Deprem bölgesinden izlenimler...
Taylan Özkurnaz (CHP İl Gençlik Kolları Sekreteri - Kılıçdaroğlu Gönüllüleri İl Koordinatörü)
Depremin 2. gününden itibaren bölgede bulunan biri olarak tüm halkımıza duyarlılığından dolayı teşekkür ediyorum.
Birinci önceliği halkın can ve mal güvenliğini sağlaması gereken devlet mekanizmasının, öncelikle liyakat temelinde hareket etmediği için 10 ilde asli görevlerini yerine getiremediği, bölgede bulunan herkesçe görüldü.
Toplumun her ferdini koruma ve yaşatma zorunluluğu olan mevcut iktidarın kurtarma ekiplerini bile, bölgedeki depremzedelerin anlattığına göre ``güçlü kişilerin`` enkazlarında yoğunlaştırdığı dillendiriliyor. Zaten keşmekeş olan trafik devlet yetkililerinin gövde gösterileri yüzünden dakikaların bile önemli olduğu deprem bölgesinde içinden çıkılamaz bir hal alarak acil olarak müdahale etmesi gereken araçlar (ambulans, arama kurtarma, iş makineleri) zamanında bölgeye ulaşamamıştır...
Bölgeden izlenimlerimize göre; Hatay`ın Samandağ ilçesi 2. gününde 30 kişilik askeri personel dışında çok az ekip arama kurtarma çalışmalarına katılmıştır. Askerlerin verdiği bilgiye göre akşam 17.00 civarı bölgeye intikal etmişlerdir. 3. Günü bölgedeki güvenlik ve kurtarma çalışmaları yoğunlaşmış, polis ve asker bölgeye sevk edilmiştir. Defne ve Antakya ilçeleri içinde aynı durum geçerlidir. Antakya`da hasarlı bir şekilde ayakta kalan bina sayısı (şehir merkezinde) 100`ü geçmemektedir. Güvenliğin sağlamasında gecikildiği için yargı organı devreye girmeden cezaların verilmeye çalışıldığı, masum kişilerin yağmacı olduğu gerekçesiyle ölümlerin dahi olduğu söylenmektedir.
İskenderun ilçesi diğer ilçelere göre daha derli toplu olması AFAD`ın diğer bölgelere göre daha hızlı reaksiyon vererek çadırları kurmaları ve yardım götürmeleri aklımıza düşünmekten dahi utandığımız soru işaretlerini getirmektedir. Hatay Bölgesinin yarısından fazlası yıkılmış ayakta kalan binalar ise oturulamaz haldedir.
99 depreminde geçerliliği bulunan emasya protokolü 15 Temmuz sonrası rafa kaldırılmış olup ordunun afet bölgelerine anında reaksiyon göstermesi engellenmiştir. Malatya, Erzincan ve Elazığ`da Ordu ve Kolordu seviyesinde Komutanlık personeli mevcutken, İskenderun Deniz Er Eğitim Alay Komutanlığında yüzlerde personel var iken depremin 4. ve 5. Gününde sahaya çıkmasına izin verilmiş ya da Birlik Komutanları inisiyatif almışlardır.
Bunun yanı sıra Deniz Kuvvetlerine ait bölgedeki 26 parça gemiden sadece TCG İskenderun, TCG Bayraktar ve TCG Sancaktar gemileri tahliye, lojistik ve sahra hastanesi olarak kullanılabilindi. Yüzlerce personeli olan diğer gemilerin personeli sahaya çıkarılmayarak Akdeniz`de fon olarak bekletilmiş ve görev verilmemiştir. Gerekli personel sayısı olan TSK bölgeye zamanında müdahale ettirilmemiş, kurtarılacak canlar kurtarılamamıştır.
Gönüllülük esasına dayalı olarak gerekli ekipmanlarla gelen vatandaşlarımız koordinasyon eksikliği yüzünden gerekli yardımlarda bulunamamışlardır. Bölgeye acil olarak gitmesi gereken temel yaşam malzemeleri yanında salgın hastalığı engellemek için gönderilmesi gereken prefabrik tuvaletler yerine mescidler yollanmıştır. Hala gelen haberler doğrultusunda bölgedeki kurtarma çalışmalarının yetersiz olduğu dillendirilmektedir. Arama çalışmalarını oldubittiye getirmeden, hala insanların canlı çıkabilme ihtimalleri varken, insanların enkaz altında kalıyor olması tam anlamıyla bir vahşettir. Bu ayıbı örtme çabaları durumu daha da kötüleştirmektedir.
