ATADİNÇ