Hızla ilerleyen teknoloji, bilgisayarları cebimize sokmanın ötesinde sınırları zorlamaya devam ediyor. Yakın geçmişte bilimkugu filmlerinde yer alan her şey yavaş yavaş hayatımızda da yerini alıyor ve bunun da ötesine giderek vazgeçilmez hale geliyor. Bu teknolojik gelişmelerin ortak noktasının `iletişim` olması belki de en çarpıcı gerçek. İnsanın bir bilgiye ulaşmaya, derdini anlatmaya, çözüm bulmaya, haberleşmeye ne kadar tutkulu olduğunun bir ispatı olduğu kabul edilebilir.
Şöyle bir hatırlarsak, transistörler sayesinde yaygınlaşan radyo hemen ardından televizyonu getirdi. Telgraf, fax, telefon derken onların bile modası geçti. Hatta bir dönem telsizden arkadaş aramak moda olmuştu. Yanımızda taşımadan edemediğimiz kasetçalarlar neredeyse CD çalarlara yerini bırakacaktı ki, mp3 çalarlar CD’leri tahtından etti. Cep telefonları çıktı, ev telefonlarının nesli tükendi. Ama belki de en etkili gelişme Internetin hayatımıza girmesi oldu. Dikkat ederseniz ana fikir hep iletişim...
Bütün bu gelişmeler baş döndürücü bir hızla ilerlerken akıllı telefonlar tokat gibi geldi. Çünkü saydığımız her şey birden cebimize girmişti. Telefon, televizyon, email, radyo, müzik, Internet ve sayısız yazılım. Su terazisinden tutun da desibel ölçere kadar her tür gereç artık cebimizdeydi. Daha fazla ne olabilir ki diye düşünürken bilimkurgu tarihinin en çarpıcı teması yapay zeka oradan "Ben!" diye seslendi.
Artık avucumuzda bir telefon -ki ben ona telefon hattından arama yapan program yüklü bir bilgisayar diyorum- ve bir takım giyilebilir teknolojiye sahip olmak gayet sıradan. Giyilebilir derken? Evet, mesela Bluetooth kulaklığınız veya 3D görüntüleri izleyebildiğiniz bir VR gözlük... Sürekli bir entegrasyon söz konusu. Bu yazıyı yazmak için bir daktilo ve hatta bilgisayar başında bile olmamıza gerek kalmadı. Siz konuşun program dinleyip yazıya döksün... Açın haritayı yolunuzu bulun, açın programı yemek siparişi verin, aynı anda yüzlerce arkadaşınıza durumunuz hakkında bilgi verin vs. Geçenlerde ampul alıyorum, Bluetoothlusu çıkmış!! Dedim o nasıl oluyor öyle. Efendim neymiş, telefondaki yazılım ile ampulü kapatıp açabiliyor ya da kısabiliyormuşuz. Pes! İlk başta çok gereksiz gelebiliyor ama her yenilik bize lüks gelmedi mi zaten... Şöyle bir hafızanızı zorlarsanız artık buzdolabı dahil her şeyin akıllısı çıkıyor. Bu ne demek oluyor? Bu, avucunuzdaki o telefon dediğiniz bilgisayar ile bütün cihazları hiç yanlarına gitmeden yönetebilmek demek. Yani artık orkestranın şefi oluyoruz. Dün kocaman tuşları olan akılsız versiyonları arıza yaptığında onları yumruklarken, bugün parmak dokunuşlarımıza teslim oluyorlar.
Peki yapay zeka bunun neresinde? O sessiz bir şekilde geliyor ve yakın gelecekte başımız cidden ağrıyacak gibi görünüyor. Yıllardır geliştirilen yapay zeka programları bugün asistanlar olarak hayatımıza girmeye başladı. Bunun ilk canlı örneği -iPhone sahipleri iyi bilir- Siri adlı yazılım oldu. Çok gerçekçi diyaloglar yapılamasa da, Siri bana şunu ara dediğinizde artık numara da çevirmeden arama yapabiliyoruz. Peki şimdi bunu yukarıda anlattıklarımızla birleştirelim. Yani etrafınızda bir sürü akıllı ve kablosuz cihaz var, bir de sizden gelen yönergeleri dinleyen bir kulak. Hani şu uzay filmlerinde kaptanın uzay gemisinin ana bilgisayarıyla konuşması gibi... Işıkları kıs, şu kanalı aç, pencereleri karart, mumları (led) yak derken neredeyse şarabı koy! dediğinizde yapacak droidler geliyor. Çocuklarımızın büyük olasılıkla böyle arkadaşları olacak. Onlarla ders çalışacaklar ve birbirlerine fıkra anlatacaklar. Dost makineleri sevgi ile bağrınıza basmaya hazır mısınız? Umarım onlar bizden şiddeti ve nefreti öğrenmezler...
Öyleyse meraklısını şu yeni cihaz ile tanıştıralım: Google Home! Evinizde size yardımcı olacak maaşsız çalışan bir asistana ihtiyacınız varsa tam size göre. Google Home, yakın zamanda Google tarafından üretilen bir akıllı hoparlör. Evinizin bir köşesine koyuyorsunuz ve onunla konuşabiliyorsunuz. Beni 2 saat sonra uyandır, Pazartesi günü toplantım var unutturma, 450 dolar kaç lira yapıyor, şu parçayı çalar mısın vb komutlar verebiliyorsunuz. Fiyatı da oldukça uygun. Yapay zeka ve droidler gerçekten çok yakında her yerde olacaklar. Şimdiden ısınma turları atmanızı tavsiye ederim ;)